Sitene Ekle


   
  deniz3424
  YALNCILAR ICIN BU SÖZÜMDE
 




Mevlid Kandili Ekartları (7)


Mevlid Kandili Ekartları (10)
 

 

Karanlığa çare yoktur, nasıl olsa yol bulur.
ve yürekleri sağır eden bir sessizlik,
tükenmişlikten arta kalan tek varlığın olur.
söylenememiş tüm sözcükleri ancak ağlarsın içinde.
ve bilemezsin geride kalan mı yalnızdır, yoksa giden midir aslında…

tüm yeminler öfke ile bağış arasında yaşlanır;
sultanların, dostların ve sevgililerin, dağılmış kalplerin, dağılmış kalbimin…

iç bükey bir yalnızlıkta sanki ayak bileklerimden bıçaklanmışım.
sıcak bir korku tırmanıyor damarlarımda, midemde, kalbimde…
aklımada hükmediyor.
gün ortalarında kalıyorum, kimseler bilmiyor, ben tükendikçe artıyor yalnızlığım.
kimi görsem hançerleniyorum gözlerimden ve kanıyorum en onulmaz yerimden.

ahh bu ben kendi içinde kendini arayan bir simurg.

belki yalnızlığıma mahsuben pay edilmiş tekil çoğulluğumun peşindeyim.
ümitperest bir korkak, bir meczubum.
faili meçhul bir sevdanın zanlısıyım.
takvimlere çaldırdığım yarınlarımı hiç bulamamak üzere
milyon yıldır ”gün” için savaştayım.
üstüme küf kokulu akşamlar abanmış.
sefil bir tutsaklığa sürülmüşüm.
yüreğimde 40.düğüm.ahh mozart! sana küskünüm.
ve öldürüyorum seni içimde.sessizliğini seçiyorum, sessizliğimin içinden.
içimde intiharlar, cesetler.
incinmiş hayatları toplayan bir dilenci oluyorum birden,
birden yağmur başlıyor, ”toprak kokulu bir baharı sürer belki dağlardan aşağı”diyorum
ve kaldırıp başımı kuşlara yalvarıyorum:

”yetişin nefesim bitiyor
yetişin bana kuşlar
ya özgürlük adına
ya Sevda hatırına”

Yetişin Bana Kuşlar…

Karanlığa çare yoktur, nasıl olsa yol bulur.
ve yürekleri sağır eden bir sessizlik,
tükenmişlikten arta kalan tek varlığın olur.
söylenememiş tüm sözcükleri ancak ağlarsın içinde.
ve bilemezsin geride kalan mı yalnızdır, yoksa giden midir aslında…

tüm yeminler öfke ile bağış arasında yaşlanır;
sultanların, dostların ve sevgililerin, dağılmış kalplerin, dağılmış kalbimin…

iç bükey bir yalnızlıkta sanki ayak bileklerimden bıçaklanmışım.
sıcak bir korku tırmanıyor damarlarımda, midemde, kalbimde…
aklımada hükmediyor.
gün ortalarında kalıyorum, kimseler bilmiyor, ben tükendikçe artıyor yalnızlığım.
kimi görsem hançerleniyorum gözlerimden ve kanıyorum en onulmaz yerimden.

ahh bu ben kendi içinde kendini arayan bir simurg.

belki yalnızlığıma mahsuben pay edilmiş tekil çoğulluğumun peşindeyim.
ümitperest bir korkak, bir meczubum.
faili meçhul bir sevdanın zanlısıyım.
takvimlere çaldırdığım yarınlarımı hiç bulamamak üzere
milyon yıldır ”gün” için savaştayım.
üstüme küf kokulu akşamlar abanmış.
sefil bir tutsaklığa sürülmüşüm.
yüreğimde 40.düğüm.ahh mozart! sana küskünüm.
ve öldürüyorum seni içimde.sessizliğini seçiyorum, sessizliğimin içinden.
içimde intiharlar, cesetler.
incinmiş hayatları toplayan bir dilenci oluyorum birden,
birden yağmur başlıyor, ”toprak kokulu bir baharı sürer belki dağlardan aşağı”diyorum
ve kaldırıp başımı kuşlara yalvarıyorum:

”yetişin nefesim bitiyor
yetişin bana kuşlar
ya özgürlük adına
ya Sevda hatırına”


 

 

Özgürlük Ve Barış Tüm İnsanların
Özlemi Olacak Yarınlarda
Anam Bacım Kardeşim Eşim Dostum Yandaşım


Daha Daha Mutluyuz Yarınlarda
 

Özgürlük Ve Barış Tüm İnsanların
Özlemi Olacak Yarınlarda
Anam Bacım Kardeşim Eşim Dostum Yandaşım
Daha Daha Mutluyuz Yarınlarda

Ağlamak Yok Gülmek Var
Düşmanlık Yok Dostluk Var
Yarınlarda Yarınlarda Seni Sevmek Var
Yarınlarda Yarınlarda Mutlu Günler Var

Yarınlar Benim
Yarınlar Senin
Yarınlar Onun
Yarınlar Bizim

Mutluluk Şarkısı Tüm İnsanların
Gönlüne Dolacak Yarınlar
Canım Gülüm Sevgilim Balım Dalım Birtanem
Daha Daha Mutluyuz Yarınlarda




Ağlamak Yok Gülmek Var
Düşmanlık Yok Dostluk Var
Yarınlarda Yarınlarda Seni Sevmek Var
Yarınlarda Yarınlarda Mutlu Günler Var

Yarınlar Benim
Yarınlar Senin
Yarınlar Onun
Yarınlar Bizim

Mutluluk Şarkısı Tüm İnsanların
Gönlüne Dolacak Yarınlar
Canım Gülüm Sevgilim Balım Dalım Birtanem
Daha Daha Mutluyuz Yarınlarda


 

Özgürlük Ve Barış Tüm İnsanların
Özlemi Olacak Yarınlarda
Anam Bacım Kardeşim Eşim Dostum Yandaşım
Daha Daha Mutluyuz Yarınlarda

Ağlamak Yok Gülmek Var
Düşmanlık Yok Dostluk Var
Yarınlarda Yarınlarda Seni Sevmek Var
Yarınlarda Yarınlarda Mutlu Günler Var

Yarınlar Benim
Yarınlar Senin
Yarınlar Onun
Yarınlar Bizim

Mutluluk Şarkısı Tüm İnsanların
Gönlüne Dolacak Yarınlar
Canım Gülüm Sevgilim Balım Dalım Birtanem
Daha Daha Mutluyuz Yarınlarda





Orjinal Boyutunda Açmak İçin ( 800x587 ve 101KB ) Buraya Tıklayın










_____________________________________________________________________________________







 


Hep Böyle Kal Dolunay
Gecelerin ışığı,
Sen Dolunay dolunay.
Dünyanın aydınlığı,
Ol Dolunay dolunay.

Sen doğarsın gecede,
Hem namede hecede,
Umut olup içime,
Doğ Dolunay dolunay.

Sende leke bulunmaz,
Umutsuzluk hiç olmaz,
Senle gönül yorulmaz,
Bil Dolunay dolunay.

Sen umut ol aleme,
Senle gönül şenlensin,
Sevenlere şeker ol,
Bal Dolunay dolunay.

Dolunayım doğarsın,
Gönüllere dolarsın.
Kötülüğü kovarsın,
Hep böyle ol dolunay,
Hep böyle kal dolunay.

   
   
   

 


 

Dolunay
Gece geceyi kovalarken
Ömür sermayesi tükenirken
Gündüz gündüzü ararken
Gözlerim dolunaya takıldı…

Dolunay’ın sanatsı yuvarlaklığı
Tepsi gibi ilişti gözüme
Dolunay’ın eşsiz güzelliği
Kar gibi beyazlığı yaktı ciğerimi

Dolunay, dolunay dolunay
Dolulukların yaşanır her ay
Dünyam senle
Gecemin karanlığı senle

Suyu ışıldatan
Karanlık sever çiçekleri aydınlatan
Yönümü kaybettiğimde bulduran
Tepsi gibi
Peygamberimin nuru gibi
Nur saçan, ışık kovan Dolunay

Dolunay, dolunay dolunay
Sevenlerin olur Sevilay
Parlaklığından olur Aybüke
Aklığından olur Aydede
Dolunay, dolunay dolunay


 

 

Dolunay
Gece geceyi kovalarken
Ömür sermayesi tükenirken
Gündüz gündüzü ararken
Gözlerim dolunaya takıldı…

Dolunay’ın sanatsı yuvarlaklığı
Tepsi gibi ilişti gözüme
Dolunay’ın eşsiz güzelliği
Kar gibi beyazlığı yaktı ciğerimi

Dolunay, dolunay dolunay
Dolulukların yaşanır her ay
Dünyam senle
Gecemin karanlığı senle

Suyu ışıldatan
Karanlık sever çiçekleri aydınlatan
Yönümü kaybettiğimde bulduran
Tepsi gibi
Peygamberimin nuru gibi
Nur saçan, ışık kovan Dolunay

Dolunay, dolunay dolunay
Sevenlerin olur Sevilay
Parlaklığından olur Aybüke
Aklığından olur Aydede
Dolunay, dolunay dolunay

 

Dolunay
Gece geceyi kovalarken
Ömür sermayesi tükenirken
Gündüz gündüzü ararken
Gözlerim dolunaya takıldı…

Dolunay’ın sanatsı yuvarlaklığı
Tepsi gibi ilişti gözüme
Dolunay’ın eşsiz güzelliği
Kar gibi beyazlığı yaktı ciğerimi

Dolunay, dolunay dolunay
Dolulukların yaşanır her ay
Dünyam senle
Gecemin karanlığı senle

Suyu ışıldatan
Karanlık sever çiçekleri aydınlatan
Yönümü kaybettiğimde bulduran
Tepsi gibi
Peygamberimin nuru gibi
Nur saçan, ışık kovan Dolunay

Dolunay, dolunay dolunay
Sevenlerin olur Sevilay
Parlaklığından olur Aybüke
Aklığından olur Aydede
Dolunay, dolunay dolunay

 
 

Beş Vakit Namaz Kılınışı

29/8/2009 · Kategori: islami Sözler

 

BEŞ VAKİT NAMAZIN KILINIŞI
Beş vakit namaz

Akıl ve baliğ olan yani erginlik çağına gelen her müslümanın hergün beş vakit namaz kılması farzdır. Bir namazın vakti gelince, bu namazı kılmaya başladığı vakit, kılması farz olur. Kılmadı ise, vaktin sonunda, yanî vaktin çıkmasına, abdest alıp namaza başlayacak kadar zaman kalınca, kılması farz olur.

Özrü yok iken kılmadan vakit çıkarsa, büyük günâh olur. Özrü olanın da, olmıyanın da, kazâ etmeleri farz olur. Yeni müslüman olana önce namazın şartlarını öğrenmek farz olur. Öğrendikten sonra, kılması da farz olur.

Beş vakit namaz, kırk rek'at eder. Bunlardan onyedi rek’ati farzdır. Üç rek’ati vâciptir. Yirmi rek’ati sünnettir. Şöyle ki:

Sabah namazı

Dört rek'attir. Önce, iki rek'at sünneti, sonra iki rek'at de farzı kılınır. Bu sünnet, çok kuvvetlidir. Vâcip diyenler de vardır.

Öğle namazı

On rek'attir. Önce, dört rek'at ilk sünneti, sonra dört rek'at farzı, farzdan sonra da iki rek’at son sünneti kılınır.

İkindi namazı

Sekiz rek'attir. Önce, dört rek'at sünneti, sonra dört rek'at farzı kılınır.

Akşam namazı

Beş rek'attir. Önce üç rek'at farzı, sonra iki rek'at sünneti kılınır.

Yatsı namazı

[10+3] Onüç rek'attir. Önce, dört rek'at sünnet, sonra dört rek'at farz, sonra iki rek'at son sünnet, bundan sonra üç rek'at, Vitir namazı kılınır.

İkindi ve yatsının ilk sünnetleri, “Gayr-i müekkede”dir. Bunların ikinci rek'atlerinde otururken, Ettehiyyâtü... den sonra, Allahümme salli alâ... sonra... Bârik alâ... sonuna kadar okunur. Ayağa kalkınca, üçüncü rek’atte, önce Besmele çekmeden, Sübhâneke... okunur, hâlbuki, öğle namazının ilk sünneti “Müekked”dir. Yanî, kuvvetle emrolunmuştur. Sevâbı daha çoktur. Bunda, birinci oturuşta, farzlarda olduğu gibi, yalnız Ettehiyyâtü okunup, sonra üçüncü rek’at için, hemen ayağa kalkılır. Kalkınca, önce Besmele çekip, doğruca Fâtiha okunur.

Birinci rek’at, namaza durunca, diğer rek'atler ayağa kalkınca başlar ve tekrar ayağa kalkıncaya kadar devam eder. Son rek'at ise, selâm verinciye kadar devam eder. İki rek’atten az namaz olmaz. Akşamın farzı ile vitirden başka, her namaz, çift rek’atlidir. İkinci secdeden sonra, çift rek’atlerde oturulur.



NAMAZIN VÂCİBLERİ
Namazın vâcibleri şunlardır:

1- Fâtiha sûresini okumak.

2- Fâtihadan sonra bir sûre veya en az üç kısa âyet okumak.

3- Fâtihayı, sûreden önce okumak.

4- Fâtihadan sonra okunan sûreyi, farzların birinci ve ikinci rek’atlerinde, sünnetlerin her rek’atinde okumak.

5- Secdeleri birbiri ardınca yapmak.

6- Fâtihayı sünnet ve vâcib namazların her rek’atinde bir kere okumak.

7- Üç ve dört rek’atli namazların ikinci rek’atinde oturmak. Son oturuş farzdır.

8- İkinci rek’atte teşehhütten fazla oturmamak.

9- Secdede burnu alnı ile beraber yere koymak.

10- Son rek’atte otururken “Ettehıyyâtü” duâsını okumak.

11- Namazda ta’dîl-i erkâna riâyet etmek.

12- Namazın sonunda, “Esselâmü aleyküm ve rahmetullah” demek.

13- Vitr namazının üçüncü rek’atinin sonunda, kunut duâsı okumak.

14- Bayram namazlarında tekbîr getirmek.

15- İmâmın sabah, Cuma, bayram, terâvih, vitir namazlarında ve akşam ile yatsının ilk iki rek’atinde yüksek sesle okuması.

16- İmâmın ve yalnız kılanın öğle ve ikindi farzlarında ve akşamın üçüncü, yatsının üçüncü ve dördüncü rek’atlerinde sessiz okuması.

Bu vaciblerden birini geciktiren veya unutarak terk eden kimse sehv secdesi yapar.




NAMAZIN SÜNNETLERİ
Namazın sünnetlerinden bazıları şunlardır:

1- Namazda elleri kulağa kaldırmak.

2- El ayasını kıbleye çevirmek.

3- Tekbîr aldıktan sonra, el bağlamak.

4- Sağ eli, sol elinin üzerine koymak.

5- Erkeğin ellerini göbeğinden aşağıya koyması, kadının göğsüne koyması.

6- Tekbîrden sonra (Sübhâneke) okumak.

7- İmâmın ve yalnız kılanın (Eûzü) okuması.

8- Besmele okumak.

9- Rükû’da üç kere (Sübhâne rabbiyel-azîm) demek.

10- Secdede üç kere (Sübhâne rabbiyel-a’lâ) demek.

11- Son oturuşta (Salevât) duâlarını okumak.

12- Selâm verirken iki yanına bakmak.

13- İmâmın, Cum’a ve bayram namazlarından başka, her namazda birinci rek’atte ikinci rek’atte okuyacağının iki misli uzun okuması.

14- Rükû’dan kalkarken imâmın ve yalnız kılanın (Semi’allahü limen hamideh) demesi.

15- Rükû’dan kalkınca (Rabbenâ lekel-hamd) demek.

16- Secdede ayak parmaklarını bükerek uçlarını kıbleye çevirmek.

17- Elleri ve dizleri yere koymak.

18- Topukları, kıyamda birbirinden dört parmak eni kadar uzak, rükû’da, kavmede ve secdede bitişik tutmak.

19- Fâtiha’dan sonra “âmîn” demek.



NAMAZI BOZAN ŞEYLER
Namazı bozan şeyler şunlardır:

1 ­ Konuşmak: Bir kelime de namazı bozar. Bilerek, bilmiyerek, zorla, unutarak söylemek, hep bozar. Başkasının selâmına, sözüne cevap vermek bozar. Kur'ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîfte bulunmıyan duâları okumak, bozar.

2 ­ Boğazından, özürsüz, öksürür gibi ses çıkarmak bozar. Kendiliğinden olursa bozmaz. Okumayı kolaylaştırmak için yaparsa, zararı olmaz.

3 ­ Ah, of, Uf gibi sözler bozar. Sesli ağlamak bozar. Sessiz gözyaşı bozmaz.Hasta, elinde olmıyarak ah, of der ve ağlarsa bozulmaz.

4 ­ Aksırıp Elhamdülillah diyene Yerhamükallah demek bozar.

5 ­ Başkasının sözü ile yerini değiştirmek veya yanına gelene, onun sözü ile yer açmak bozar. Fakat, kendiliğinden hareket ederse yer verirse bozmaz.

6 ­ Az da olsa, unutarak da olsa, dışardan alarak yimek, içmek bozar. Diş arasında kalmış, nohuttan küçük şeyi yutmak bozmaz. Ağzındaki ufak bir şeyi üç kere çiğnemek veya eritip yutmak, namazı bozar.

7 ­ Kur'ân-ı kerîme veya kâğıda bakıp, öğrenerek okumak bozar.

8 ­ Namazdan olmıyan fazla hareketler, namazı bozar. Bir elin hareketi üçten az olursa bozmaz.

9 ­ Bir rükünde, üç kere sübhânallah diyecek kadar avret yeri açılırsa veya derisinde, elbisesinde, namaz kılacak yerde namazı bozacak kadar necâset olursa bozulur.

10 ­ Özürsüz, göğsünü kıbleden çevirince hemen bozar. Yüzünü, başka uzvunu çevirmek bozmaz, mekrûh olur. Elinde olmıyarak çevrilince, bir rükün devam ederse, bozar.

11- Namaz içindeki tekbîrlerde Allahü derken, baştaki hemzeyi uzatırsa namaz bozulur. Namaza dururken uzatırsa, namaza başlaması sahîh olmaz.

12 ­ Tegannî ile okumak, mânâyı bozarsa, namaz bozular. Meselâ Ra'yı uzatarak Râbbenâ lekelhamd, demek bozar.

13 ­ Zellet-ül-kâri Ya'ni yanlış okumak bozar: Bu hatâ harekelerde ve sükûnde olabilir. Harfin yerini değiştirir veya harf ilâve eder, yâhut azaltır. Veyâhut harfi ileri geri alır. Kelimelerde ve cümlelerde olur. Bunun için harfleri usulüne uygun çıkarmak lâzımdır. Aksi taktirde namaz bozulabilir. Meselâ, ehad yerine ehat deyince bozulur.

Düzgün okunmadığında, Kur'ân-ı kerîmin mânâsı değişerek, küfre sebeb olacak mânâların çıktığı haller de çoktur. Meselâ Hallâk kelimesi, ile okunduğunda yaratıcı, Ha ile okunduğunda, berber mânâsına gelmektedir. Bu şekilde okunduğunda, meselâ Yasîn-i şerîfin seksenbirinci âyet-i kerîmesindeki (Onun yarattıkları pek çoktur. O, herşeyi bilir) ifadesi (O berberdir, herşeyi bilicidir) şeklini almaktadır.

Arabîdeki harflerin karşılığı lâtin harflerinde yoktur. Arabide üç tane, S, üç tane Z harfi vardır. Bir kalın Zı, ikinci ince okunan Ze, üçüncüsü Zâl'dır. Bunların üçü ayrı ayrı söylenir. Rükü' tesbîhinde Zı ile (azîm) denir ki, Rabbim büyüktür demektir. Eğer ince Ze ile ya'ni zâl ile (azîm) denilirse, Rabbim benim düşmanımdır mânâsına gelmektedir. Kur'ân-ı kerîmi lâtin harfi ile öğrenip okuyan, bu üç harfi ayıramıyacağı için namazı sahîh, geçerli olmaz.

Bunun için, her müslümanın namaz kılacak kadar sûreleri, duâları, düzgün okumasını bilen birinden mutlaka öğrenmesi lâzımdır. Bunları lâtin harfleri ile düzgün olarak ezberlemek mümkün değildir. Kur'ân-ı kerimi de mutlaka aslından okumaladır. Aslından okunmazsa, sevap kazanalım derken, günâha hattâ küfre girilebilir.



 

NAMAZIN MEKRUHLARI
Mekrûh,
Peygamber efendimizin beğenmediği, hoş görmediği şeyler demektir. Mekrûh olarak kılınan namaz sahîh, ya'nî geçerli olur, fakat o ibâdetin sevâbını azaltır, va'd edilen sevâbın tamamına kavuşulamaz. Namazın mekrûhlarından bazıları şunlardır:

1- Secdeye inerken pantalon paçalarını kaldırmak mekrûhtur.

2- Kolları sığalı olarak ve kısa kollu gömlekle namaza durmak mekrûhtur. Abdest alıp, imâma yetişmek için acele edenin, kolları sığalı kalmış ise, namazda iken yavaş yavaş indirmesi lâzımdır.

3- Abes, ya'nî fâidesiz hareketler. Meselâ elbisesi ile oynamak, mekrûhtur. Namazda faydalı hareketin, meselâ, eli ile, alnındaki teri silmenin zararı olmaz. Pantalon, entâri ete yapışınca, avret mahallinin şekli belli olmasın diye, bunları buradan ayırmak mekrûh olmaz. Kaşınmak abes değil ise de, bir rüknde, eli üç kere kaldırırsa, namazı bozulur.

4- İş elbisesi ile ve büyüklerin yanına çıkamıyacak elbise ile ve fenâ kokulu elbise ve çorap ile kılmak mekrûhtur. Başka elbisesi yoksa, mekrûh olmaz. Parası varsa, alması lâzımdır. Bol pijama ile kılmak mekrûh değildir. Ceketin ve paltonun önünü kapalı veya açık bulundurmak mekrûh değildir.

5- Ağızda, kırâate mâni' olmıyacak birşey bulundurmak mekrûhtur. Mâni' olursa, namaz bozulur.

6- Baş açık, yalın ayak kılmak mekruhtur. Başlığı düşerse, az hareketle örtmek iyi olur. Namazda başı herhangi bir renkte olan takke ile örtmelidir.

7- Namazda, secde yerinden, taşı, toprağı eli ile süpürmek mekrûhtur. Secdeyi güçleştiriyorsa, bir hareket ile, câiz olursa da, namazdan önce temizlemelidir.

8- Câmide, namaz için safa girerken, namaza dururken ve namaz içinde parmakları bükerek çıtırdatmak, iki elin parmaklarını birbiri arasına sokup çıtırdatmak mekrûhtur. Namaza hazırlanmadan önce, zarûret olursa, mekrûh olmaz.

9- Başını, yüzünü etrafa çevirmek mekrûhtur. Gözleri ile etrafa bakmak, tenzîhen mekrûhtur. Göğsü çevirince, namaz bozulur.

10- Secdede, erkeklerin kollarını yere döşemesi mekrûhtur. Kadınlar ise, kollarını yere yaymalıdır.

11- İnsanın yüzüne karşı kılmak mekrûhtur. İnsan uzakta dahî olsa, mekrûh olur. Arada, namaz kılana sırtı dönük biri bulunursa, mekrûh olmaz.

12- Selâma eli ile, başı ile cevap vermek mekrûhtur. Suâle başı ile, eli ile cevap vermesi mekrûh değildir. Meselâ, kaç rek'at kıldınız, diyene parmağı ile cevap vermesi gibi.

13- Namazda ve namaz hâricinde ağzını açarak esnemek mekrûhtur. Alt dudağını dişlerin arasına sıkıştırmalıdır. Kendini tutamazsa, ayakta sağ elin, diğer rüknlerde ve namaz hâricinde sol elin dışı ile, ağzını örtmelidir. Peygamberler esnemezlerdi.

14- Namazda gözleri yummak tenzîhen mekrûhtur. Zihni dağılmasın diye yumarsa, mekrûh olmaz.

15- Öndeki safta boş yer varken, arkasındaki safta durmak ve safta yer yok iken, saf arkasında yalnız durmak mekrûhtur. Safta yer olmayınca, yalnız başına durmayıp, rükü'a kadar, birini bekler. Kimse gelmezse, öndeki safa sıkışır. Öndeki safa sığmazsa, güvendiği birini arkaya, yanına çeker. Güvendiği kimse yoksa, yalnız durur.

16- Üzerinde canlı resmi, insan veya hayvan resmi bulunan elbise ile kılmak tahrîmen mekrûhtur. Cansız resimleri bulunursa, mekrûh olmaz.

Canlı resmi, namaz kılanın başında, önünde, sağ ve sol hizâsında, duvara çizilmiş veya beze, kâğıda yapılarak asılmış veya konmuş ise, mekrûhtur. Resim, namaz kılanın arkasındaki duvarlarda ve tavanda ise, hafîf mekrûhtur. Çocuklara oynamak için alınan bebek namaz kılanın kıble istikametinde değilse namaza zararı olmaz.

Üzerinde Kâ'be, câmi' resmi veya Kur'ân-ı kerîm harfli yazı bulunan seccâdeleri namaz kılmak için yere sermek câiz değildir. Bunlara hürmetsizlik olur.

17- Bir kimsenin yüzüne karşı ve yüksek sesle konuşanların sırtına karşı namaz kılmak mekrûhtur.

18- Açık başına sarık sarıp, tepesi açık olarak kılmak, tahrîmen mekrûhtur. Maske, eldiven ve alnın yere değmesine mâni' olan gözlük takarak kılmamalıdır. Zarûret olmadan bu şekilde namaz kılmamalıdır.

19- Özürsüz, boğazından balgam çıkarmak, öksürür gibi yapmak mekrûhtur.

20- Amel-i kalîl, ya'nî bir eli, bir veya iki kere hareket ettirmek mekrûhtur.

21- Namazın sünnetlerinden birini terk etmek mekrûhtur. Namazda müekked sünneti terk, tahrîmen mekrûh olur. Müekked olmıyan sünneti terk, tenzîhen mekrûh olur.

22- Kalbi meşgûl eden, huşû'u gideren şeyler yanında, meselâ süslü şeyler karşısında, oyun ve çalgı âletlerinin bulunduğu yerde ve arzû ettiği yemek karşısında özürsüz kılmak mekrûhtur. Ayakkabılarını arkada bırakarak kılmak mekrûhtur.

23- Farz kılarken özürsüz, sağlam kimsenin duvara, direğe dayanması mekrûhtur.

24- Kırâeti, rükü'a eğildikte tamamlamak mekrûhtur. Secdelere ve rükü'a, imâmdan önce başını koymak ve kaldırmak, ta'dil-i erkânı terk etmek, mekrûhtur.

25- Kabre karşı kılmak mekrûhtur. Vehhâbîler, buna şirk diyorlar.

26- Teşehhüdlerde, sünnete uygun oturmamak, tenzîhen mekrûhtur. Özrü varsa, mekrûh olmaz.

27- İkinci rek'atte, birinci okuduğu âyeti tekrâr okumak, tenzîhen mekrûhtur. Ondan evvelki bir âyeti okumak tahrîmen mekrûhtur. Unutarak okursa, mekrûh olmazlar. İkinci rek'atte birinciden üç âyet uzun okumak mekrûhtur.

28- Farzdan sonra son sünnete hemen kalkmamak, konuşmak mekrûhtur.

29- Başı bir tarafa eğmek, tekbîr alırken veya teşehhüdde otururken parmakları açık veya kapalı tutmak mekruhtur. Buralarda parmaklar kendi hâlinde bırakılır. Fakat secdede kapalı, rüküda ise açık tutulur.

30- Namazda, vücudunun ağırlığını bir ayağı üzerine vermek, imâm açıktan okurken sübhaneke okumak. Kıyâmda, ayakta ayağının birini kaldırmak. Namaz kılanın önünden geçmek veya önünden geçilebilecek bir yerde durmak da mekruhtur.

31- Küçük ve büyük abdesti sıkıştırırken ve yel zorlarken namaza durmak mekrûhtur.

 


PAŞA GÖNLÜM İSTERSE SVERM!. ZORLMA İSTERSM SEVDİRRM!..UĞRŞMA!!!.DİCEKSN Kİ NREYE KDAR BU HVALAR; 
KİM TAKAR DEVRAN DÖNENE KDAR


BİR ZAMANLAR YOKSULLUKTAN BIRAKTIGIMIZ SAKAL SIMDIKI ZENGIN ZUPPELERINE MODA OLMUŞ


seviyorum your eyes, cünkü onlar very nice, bir kere look at me, ondan sonra forget me, kalbim tik tak for you, cunku i love you ... 


DUNYA DUNYA YALAN DUNYA BIR KIZ SEWDIM ADI ''DERYA'' GECEN GUNLER OLDU RUYA BIRGUN BITECEK BU DUNYA

Agladıgmı Kimsye Söylme Anne Onlr Bni Kral biliyr Kızdmmı Dünyayı Ykar Biliyr.Agladıgmı kimsye Söylme Anne Onlr 1 kız İcn Bu Kdar Düsecgmi Bilmiyorlr!... 

Ne seni unutturacak kadar zaman geçecek ne de geçen zaman seni unutturmaya yetecek bırakıp gitsende unuturum sanma zaman alışmayı öğretir unutmayı asla.

Bir ömür boyu seninleyim desen de istemem artik. Çünkü sen rüzgarin çosturdugu bir toz bulutusun, bugün bana esersin ...yarin ellere.

Ay agliyor sevipte kavusamayanlar icin. Yildizlar sarki soyluyor sevipte sevilmeyenler icin Bende Agliyorum sevipte kavusamadigim askim icin (.....)

Bir gün sevgilim sordu a‏sk nedir diye... Biraz zaman istedim dü‏süneyim diye, ertesi gün gِordüm onu bir ba‏skas‎‎ı ile, kulag‎ına f‎ısı‎ldad‎m a‏sk izdiraptir diye

нαηι єη gυzєℓ αѕкℓαя ιмкαηѕız gєℓιя уα ιηѕαηα, ιмкαηѕız σℓ∂υgυη ι¢ιη αѕıgıм ѕαηα!

Bir Gun Beni Animsarsan Eger, Once Bir Gulumse Gulucukle An Adimi, Beni Seven Bir Cocuktu De, Ve Sonra Seni Ne Cok Sevdigimi Ogrenememis Olmanin Acisiyla Esef Et!

yakıSkLSn DdLr'Boyun'Eydm.KarzmSn DdLr'öLym'Ddm.PLyboySn DdLr CewBı KızLRa SöyLttRDm.Ndn Bekrsn Ddlr 'BekarLK SULTNLIK DEDM

HAYATINDAN TAMAMEN SILEMEZ BENI KIMSE,YA KALBINDE, VARSA YÜREGINDE YADA BEDENINDE MUTLAKA BIR IZIM KALIR GERIYE..Yüregin yoksa eger rahat ol ozaman izim bedeninde,beni unutmana yetecek MESAFE yok bu alemde,bosuna ugrasma sadece zaman geçer biraz daha bakarsin,alemlere akarsin ama yerime asla bir ALLAHIN KuLunu K O Y A M A Z S I N! .. 


BİZİM OLMADIGIMIZ YERDE SOYTARILAR COŞAR..BİZİM OLMADIGIMIZ YERDE EFELNİR CAKALLAR..WERİLEN HER ARANIN 1 SONU WARDIR.BİZ MEKANA GELİNCE KÖPKLER AYAGA KALKAR

Biz delikanlı adamız 
Yalandan Hoşlanmayız 
Seversek tam severiz 
Sevmezsek kesip atarız 
EFESLI dir lakabımız 
Her mekanda geçer adımız 
Ayın gölgesınde yatarız her gece 
destan anlatırız 
Bizde hakkı olan sevenleri 
Hiç bır zaman satmayız 
Hepimiz aynı candanız 
Dosta kurban dır canımız 
Eger akarsa kanımız orası son durağımız 
Her meyhanede masamız 
Her alemde şeklimiz 
Ve her karakolda ismimiz 
W_A_R_D_I_R

Herkes Oyuncu Olabilir Ama Yönetmen Benim.İstediğime Rol Veririm,İstediğime Yol Veririm 

BN KENDM Bİ ALEMiM BU ALEM İÇNDE,BN KENDME BELAYM BİNLRCE BELA İÇNDE,İSTEYN KATLR ALEMİME,İSTEMYN YOL ALIR DEVRAN DÖNR YİNE...

Gecmişi sildim..Gunumu ezdim..Gelecekmi? Gecmıste..Gunde...Gelecekte BENIM! Ben fazlasyla raatm sizde raat olun...

AYYAŞA SORMUŞLAR NEDEN İÇKİYİ BIRAKTIN DİYE...DEMİŞ SEREFİNE İÇİLECEK AŞK YOK SATILMIŞ BTÜN SEWGİLER!

her şey BeNDe BaŞLaR BeNDe BiTeR...SeWeN SeWeR SeWMeYen ****** oLuP GiDER

onlar SOsyeteNİN CoCukLArı Biz WAroŞLaRın PİSkoPaTlaRı onlaR TakaR BEliNe KaLitE keMeR bİİz taKArıZ BeLimiZE 30'Luk DÖnER...!!! 

HEPINIZ KENDI DALGANIZA BAKIN...DIKKAT EDIN BENIM DALGAMDA BOGULMAYIN

ßeni Görüp Kendini Sınama...Sadece Görebildiğin Kadarım...Hayat ßir Kumar ise Zarları ßen Atarım... 

Gözüмü kıRpı0ruм s0иu oLмaŷan kaRanLıqa...·CiLvé yaPı0ruм écєLé....! kuŷRuk saLLıorum âżŖâiĿ'є. . .!

Yalnızlığım bir çığlıktı, hepiniz mi sağırdınız??? 

Sevme sevsinler sana önem versinler. Ağlama ağlatki kıymetini bilsinler...

şαηℓıуız ѕöняєтℓιуιz ραşαуız кяαℓız яєкℓαмız мαякαуız ƒαℓαηız ƒιℓαηız кяαℓıηα ∂єιℓ αℓαуıηα вαѕαяız тєк ƒαякıмız ιzмιяℓι σℓмαмız!!!

Bizi Eskiler Tanır, Yéniler ôrnek alir, Tanımayanlar ise İbret Alır..

ALEMİ ALEM YAPAN ÜÇ BEŞ ÇAKALSA....KRALLIK BİZE YAKIŞMAZ...!!!


ßîzdé SâßâH oLmâz, ßîzdé GünéŞ Doğmâz, ßîz ¡§¥ãNKãR'ıZ Kızım ßîzLé DoSt oLmâk Sîze YaKıŞmaz...

TopLumdâ Hép îtîLîrîz SanmaKî ßunâ îSteKLiyiz, ßîz SadeCe SêvdiKLêrimizin éSériyiz..!!

Tek tesellim kadehler başka birşey istemez ssahoş etsin yeter ki rakı şarap fark etmez..

ECELE SÖZLÜ , ÖLÜME NİŞANLIYIZ , TESADÜFEN GELDİK , MECBURİ YAŞIYORUZ

OrTaMıN bİTTiği YerdE biZ BaşLaRız TaRzıMız İçİn ÖLür şEKLİmiz İçiN yaŞaRız..!!!...

HANI SADECE OLUM AYIRIRDI BIZI, SOYLE SEVGILIM...HANGIMIZ öLDü

$arapSız DuraMayız £srarSiz KaLamayiz Ç€K£r!z £Maneti S!q€riz adaLeti..!!!

Öyle bir yar severim ki ilaha tapar gibi tapar anama bakar gibi bakarım
ama dudağında ruj arkasında puşt görürsem anam avradım olsun benzin döker yakarım...

git bakalım ellere eller seni bnm sevdiğim kdr sevebilecekmi bnm sana 
verdiğim değeri eller sana verebilecekmi???? 

ßiZ Bu aLemDe ÇaydanlıĞa KaN KoyaR ßıçakLa KarıştırırıZ DosT DeriZ CaN VeririZ aNcaK DosT uNutunCa öLürüZ..![/b] 

DOKUNMAK ELLERİNE BU KADAR ZOR DEĞİLDİ O ÇOK GÜZEL GÖZLER VAR YA BİR ZAMANLAR O BENİMDİ
NE YAPALIM ARKADAŞ NASIL İÇİLMESİN DERTLERİN VARSA SEN DE BENDENSİN

BANA BİR İYİLİK YAP HALİMİ BİLMESİN SAKLA BENİ BÖYLE ÜZGÜN GÖRMESİN

YOLLARA BAĞLADIM GİDİŞİNİ DİLLERE BAĞLADIM O GİDİŞİNİ YASTIĞA SAKLADIM SEVİŞİNİ NASIL UNUTURUM AH O GÜLÜŞÜNÜ

ZALİMSİN ANLADIM BENDE KALMADIN ŞİMDİ KİM ZAVALLI KİM KAZANDI ANLA BAKALIM

VARSA KADERINDE TECAVUZE UGRAMAK CIRPINMAYI BIRAK ZEVKINE BAK

 Kiz DiYé oNém VéRénin.. GuZéL DiYé Kaşar SéVénin! PaRa DiYé Dost SaTanin! KraL oLsa TahTini MAfYa oLsa MéKaNini .......

Sana Bu SatırLarı Gurbetten Yazıyorum ! Her Kelimemden Sonra İsminLe Başlıyorum Anlaki Herşeyimsin Unutmak İstemiyorum Kim Kimi Unutursa LeyLadan Mecnundan Beter Olsun

Géçici HéVés DéğiL.. Hak éDéNé NéFés oLurum...

Sen Gelmezsin Bir Türlü.. Dertlerim Türlü Türlü.. Nice Dertleri Çektim.. Bu Başka Türlü.
 

BoşVér! Şimdi Goz YAsLarimi SiLMéyi Gücün YéTéRSé KahKahaya Boğ Béni Birak YaNakLarimi DuDakLarimi .. Gucun VAr iSé YuréğiDéN Öp Béni

HaksIzLIk Önünde EgiLmem Çünkü HakkImLa ßeraßer Gururumuda Kayßetmiş Olurum..ßen Tekim ßenim ßeyaz Sayfamda KaLemimde SiLgimde SevdikLerimin ELinde..ßen YazarIm ßen SiLerim!'

ArTik SanDaLYéMDéN Son DéFa DuSuYorum

Fark imi Fark éTTin Ya.. ArTik FarkéTMéSéNDé Fark éTMéZ

uMutLar TuKéNDi GéNé iÇiYoRum aNNé. .

 DéTayLAr AynaDir Fark'i YansiTir .. KraLLar iz BiRakir SoyTariLAr KisKanir .. SaLLanirSaDa YiKiLmaz TahTim

GeceLeri geLme jiLet tutarIm.. Uzatma koLLarInI Sanada AtarIm SenIn Icin ağLar Kendimi dOğrarIm Dedim Ya GüzeLim ßen PisKopatIm..

Hele bir ışıklar sönsün ..Sular durulsun . Bıçak atacağım Dağın dikine ..Kısa devre yapsın kalbim..Ellerim inatla dökülsün cıgaraya ..Sen beni ozaman Gör..Hele küssün meydan lar Kaldırımlara yağmur dökülsün ..Dağılsın Dişlerimde gülüşler ..Kaybettiklerim bi dönsün ..Sen beni ozaman gör ...

BéDéNim KaRanLikLara RuHum Sana Ait . .

HayaTi uÇurumLArDa Géçmiş Bir AdaMada MéZar oLaRak uçuRumun KéNari Yakisir. Unutma! ucurumun KéNArindada ÇiCékLéR YéTisir

kãrdãn ãdãmLãrIn SãLtãnãtI Güne$ görünCeye kãdãrdIr !

Seni ben kendime KADER saymi$tim, Ugruna her$eyi góze almi$tim. Yúregin ta$tanmi$ ¢øk ge¢ anladim. Bir damla góz ya$i DEGMEZMIS SANA !

CocukLArin Bir MaSaLa KanDiği Gibi BéNDé SéNin GozLéRiNé Kanmsim GuNésin YéR Yuzunu Yaktiği Gibi Gulum SéNin GozLérinDé yanmisim . .

GéL BuLut oLDa Yağ Biraz iSLanDir aL BaSimi DizLériNé YasLandir DéLirMisim SéVDé BéNi usLandir..

oLüm GéLdiği Zaman YaniMa GéLMé.. Bén AzRaiLLé'Dé HéSap KiTap Yaparim !!

Bir ÇığLıkTI YanLızLığım Hépiniz SağirDiniz . .

 mútluluklâr dêlêrêm yênê âskındâ sên bênê dú$únmedên ya$amana bak sênên dêrtlerên varya benim yanımda ben onlarla ya$arIm sen keyfine bak !

Sen Uzaktaysan ßen Yanındayım Sen AteSteysen ßen Kordayım ßirGün ßu Dünyadan Göçersen ßilki Senden Önce Ordayım Sonsuz aSkım..!

Tam KarsiYa GéÇéRKéN BirakTiğin ''O'' éL BéNim ..

KraL OLsan Tacın Gider SuLtan OLsan Tahtin Gider... KraL DeğiLim Tacim Gitsin SuLtan DeğiLim Tahtim GitSin Ben Kendi HaLinde ßir Ağacim Fakat DaLimi Kiranin Ağacini Kökünden Sökerim.

SaKın üzmesin seni KarşıLıksız SevqiLer, baqrına taŞ basarsın aCıLar birqün diner. Giden qitsin aLdırma yanqınLarda söner.. SaKın dönüp bakma ardına KraL'Lar önde qider..

Fırtına Ne Kadar Sert Eserse Essin Kayadan Alıp Götüreceği Sadece Tozudur !

GüL SuNaN Bir eLde Daİma Bir miktar GüL KoKuSu KaLır.

SéNi BoyLé SévDiğiMi BiLSéLér aSaLAr BéNi aMa GuZéLLiğin 10 PaRa éTMéZ ! BéNDéKi Bu a$k oLmassa . .

Béş PaRa éDérmi VarLiğin. . YokLuğun BéNi aCitSİn aLéM af éTsin Séni BéN AfFétMéM NéRDé unuttuySan BéNi Orda KALL..

GéCééLrin KaRanLiği YéTMéZ Gibi GunDuzLérimi Dé KaRarTTin KapanSin KapiLar UstuMé KaRanLikLArDa Vé SoGukLarda YaSamaYa AlisTim

BéN YaSaDikÇa séN ÇıLdıRæCæKsin!!!

uCurumun KéNaRinDa oLsan BiLé Sirf Hayata GiciKlik oLsun DiYé GuLumSé

 Askini KaNimLa YazDim Hér Bir YaniNa

DağLar oNumDé éğiLirKéN KaYaLaRa YaLVArMamm

OmRomu OmRuNé NéFéSiMi NéFéSiNé KaTaYim GéL isMini DağLaRa TasLara YAzaYim GéLLL ..

Kir KaLbimi Gönlün Olsun, AL Herseyim Senin oLsun...Simdi Baska KoLLardayim, Buda Sana "KAPAK OLSUN" !!!

Sen Ancak benim Mazilerimdeki Bir Anı'nın Sonundaki Nokta Olursun!!! 
85
Seni Okadar Çok Sevmişimki Zamanında Unutamıyordum Ya Şimdi? Evdeki Köpeğime Bakınca geliyorsun Arada Aklıma!!! 

Benim Gözüm Karadır Sevdiğime Değer Veririm Değer Verdiğimi Severim, Sen benim Değerimi biLmedin Şimdi Sokak Köşelerinde Değer Ara kendine Değersiz insan! 

her Gecem Sana Bedduam İle geçiyor her Günüm Sana Lanet Edişlerimle Bitiyor Sildim Seni hayatımdan Beddualarımda ve Lanetlerimde yaşıyorsun. 

Beni üzdüğüm kadar bu hayatta o lanet hayatına giricek insanlarda beni üzdüğün gibi seni üzssün ozaman anlarsın belki sevmeyi ve üzülmeyi! 

Sen Benim için Artık Sadece Filmlerdeki 1 SaniyeLik Figüranlardansın ben Artık Hayatıma başrol Oyuncusu Arıyorum. 

Bana Kullandığın o ağır Laflar Dönüp Dolaşıp Sana Kdv Olarak geri Dönecek Sen Bunların Hesabını yaparken Ben Sana Gülüp Geçeceğim.. 

Okadar Aciz Bir kişiliksin ki! Kendi Hatalarını görmeyecek kadar kör sevgiyi hak etmeyecek kadar nankörsün!!! 

Yüzüne tükürsem Yarabbi Çok Şükür Diyeceksin Bırakıp Gitsem Sadece Gülüceksin! Sen insan değilsinki Bunları Anlayasın!!! 

Beni Sen Hariç herkez Anladı Bir Sen Anlamadın Zaten Artık Anlama Senin Kapasiten Almaz Beni Sen Esnek Ol rahat Ol ben Bakıyorum Hayatıma Yaşıyorım Senden Daha Güzel aLâ.. 

Sen benim yemek Masamdaki Sinek Pisliği Olamazsın karaktersiz kişilik!!! 

Senin Adın Varsa benim Namım Var Senin Carizman varsa benim Şeklim var Senin Kalbin varsa benim Aslan Gibi Yüreğim var! 

Sen Vicdanınla Kal yalnız Bir Odada belki ozaman hatırlarsın insan Olduğunu Bu Fanii Dünyada rezil insan! 

Sen Tarifi imkansız bencil bir yaratıksın! seninle geçirdiğim zamana değil seninle geçirmeyi umduğum hayallerime acıyorum şimdi Pislik! 

Seni Şarkılarımda Değil Artık beddualarımda yaşatıcam Sana Aşk Değil Artık Nefret dolu bir kalp yaratacam!

Senin Sözlerin Kalbimi Acıtsada benim Nefretim yetecek Sana Bunu Unutma!!! 

Kimseye Değil Bu Nefretim Sadece Kendime Sevmeseydim Olmazdı içimde Koca Bir Dünya Şimdi Cehennem Oldu Girme Yanarsın rezil Olursun Karşımda! 

Sen Cümlelerimde Bir nokta nefretimi yazdığım bir imla oldun çıktın hayatımdan hayallerde kaldın Şimdi geri 

Hayatında bir doğru yap kendini iyi hisset nefretim üzerinde beddualarım kalbini vurucak! 

Zamanı Bitirdim Artık Bakam Yüzüme birdaha Sana Son mektubum Bu Yıkıl Karşımdan Olmasın adın Hayatımda! 

Yalanların içinde yalan Mutluluklar diliyorum sana yalancı insan! 

ayrılıklar belini büksün sözlerim yüzünü güldürmesin! sana son sözüm sende yaşa benim yaşadığımı kucak dolusu acılarla!


 

Sevdim Seni Mabuduma

Sevdim seni Mabuduma, canan diye sevdim
Bir ben değil alem sana hayran diye sevdim

Evladı ıyalden geçerek ben ravzana geldim
Ahlakını methetmede Kur'an diye sevdim

Kurbanın olam şahı resul, kovma kapından
Didarına müştak olan yezdan diye sevdim

Mahşerde nebiler bile senden medet ister
Gül yüzlü melekler sana hayran diye sevdim...
 

Medineye varamadim

Medineye varamadim
Gül kokusu alamadim
Ben Rasül'e doyamadim
Yaraliyim yarali yarali

Kabenin örtüsü kara
Açti yüregime yara
Bulunmaz derdime çare
Yaraliyim yaraliyim yarali

Hacerül Esvedin tasi
Akittin gözümden yasi
Bulunmaz Rasül'ün esi
Yaraliyim yaraliyim yarali

Elimden tut kaldir beni
Ya vuslata erdir beni
Çok aglattin güldr beni
Yaraliyim yaraliyim yarali....

kerbela

imam hüseyini vurdular
kolunu kanadını kırdılar
al kanlara boyadılar
kerbelada kerbelada

imam hüsyin susamıştı
bir yudum su aramıştı
ana yüreği yanmıştı
kerbelede kerbelada

imam hüseyin şehit oldu
gül bahçemde güller soldu
topraklar kan ilşe doldu
kerbelada kerbeda

Allah-u Allah (Hicaz)

Ömrün bitirmiş viranemiyem
Aklın yitirmiş divanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

Kanat vururum, döner dururum
Yanar kurururm, pervanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

Yaşlı gözlerim, tutmaz dizlerim
Yolun izlerim, mestanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

Aşkî can feda, olsa ne fayda
Aşk oku yayda, kemanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah
 

Taleal Bedru Aleyna (AYDOĞDU ÜZERİMİZE)

Taleal bedru aleyna
Minseniyyatil veda
Vecebeş Şükrü aleyna
Madea lillahida

Eyyühel Meb üsü fiyha
Citebil emril muta
Cite şerreftel medine
Merhaba ya hayrada

Ay doğdu Üzerimize
Veda tepelerinden
Şükür gerekti bizlere
Allah'a davetinden

Sen Güneşsin Sen Aysın
Sen nur üstüne nursun
Sen süreyya ışığısın
Ey Sevgili Ey Rasul

Medinenin Yollarına

Birgün deyip nasip olsam
Medinenin yollarına
Bu biçare olan gönlüm
Düştü hasret narlarına

Ah Medinem gelemedim
Gül desteler dermedim
Murat dedim dua ettim
Muradıma eremedim

Hazırlanır hacıları
Güzel nurlu bacıları
Bendende selam götürün
Ey Medine yolcuları

Sinem yara kapanmıyor
Hasret ile yaşanmıyor
Medineye gönül verdim
Derdim büyük çekilmiyor

Dilediğim erişeyim
Sevdiğimle görüşeyim
Hak yeterki nasip etse
Öleceksemde öleyim

Kâbe'nin Yolları (Rast)

Kâbe'nin yolları bölük bölüktür
Benim ciğerciğim delik deliktir
Dünya dedikleri bir gölgeliktir

Canım Kâbem varsam sana
Yüzüm gözüm sürsem sana

Eşim dostum yüklesinler yükümü
Komşularım helal etsin hakkını
Görmez oldum ırak ile yakını

Canım Kâbem varsam sana
Yüzüm gözüm sürsem sana

Canım Kurban Olsun

Canım kurban olsun senin yoluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
Gel şefaat eyle kemter kuluna
Adı güzel kendi güzel Muhmamed

Mümin olanların çoktur cefası
Ahirette vardır zevk-ü sefası
Onsekizbin alemin Mustafası
Adı güzel kendi güzel Muhammed

Yunus der neylerem cihanı sensiz
Sen hak peygambersin şeksiz gümansız
Sana inanmayan gider imansız
Adı güzel kendi güzel Muhammed

Gül Yüzünü

Gül yüzünü rüyamızda
Gürelim ya RESULALLAH
Gül bahçene dünyamızda
Girelim ya RESULALLAH

Sensin gönüller sultanı
Getiren yüce Kur'anı
Uğruna tendeki canı
Verelim ya RESULALLAH

Aşkınla yaşarır gözler
Hasretinle yanar özler
Mubarek ravzana yüzler
Sürelim ya RESULALLAH

Veda edip masivaya
Yalvarıp yüce Mevlaya
Şefaat - Mustafa' ya
Erelim ya RASULALLAH

Levleke dedi sana hak
Bağışla yüzümüze bak
Huzurullaha yüzü ak
Varalım ya RASULALLAH

Derviş derki kardeşlere
Çok selavat ver kardeşlere
Gül yüzünü göre göre
Ölelim ya RASULALLAH

 

Gülmeyenler bahçesi

Gülmeyenler bahçesinde bir gül ile dertleştim.Dedim nedir hürmelalim yalnızlığımı seçtim.Dedim bende bir gülüm isterdim hep gülmeyi gülistanda dem tutup sevmeyi sevilmeyi.
Ağlamam ondan göz yaşım ondan yapa yalnız kalmışım dertlerim ondan.

güfte

 

 

seni sordum

seni sordum mekkenin hira mağarasına
seni sordum yesribin tenin kokan taşına
seni sordum taifin mazlum sokaklarına
seni sordum ey resul seni sordum düngece2

habibe rebbemeyi ronayiya çavemeyi
yek a rojek peşyameyi selam lısete MUHEMMED2

sana gelen yollarda ellarimi kırdılar
sana gelen yollarda bedenimi yaktıla
sana gelen yollarda gözlerimi oydular 2
sana geldim ey resul sana geldim düngece2

habibe rebbemeyi ronayiya çavemeyi
yek a rojek peşyameyi selam lısete MUHEMMED2

gösterdiler camini kokun o kutlu mekanını
gösterdiler evini kokun dolu haneni
gösterdiler ravzanı buzlar kesti kanımı 2
gösterdiler ey resul gösterdiler dün gece2

habibe rebbemeyi ronayiya çavemeyi
yek a rojek peşyameyi selam lısete MUHEMMED2

 

AŞIĞIZ MUHAMMEDE

AŞIĞIZ MUHAMMEDE

Aşığız Muhammede, aşığız Muhammede
İnandık O servere ,Şanı büyük Ahmede
Kavuştur Rabbim bizi ,Kavuştur Rabbim bizi
Kavuştur Mevlambizi ,Kavuştur Mevlam bizi

Sultanlar sultanına, sultanlar sultanına
Ol şefeat kanına, dertliler dermanına
Kavuştur Rabbim bizi ,Kavuştur Rabbim bizi
Kavuştur Mevlambizi ,Kavuştur Mevlam bizi

Dünyada ravzasına, Dünyada ravzasına
Ukbada rızasına, Cennette safasına
Kavuştur Rabbim bizi ,Kavuştur Rabbim bizi
Kavuştur Mevlambizi ,Kavuştur Mevlam bizi

Cennete girenlere, cennete girenlere
Kevserden içenlere, rahmete erenlere
Kavuştur Rabbim bizi ,Kavuştur Rabbim bizi
Kavuştur Mevlambizi ,Kavuştur Mevlam bizi
 

bülbüllerin ötüşüde

Bülbüllerin ötüşünde
Senin aşkın var efendim
Şafakların söküşünde
Senin aşkın var efendim
Var efendim

Yağmurların yağışında
Irmakların akışında
Rasulumun bakışunda
Senin aşkın var efendim
Habibimin bakışında
Senin aşkın var efendim
Var efendim
Zikreyleyen şu dillerde
Aşkla yanan gönüllerde
Seher vakti esen yelde
Senin aşkın var efendim
 

Halkayı Zikri(2009)

Halkayı Zikri

Halkayı Zikri Kurmuş Aşıklar
Toplanmış Dizilmiş Burda Sadıklar
Bugün Allah Desin Bagrı Yanıklar


De Geylani De De De Nakşibent De De
De Sultanım De De
Aşıkların Dilinden Gelsen Allah De
Seyyidlerin Dilinden Gelsen Allah De


Kaynayan Kazanlar Durmadan Kaynar
Sultanıma Aşık Olan Her Yerde Coşar
Münkür Munafıklar Bu İşe Şaşar


NakaraT


Bu Dergahda Yanar Nurlu Kandiller
Girmişler Cezveye Aşık Sofiler
Şeyhin Nazarıyla Yanar Gönüller


NakaraT


Devasız Dertlere Derman Burdadır
Şeyhimin İbreti Bu Kara Dagdır
Resulün Evladı Dostu burdadır

NakaraT


Gönül Yandı Yine Seyda Sultana
Yaralı Yüregim Kavuşsa Ona
Hasretle Ağlarım Ben Yana Yana

NakaraT

Üç Büyük Mürşit

Üç Büyük Mürşit

Şeyh Seydadan Sonra Üç büyük Mürşit
Üç Büyük Mürşitte Ondan Hatıra
İlk Sırada Sultan Nurullah Şehit
Üç Büyük Mürşitte Ondan Hatıra


Onsekiz Yaşında Tahtına Geçti
Onu Kendi Değil Ressullah Seçti
Genç Yaşda Kederce Şerbeti içti
Şeyh Nurullah Dahi Ondan Hatıra


Tassavuf İlminde Sanki Bir Derya
Ya Şeyh Seyda Dese Sallanır Dünya
Cemali Benziyor Güneşe Aya
Şeyh Ömer Faruk da Ondan hatıra


Sultan Nurullahın Gül Halifesi
Allah Allah Zikri Çeker Nefesi
Ceylanpınarımın Nur Halifesi
Şeyh Muhammed Ali Ondan Hatıra


Ne Güzeldir Şeyh Seyda Sesilesi
Onlardır Yeryüzünün Halifesi
Miskin Fethullah da Hepsinin Kölesi
Bize Kadar Geldi Gavsın Gür Sesi

 
 

Beş Vakit Namaz Kılınışı

29/8/2009 · Kategori: islami Sözler

 

BEŞ VAKİT NAMAZIN KILINIŞI
Beş vakit namaz

Akıl ve baliğ olan yani erginlik çağına gelen her müslümanın hergün beş vakit namaz kılması farzdır. Bir namazın vakti gelince, bu namazı kılmaya başladığı vakit, kılması farz olur. Kılmadı ise, vaktin sonunda, yanî vaktin çıkmasına, abdest alıp namaza başlayacak kadar zaman kalınca, kılması farz olur.

Özrü yok iken kılmadan vakit çıkarsa, büyük günâh olur. Özrü olanın da, olmıyanın da, kazâ etmeleri farz olur. Yeni müslüman olana önce namazın şartlarını öğrenmek farz olur. Öğrendikten sonra, kılması da farz olur.

Beş vakit namaz, kırk rek'at eder. Bunlardan onyedi rek’ati farzdır. Üç rek’ati vâciptir. Yirmi rek’ati sünnettir. Şöyle ki:

Sabah namazı

Dört rek'attir. Önce, iki rek'at sünneti, sonra iki rek'at de farzı kılınır. Bu sünnet, çok kuvvetlidir. Vâcip diyenler de vardır.

Öğle namazı

On rek'attir. Önce, dört rek'at ilk sünneti, sonra dört rek'at farzı, farzdan sonra da iki rek’at son sünneti kılınır.

İkindi namazı

Sekiz rek'attir. Önce, dört rek'at sünneti, sonra dört rek'at farzı kılınır.

Akşam namazı

Beş rek'attir. Önce üç rek'at farzı, sonra iki rek'at sünneti kılınır.

Yatsı namazı

[10+3] Onüç rek'attir. Önce, dört rek'at sünnet, sonra dört rek'at farz, sonra iki rek'at son sünnet, bundan sonra üç rek'at, Vitir namazı kılınır.

İkindi ve yatsının ilk sünnetleri, “Gayr-i müekkede”dir. Bunların ikinci rek'atlerinde otururken, Ettehiyyâtü... den sonra, Allahümme salli alâ... sonra... Bârik alâ... sonuna kadar okunur. Ayağa kalkınca, üçüncü rek’atte, önce Besmele çekmeden, Sübhâneke... okunur, hâlbuki, öğle namazının ilk sünneti “Müekked”dir. Yanî, kuvvetle emrolunmuştur. Sevâbı daha çoktur. Bunda, birinci oturuşta, farzlarda olduğu gibi, yalnız Ettehiyyâtü okunup, sonra üçüncü rek’at için, hemen ayağa kalkılır. Kalkınca, önce Besmele çekip, doğruca Fâtiha okunur.

Birinci rek’at, namaza durunca, diğer rek'atler ayağa kalkınca başlar ve tekrar ayağa kalkıncaya kadar devam eder. Son rek'at ise, selâm verinciye kadar devam eder. İki rek’atten az namaz olmaz. Akşamın farzı ile vitirden başka, her namaz, çift rek’atlidir. İkinci secdeden sonra, çift rek’atlerde oturulur.



NAMAZIN VÂCİBLERİ
Namazın vâcibleri şunlardır:

1- Fâtiha sûresini okumak.

2- Fâtihadan sonra bir sûre veya en az üç kısa âyet okumak.

3- Fâtihayı, sûreden önce okumak.

4- Fâtihadan sonra okunan sûreyi, farzların birinci ve ikinci rek’atlerinde, sünnetlerin her rek’atinde okumak.

5- Secdeleri birbiri ardınca yapmak.

6- Fâtihayı sünnet ve vâcib namazların her rek’atinde bir kere okumak.

7- Üç ve dört rek’atli namazların ikinci rek’atinde oturmak. Son oturuş farzdır.

8- İkinci rek’atte teşehhütten fazla oturmamak.

9- Secdede burnu alnı ile beraber yere koymak.

10- Son rek’atte otururken “Ettehıyyâtü” duâsını okumak.

11- Namazda ta’dîl-i erkâna riâyet etmek.

12- Namazın sonunda, “Esselâmü aleyküm ve rahmetullah” demek.

13- Vitr namazının üçüncü rek’atinin sonunda, kunut duâsı okumak.

14- Bayram namazlarında tekbîr getirmek.

15- İmâmın sabah, Cuma, bayram, terâvih, vitir namazlarında ve akşam ile yatsının ilk iki rek’atinde yüksek sesle okuması.

16- İmâmın ve yalnız kılanın öğle ve ikindi farzlarında ve akşamın üçüncü, yatsının üçüncü ve dördüncü rek’atlerinde sessiz okuması.

Bu vaciblerden birini geciktiren veya unutarak terk eden kimse sehv secdesi yapar.




NAMAZIN SÜNNETLERİ
Namazın sünnetlerinden bazıları şunlardır:

1- Namazda elleri kulağa kaldırmak.

2- El ayasını kıbleye çevirmek.

3- Tekbîr aldıktan sonra, el bağlamak.

4- Sağ eli, sol elinin üzerine koymak.

5- Erkeğin ellerini göbeğinden aşağıya koyması, kadının göğsüne koyması.

6- Tekbîrden sonra (Sübhâneke) okumak.

7- İmâmın ve yalnız kılanın (Eûzü) okuması.

8- Besmele okumak.

9- Rükû’da üç kere (Sübhâne rabbiyel-azîm) demek.

10- Secdede üç kere (Sübhâne rabbiyel-a’lâ) demek.

11- Son oturuşta (Salevât) duâlarını okumak.

12- Selâm verirken iki yanına bakmak.

13- İmâmın, Cum’a ve bayram namazlarından başka, her namazda birinci rek’atte ikinci rek’atte okuyacağının iki misli uzun okuması.

14- Rükû’dan kalkarken imâmın ve yalnız kılanın (Semi’allahü limen hamideh) demesi.

15- Rükû’dan kalkınca (Rabbenâ lekel-hamd) demek.

16- Secdede ayak parmaklarını bükerek uçlarını kıbleye çevirmek.

17- Elleri ve dizleri yere koymak.

18- Topukları, kıyamda birbirinden dört parmak eni kadar uzak, rükû’da, kavmede ve secdede bitişik tutmak.

19- Fâtiha’dan sonra “âmîn” demek.



NAMAZI BOZAN ŞEYLER
Namazı bozan şeyler şunlardır:

1 ­ Konuşmak: Bir kelime de namazı bozar. Bilerek, bilmiyerek, zorla, unutarak söylemek, hep bozar. Başkasının selâmına, sözüne cevap vermek bozar. Kur'ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîfte bulunmıyan duâları okumak, bozar.

2 ­ Boğazından, özürsüz, öksürür gibi ses çıkarmak bozar. Kendiliğinden olursa bozmaz. Okumayı kolaylaştırmak için yaparsa, zararı olmaz.

3 ­ Ah, of, Uf gibi sözler bozar. Sesli ağlamak bozar. Sessiz gözyaşı bozmaz.Hasta, elinde olmıyarak ah, of der ve ağlarsa bozulmaz.

4 ­ Aksırıp Elhamdülillah diyene Yerhamükallah demek bozar.

5 ­ Başkasının sözü ile yerini değiştirmek veya yanına gelene, onun sözü ile yer açmak bozar. Fakat, kendiliğinden hareket ederse yer verirse bozmaz.

6 ­ Az da olsa, unutarak da olsa, dışardan alarak yimek, içmek bozar. Diş arasında kalmış, nohuttan küçük şeyi yutmak bozmaz. Ağzındaki ufak bir şeyi üç kere çiğnemek veya eritip yutmak, namazı bozar.

7 ­ Kur'ân-ı kerîme veya kâğıda bakıp, öğrenerek okumak bozar.

8 ­ Namazdan olmıyan fazla hareketler, namazı bozar. Bir elin hareketi üçten az olursa bozmaz.

9 ­ Bir rükünde, üç kere sübhânallah diyecek kadar avret yeri açılırsa veya derisinde, elbisesinde, namaz kılacak yerde namazı bozacak kadar necâset olursa bozulur.

10 ­ Özürsüz, göğsünü kıbleden çevirince hemen bozar. Yüzünü, başka uzvunu çevirmek bozmaz, mekrûh olur. Elinde olmıyarak çevrilince, bir rükün devam ederse, bozar.

11- Namaz içindeki tekbîrlerde Allahü derken, baştaki hemzeyi uzatırsa namaz bozulur. Namaza dururken uzatırsa, namaza başlaması sahîh olmaz.

12 ­ Tegannî ile okumak, mânâyı bozarsa, namaz bozular. Meselâ Ra'yı uzatarak Râbbenâ lekelhamd, demek bozar.

13 ­ Zellet-ül-kâri Ya'ni yanlış okumak bozar: Bu hatâ harekelerde ve sükûnde olabilir. Harfin yerini değiştirir veya harf ilâve eder, yâhut azaltır. Veyâhut harfi ileri geri alır. Kelimelerde ve cümlelerde olur. Bunun için harfleri usulüne uygun çıkarmak lâzımdır. Aksi taktirde namaz bozulabilir. Meselâ, ehad yerine ehat deyince bozulur.

Düzgün okunmadığında, Kur'ân-ı kerîmin mânâsı değişerek, küfre sebeb olacak mânâların çıktığı haller de çoktur. Meselâ Hallâk kelimesi, ile okunduğunda yaratıcı, Ha ile okunduğunda, berber mânâsına gelmektedir. Bu şekilde okunduğunda, meselâ Yasîn-i şerîfin seksenbirinci âyet-i kerîmesindeki (Onun yarattıkları pek çoktur. O, herşeyi bilir) ifadesi (O berberdir, herşeyi bilicidir) şeklini almaktadır.

Arabîdeki harflerin karşılığı lâtin harflerinde yoktur. Arabide üç tane, S, üç tane Z harfi vardır. Bir kalın Zı, ikinci ince okunan Ze, üçüncüsü Zâl'dır. Bunların üçü ayrı ayrı söylenir. Rükü' tesbîhinde Zı ile (azîm) denir ki, Rabbim büyüktür demektir. Eğer ince Ze ile ya'ni zâl ile (azîm) denilirse, Rabbim benim düşmanımdır mânâsına gelmektedir. Kur'ân-ı kerîmi lâtin harfi ile öğrenip okuyan, bu üç harfi ayıramıyacağı için namazı sahîh, geçerli olmaz.

Bunun için, her müslümanın namaz kılacak kadar sûreleri, duâları, düzgün okumasını bilen birinden mutlaka öğrenmesi lâzımdır. Bunları lâtin harfleri ile düzgün olarak ezberlemek mümkün değildir. Kur'ân-ı kerimi de mutlaka aslından okumaladır. Aslından okunmazsa, sevap kazanalım derken, günâha hattâ küfre girilebilir.



 

NAMAZIN MEKRUHLARI
Mekrûh,
Peygamber efendimizin beğenmediği, hoş görmediği şeyler demektir. Mekrûh olarak kılınan namaz sahîh, ya'nî geçerli olur, fakat o ibâdetin sevâbını azaltır, va'd edilen sevâbın tamamına kavuşulamaz. Namazın mekrûhlarından bazıları şunlardır:

1- Secdeye inerken pantalon paçalarını kaldırmak mekrûhtur.

2- Kolları sığalı olarak ve kısa kollu gömlekle namaza durmak mekrûhtur. Abdest alıp, imâma yetişmek için acele edenin, kolları sığalı kalmış ise, namazda iken yavaş yavaş indirmesi lâzımdır.

3- Abes, ya'nî fâidesiz hareketler. Meselâ elbisesi ile oynamak, mekrûhtur. Namazda faydalı hareketin, meselâ, eli ile, alnındaki teri silmenin zararı olmaz. Pantalon, entâri ete yapışınca, avret mahallinin şekli belli olmasın diye, bunları buradan ayırmak mekrûh olmaz. Kaşınmak abes değil ise de, bir rüknde, eli üç kere kaldırırsa, namazı bozulur.

4- İş elbisesi ile ve büyüklerin yanına çıkamıyacak elbise ile ve fenâ kokulu elbise ve çorap ile kılmak mekrûhtur. Başka elbisesi yoksa, mekrûh olmaz. Parası varsa, alması lâzımdır. Bol pijama ile kılmak mekrûh değildir. Ceketin ve paltonun önünü kapalı veya açık bulundurmak mekrûh değildir.

5- Ağızda, kırâate mâni' olmıyacak birşey bulundurmak mekrûhtur. Mâni' olursa, namaz bozulur.

6- Baş açık, yalın ayak kılmak mekruhtur. Başlığı düşerse, az hareketle örtmek iyi olur. Namazda başı herhangi bir renkte olan takke ile örtmelidir.

7- Namazda, secde yerinden, taşı, toprağı eli ile süpürmek mekrûhtur. Secdeyi güçleştiriyorsa, bir hareket ile, câiz olursa da, namazdan önce temizlemelidir.

8- Câmide, namaz için safa girerken, namaza dururken ve namaz içinde parmakları bükerek çıtırdatmak, iki elin parmaklarını birbiri arasına sokup çıtırdatmak mekrûhtur. Namaza hazırlanmadan önce, zarûret olursa, mekrûh olmaz.

9- Başını, yüzünü etrafa çevirmek mekrûhtur. Gözleri ile etrafa bakmak, tenzîhen mekrûhtur. Göğsü çevirince, namaz bozulur.

10- Secdede, erkeklerin kollarını yere döşemesi mekrûhtur. Kadınlar ise, kollarını yere yaymalıdır.

11- İnsanın yüzüne karşı kılmak mekrûhtur. İnsan uzakta dahî olsa, mekrûh olur. Arada, namaz kılana sırtı dönük biri bulunursa, mekrûh olmaz.

12- Selâma eli ile, başı ile cevap vermek mekrûhtur. Suâle başı ile, eli ile cevap vermesi mekrûh değildir. Meselâ, kaç rek'at kıldınız, diyene parmağı ile cevap vermesi gibi.

13- Namazda ve namaz hâricinde ağzını açarak esnemek mekrûhtur. Alt dudağını dişlerin arasına sıkıştırmalıdır. Kendini tutamazsa, ayakta sağ elin, diğer rüknlerde ve namaz hâricinde sol elin dışı ile, ağzını örtmelidir. Peygamberler esnemezlerdi.

14- Namazda gözleri yummak tenzîhen mekrûhtur. Zihni dağılmasın diye yumarsa, mekrûh olmaz.

15- Öndeki safta boş yer varken, arkasındaki safta durmak ve safta yer yok iken, saf arkasında yalnız durmak mekrûhtur. Safta yer olmayınca, yalnız başına durmayıp, rükü'a kadar, birini bekler. Kimse gelmezse, öndeki safa sıkışır. Öndeki safa sığmazsa, güvendiği birini arkaya, yanına çeker. Güvendiği kimse yoksa, yalnız durur.

16- Üzerinde canlı resmi, insan veya hayvan resmi bulunan elbise ile kılmak tahrîmen mekrûhtur. Cansız resimleri bulunursa, mekrûh olmaz.

Canlı resmi, namaz kılanın başında, önünde, sağ ve sol hizâsında, duvara çizilmiş veya beze, kâğıda yapılarak asılmış veya konmuş ise, mekrûhtur. Resim, namaz kılanın arkasındaki duvarlarda ve tavanda ise, hafîf mekrûhtur. Çocuklara oynamak için alınan bebek namaz kılanın kıble istikametinde değilse namaza zararı olmaz.

Üzerinde Kâ'be, câmi' resmi veya Kur'ân-ı kerîm harfli yazı bulunan seccâdeleri namaz kılmak için yere sermek câiz değildir. Bunlara hürmetsizlik olur.

17- Bir kimsenin yüzüne karşı ve yüksek sesle konuşanların sırtına karşı namaz kılmak mekrûhtur.

18- Açık başına sarık sarıp, tepesi açık olarak kılmak, tahrîmen mekrûhtur. Maske, eldiven ve alnın yere değmesine mâni' olan gözlük takarak kılmamalıdır. Zarûret olmadan bu şekilde namaz kılmamalıdır.

19- Özürsüz, boğazından balgam çıkarmak, öksürür gibi yapmak mekrûhtur.

20- Amel-i kalîl, ya'nî bir eli, bir veya iki kere hareket ettirmek mekrûhtur.

21- Namazın sünnetlerinden birini terk etmek mekrûhtur. Namazda müekked sünneti terk, tahrîmen mekrûh olur. Müekked olmıyan sünneti terk, tenzîhen mekrûh olur.

22- Kalbi meşgûl eden, huşû'u gideren şeyler yanında, meselâ süslü şeyler karşısında, oyun ve çalgı âletlerinin bulunduğu yerde ve arzû ettiği yemek karşısında özürsüz kılmak mekrûhtur. Ayakkabılarını arkada bırakarak kılmak mekrûhtur.

23- Farz kılarken özürsüz, sağlam kimsenin duvara, direğe dayanması mekrûhtur.

24- Kırâeti, rükü'a eğildikte tamamlamak mekrûhtur. Secdelere ve rükü'a, imâmdan önce başını koymak ve kaldırmak, ta'dil-i erkânı terk etmek, mekrûhtur.

25- Kabre karşı kılmak mekrûhtur. Vehhâbîler, buna şirk diyorlar.

26- Teşehhüdlerde, sünnete uygun oturmamak, tenzîhen mekrûhtur. Özrü varsa, mekrûh olmaz.

27- İkinci rek'atte, birinci okuduğu âyeti tekrâr okumak, tenzîhen mekrûhtur. Ondan evvelki bir âyeti okumak tahrîmen mekrûhtur. Unutarak okursa, mekrûh olmazlar. İkinci rek'atte birinciden üç âyet uzun okumak mekrûhtur.

28- Farzdan sonra son sünnete hemen kalkmamak, konuşmak mekrûhtur.

29- Başı bir tarafa eğmek, tekbîr alırken veya teşehhüdde otururken parmakları açık veya kapalı tutmak mekruhtur. Buralarda parmaklar kendi hâlinde bırakılır. Fakat secdede kapalı, rüküda ise açık tutulur.

30- Namazda, vücudunun ağırlığını bir ayağı üzerine vermek, imâm açıktan okurken sübhaneke okumak. Kıyâmda, ayakta ayağının birini kaldırmak. Namaz kılanın önünden geçmek veya önünden geçilebilecek bir yerde durmak da mekruhtur.

31- Küçük ve büyük abdesti sıkıştırırken ve yel zorlarken namaza durmak mekrûhtur.

 
 

Beş Vakit Namaz Kılınışı

29/8/2009 · Kategori: islami Sözler

 

BEŞ VAKİT NAMAZIN KILINIŞI
Beş vakit namaz

Akıl ve baliğ olan yani erginlik çağına gelen her müslümanın hergün beş vakit namaz kılması farzdır. Bir namazın vakti gelince, bu namazı kılmaya başladığı vakit, kılması farz olur. Kılmadı ise, vaktin sonunda, yanî vaktin çıkmasına, abdest alıp namaza başlayacak kadar zaman kalınca, kılması farz olur.

Özrü yok iken kılmadan vakit çıkarsa, büyük günâh olur. Özrü olanın da, olmıyanın da, kazâ etmeleri farz olur. Yeni müslüman olana önce namazın şartlarını öğrenmek farz olur. Öğrendikten sonra, kılması da farz olur.

Beş vakit namaz, kırk rek'at eder. Bunlardan onyedi rek’ati farzdır. Üç rek’ati vâciptir. Yirmi rek’ati sünnettir. Şöyle ki:

Sabah namazı

Dört rek'attir. Önce, iki rek'at sünneti, sonra iki rek'at de farzı kılınır. Bu sünnet, çok kuvvetlidir. Vâcip diyenler de vardır.

Öğle namazı

On rek'attir. Önce, dört rek'at ilk sünneti, sonra dört rek'at farzı, farzdan sonra da iki rek’at son sünneti kılınır.

İkindi namazı

Sekiz rek'attir. Önce, dört rek'at sünneti, sonra dört rek'at farzı kılınır.

Akşam namazı

Beş rek'attir. Önce üç rek'at farzı, sonra iki rek'at sünneti kılınır.

Yatsı namazı

[10+3] Onüç rek'attir. Önce, dört rek'at sünnet, sonra dört rek'at farz, sonra iki rek'at son sünnet, bundan sonra üç rek'at, Vitir namazı kılınır.

İkindi ve yatsının ilk sünnetleri, “Gayr-i müekkede”dir. Bunların ikinci rek'atlerinde otururken, Ettehiyyâtü... den sonra, Allahümme salli alâ... sonra... Bârik alâ... sonuna kadar okunur. Ayağa kalkınca, üçüncü rek’atte, önce Besmele çekmeden, Sübhâneke... okunur, hâlbuki, öğle namazının ilk sünneti “Müekked”dir. Yanî, kuvvetle emrolunmuştur. Sevâbı daha çoktur. Bunda, birinci oturuşta, farzlarda olduğu gibi, yalnız Ettehiyyâtü okunup, sonra üçüncü rek’at için, hemen ayağa kalkılır. Kalkınca, önce Besmele çekip, doğruca Fâtiha okunur.

Birinci rek’at, namaza durunca, diğer rek'atler ayağa kalkınca başlar ve tekrar ayağa kalkıncaya kadar devam eder. Son rek'at ise, selâm verinciye kadar devam eder. İki rek’atten az namaz olmaz. Akşamın farzı ile vitirden başka, her namaz, çift rek’atlidir. İkinci secdeden sonra, çift rek’atlerde oturulur.



NAMAZIN VÂCİBLERİ
Namazın vâcibleri şunlardır:

1- Fâtiha sûresini okumak.

2- Fâtihadan sonra bir sûre veya en az üç kısa âyet okumak.

3- Fâtihayı, sûreden önce okumak.

4- Fâtihadan sonra okunan sûreyi, farzların birinci ve ikinci rek’atlerinde, sünnetlerin her rek’atinde okumak.

5- Secdeleri birbiri ardınca yapmak.

6- Fâtihayı sünnet ve vâcib namazların her rek’atinde bir kere okumak.

7- Üç ve dört rek’atli namazların ikinci rek’atinde oturmak. Son oturuş farzdır.

8- İkinci rek’atte teşehhütten fazla oturmamak.

9- Secdede burnu alnı ile beraber yere koymak.

10- Son rek’atte otururken “Ettehıyyâtü” duâsını okumak.

11- Namazda ta’dîl-i erkâna riâyet etmek.

12- Namazın sonunda, “Esselâmü aleyküm ve rahmetullah” demek.

13- Vitr namazının üçüncü rek’atinin sonunda, kunut duâsı okumak.

14- Bayram namazlarında tekbîr getirmek.

15- İmâmın sabah, Cuma, bayram, terâvih, vitir namazlarında ve akşam ile yatsının ilk iki rek’atinde yüksek sesle okuması.

16- İmâmın ve yalnız kılanın öğle ve ikindi farzlarında ve akşamın üçüncü, yatsının üçüncü ve dördüncü rek’atlerinde sessiz okuması.

Bu vaciblerden birini geciktiren veya unutarak terk eden kimse sehv secdesi yapar.




NAMAZIN SÜNNETLERİ
Namazın sünnetlerinden bazıları şunlardır:

1- Namazda elleri kulağa kaldırmak.

2- El ayasını kıbleye çevirmek.

3- Tekbîr aldıktan sonra, el bağlamak.

4- Sağ eli, sol elinin üzerine koymak.

5- Erkeğin ellerini göbeğinden aşağıya koyması, kadının göğsüne koyması.

6- Tekbîrden sonra (Sübhâneke) okumak.

7- İmâmın ve yalnız kılanın (Eûzü) okuması.

8- Besmele okumak.

9- Rükû’da üç kere (Sübhâne rabbiyel-azîm) demek.

10- Secdede üç kere (Sübhâne rabbiyel-a’lâ) demek.

11- Son oturuşta (Salevât) duâlarını okumak.

12- Selâm verirken iki yanına bakmak.

13- İmâmın, Cum’a ve bayram namazlarından başka, her namazda birinci rek’atte ikinci rek’atte okuyacağının iki misli uzun okuması.

14- Rükû’dan kalkarken imâmın ve yalnız kılanın (Semi’allahü limen hamideh) demesi.

15- Rükû’dan kalkınca (Rabbenâ lekel-hamd) demek.

16- Secdede ayak parmaklarını bükerek uçlarını kıbleye çevirmek.

17- Elleri ve dizleri yere koymak.

18- Topukları, kıyamda birbirinden dört parmak eni kadar uzak, rükû’da, kavmede ve secdede bitişik tutmak.

19- Fâtiha’dan sonra “âmîn” demek.



NAMAZI BOZAN ŞEYLER
Namazı bozan şeyler şunlardır:

1 ­ Konuşmak: Bir kelime de namazı bozar. Bilerek, bilmiyerek, zorla, unutarak söylemek, hep bozar. Başkasının selâmına, sözüne cevap vermek bozar. Kur'ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîfte bulunmıyan duâları okumak, bozar.

2 ­ Boğazından, özürsüz, öksürür gibi ses çıkarmak bozar. Kendiliğinden olursa bozmaz. Okumayı kolaylaştırmak için yaparsa, zararı olmaz.

3 ­ Ah, of, Uf gibi sözler bozar. Sesli ağlamak bozar. Sessiz gözyaşı bozmaz.Hasta, elinde olmıyarak ah, of der ve ağlarsa bozulmaz.

4 ­ Aksırıp Elhamdülillah diyene Yerhamükallah demek bozar.

5 ­ Başkasının sözü ile yerini değiştirmek veya yanına gelene, onun sözü ile yer açmak bozar. Fakat, kendiliğinden hareket ederse yer verirse bozmaz.

6 ­ Az da olsa, unutarak da olsa, dışardan alarak yimek, içmek bozar. Diş arasında kalmış, nohuttan küçük şeyi yutmak bozmaz. Ağzındaki ufak bir şeyi üç kere çiğnemek veya eritip yutmak, namazı bozar.

7 ­ Kur'ân-ı kerîme veya kâğıda bakıp, öğrenerek okumak bozar.

8 ­ Namazdan olmıyan fazla hareketler, namazı bozar. Bir elin hareketi üçten az olursa bozmaz.

9 ­ Bir rükünde, üç kere sübhânallah diyecek kadar avret yeri açılırsa veya derisinde, elbisesinde, namaz kılacak yerde namazı bozacak kadar necâset olursa bozulur.

10 ­ Özürsüz, göğsünü kıbleden çevirince hemen bozar. Yüzünü, başka uzvunu çevirmek bozmaz, mekrûh olur. Elinde olmıyarak çevrilince, bir rükün devam ederse, bozar.

11- Namaz içindeki tekbîrlerde Allahü derken, baştaki hemzeyi uzatırsa namaz bozulur. Namaza dururken uzatırsa, namaza başlaması sahîh olmaz.

12 ­ Tegannî ile okumak, mânâyı bozarsa, namaz bozular. Meselâ Ra'yı uzatarak Râbbenâ lekelhamd, demek bozar.

13 ­ Zellet-ül-kâri Ya'ni yanlış okumak bozar: Bu hatâ harekelerde ve sükûnde olabilir. Harfin yerini değiştirir veya harf ilâve eder, yâhut azaltır. Veyâhut harfi ileri geri alır. Kelimelerde ve cümlelerde olur. Bunun için harfleri usulüne uygun çıkarmak lâzımdır. Aksi taktirde namaz bozulabilir. Meselâ, ehad yerine ehat deyince bozulur.

Düzgün okunmadığında, Kur'ân-ı kerîmin mânâsı değişerek, küfre sebeb olacak mânâların çıktığı haller de çoktur. Meselâ Hallâk kelimesi, ile okunduğunda yaratıcı, Ha ile okunduğunda, berber mânâsına gelmektedir. Bu şekilde okunduğunda, meselâ Yasîn-i şerîfin seksenbirinci âyet-i kerîmesindeki (Onun yarattıkları pek çoktur. O, herşeyi bilir) ifadesi (O berberdir, herşeyi bilicidir) şeklini almaktadır.

Arabîdeki harflerin karşılığı lâtin harflerinde yoktur. Arabide üç tane, S, üç tane Z harfi vardır. Bir kalın Zı, ikinci ince okunan Ze, üçüncüsü Zâl'dır. Bunların üçü ayrı ayrı söylenir. Rükü' tesbîhinde Zı ile (azîm) denir ki, Rabbim büyüktür demektir. Eğer ince Ze ile ya'ni zâl ile (azîm) denilirse, Rabbim benim düşmanımdır mânâsına gelmektedir. Kur'ân-ı kerîmi lâtin harfi ile öğrenip okuyan, bu üç harfi ayıramıyacağı için namazı sahîh, geçerli olmaz.

Bunun için, her müslümanın namaz kılacak kadar sûreleri, duâları, düzgün okumasını bilen birinden mutlaka öğrenmesi lâzımdır. Bunları lâtin harfleri ile düzgün olarak ezberlemek mümkün değildir. Kur'ân-ı kerimi de mutlaka aslından okumaladır. Aslından okunmazsa, sevap kazanalım derken, günâha hattâ küfre girilebilir.



 

NAMAZIN MEKRUHLARI
Mekrûh,
Peygamber efendimizin beğenmediği, hoş görmediği şeyler demektir. Mekrûh olarak kılınan namaz sahîh, ya'nî geçerli olur, fakat o ibâdetin sevâbını azaltır, va'd edilen sevâbın tamamına kavuşulamaz. Namazın mekrûhlarından bazıları şunlardır:

1- Secdeye inerken pantalon paçalarını kaldırmak mekrûhtur.

2- Kolları sığalı olarak ve kısa kollu gömlekle namaza durmak mekrûhtur. Abdest alıp, imâma yetişmek için acele edenin, kolları sığalı kalmış ise, namazda iken yavaş yavaş indirmesi lâzımdır.

3- Abes, ya'nî fâidesiz hareketler. Meselâ elbisesi ile oynamak, mekrûhtur. Namazda faydalı hareketin, meselâ, eli ile, alnındaki teri silmenin zararı olmaz. Pantalon, entâri ete yapışınca, avret mahallinin şekli belli olmasın diye, bunları buradan ayırmak mekrûh olmaz. Kaşınmak abes değil ise de, bir rüknde, eli üç kere kaldırırsa, namazı bozulur.

4- İş elbisesi ile ve büyüklerin yanına çıkamıyacak elbise ile ve fenâ kokulu elbise ve çorap ile kılmak mekrûhtur. Başka elbisesi yoksa, mekrûh olmaz. Parası varsa, alması lâzımdır. Bol pijama ile kılmak mekrûh değildir. Ceketin ve paltonun önünü kapalı veya açık bulundurmak mekrûh değildir.

5- Ağızda, kırâate mâni' olmıyacak birşey bulundurmak mekrûhtur. Mâni' olursa, namaz bozulur.

6- Baş açık, yalın ayak kılmak mekruhtur. Başlığı düşerse, az hareketle örtmek iyi olur. Namazda başı herhangi bir renkte olan takke ile örtmelidir.

7- Namazda, secde yerinden, taşı, toprağı eli ile süpürmek mekrûhtur. Secdeyi güçleştiriyorsa, bir hareket ile, câiz olursa da, namazdan önce temizlemelidir.

8- Câmide, namaz için safa girerken, namaza dururken ve namaz içinde parmakları bükerek çıtırdatmak, iki elin parmaklarını birbiri arasına sokup çıtırdatmak mekrûhtur. Namaza hazırlanmadan önce, zarûret olursa, mekrûh olmaz.

9- Başını, yüzünü etrafa çevirmek mekrûhtur. Gözleri ile etrafa bakmak, tenzîhen mekrûhtur. Göğsü çevirince, namaz bozulur.

10- Secdede, erkeklerin kollarını yere döşemesi mekrûhtur. Kadınlar ise, kollarını yere yaymalıdır.

11- İnsanın yüzüne karşı kılmak mekrûhtur. İnsan uzakta dahî olsa, mekrûh olur. Arada, namaz kılana sırtı dönük biri bulunursa, mekrûh olmaz.

12- Selâma eli ile, başı ile cevap vermek mekrûhtur. Suâle başı ile, eli ile cevap vermesi mekrûh değildir. Meselâ, kaç rek'at kıldınız, diyene parmağı ile cevap vermesi gibi.

13- Namazda ve namaz hâricinde ağzını açarak esnemek mekrûhtur. Alt dudağını dişlerin arasına sıkıştırmalıdır. Kendini tutamazsa, ayakta sağ elin, diğer rüknlerde ve namaz hâricinde sol elin dışı ile, ağzını örtmelidir. Peygamberler esnemezlerdi.

14- Namazda gözleri yummak tenzîhen mekrûhtur. Zihni dağılmasın diye yumarsa, mekrûh olmaz.

15- Öndeki safta boş yer varken, arkasındaki safta durmak ve safta yer yok iken, saf arkasında yalnız durmak mekrûhtur. Safta yer olmayınca, yalnız başına durmayıp, rükü'a kadar, birini bekler. Kimse gelmezse, öndeki safa sıkışır. Öndeki safa sığmazsa, güvendiği birini arkaya, yanına çeker. Güvendiği kimse yoksa, yalnız durur.

16- Üzerinde canlı resmi, insan veya hayvan resmi bulunan elbise ile kılmak tahrîmen mekrûhtur. Cansız resimleri bulunursa, mekrûh olmaz.

Canlı resmi, namaz kılanın başında, önünde, sağ ve sol hizâsında, duvara çizilmiş veya beze, kâğıda yapılarak asılmış veya konmuş ise, mekrûhtur. Resim, namaz kılanın arkasındaki duvarlarda ve tavanda ise, hafîf mekrûhtur. Çocuklara oynamak için alınan bebek namaz kılanın kıble istikametinde değilse namaza zararı olmaz.

Üzerinde Kâ'be, câmi' resmi veya Kur'ân-ı kerîm harfli yazı bulunan seccâdeleri namaz kılmak için yere sermek câiz değildir. Bunlara hürmetsizlik olur.

17- Bir kimsenin yüzüne karşı ve yüksek sesle konuşanların sırtına karşı namaz kılmak mekrûhtur.

18- Açık başına sarık sarıp, tepesi açık olarak kılmak, tahrîmen mekrûhtur. Maske, eldiven ve alnın yere değmesine mâni' olan gözlük takarak kılmamalıdır. Zarûret olmadan bu şekilde namaz kılmamalıdır.

19- Özürsüz, boğazından balgam çıkarmak, öksürür gibi yapmak mekrûhtur.

20- Amel-i kalîl, ya'nî bir eli, bir veya iki kere hareket ettirmek mekrûhtur.

21- Namazın sünnetlerinden birini terk etmek mekrûhtur. Namazda müekked sünneti terk, tahrîmen mekrûh olur. Müekked olmıyan sünneti terk, tenzîhen mekrûh olur.

22- Kalbi meşgûl eden, huşû'u gideren şeyler yanında, meselâ süslü şeyler karşısında, oyun ve çalgı âletlerinin bulunduğu yerde ve arzû ettiği yemek karşısında özürsüz kılmak mekrûhtur. Ayakkabılarını arkada bırakarak kılmak mekrûhtur.

23- Farz kılarken özürsüz, sağlam kimsenin duvara, direğe dayanması mekrûhtur.

24- Kırâeti, rükü'a eğildikte tamamlamak mekrûhtur. Secdelere ve rükü'a, imâmdan önce başını koymak ve kaldırmak, ta'dil-i erkânı terk etmek, mekrûhtur.

25- Kabre karşı kılmak mekrûhtur. Vehhâbîler, buna şirk diyorlar.

26- Teşehhüdlerde, sünnete uygun oturmamak, tenzîhen mekrûhtur. Özrü varsa, mekrûh olmaz.

27- İkinci rek'atte, birinci okuduğu âyeti tekrâr okumak, tenzîhen mekrûhtur. Ondan evvelki bir âyeti okumak tahrîmen mekrûhtur. Unutarak okursa, mekrûh olmazlar. İkinci rek'atte birinciden üç âyet uzun okumak mekrûhtur.

28- Farzdan sonra son sünnete hemen kalkmamak, konuşmak mekrûhtur.

29- Başı bir tarafa eğmek, tekbîr alırken veya teşehhüdde otururken parmakları açık veya kapalı tutmak mekruhtur. Buralarda parmaklar kendi hâlinde bırakılır. Fakat secdede kapalı, rüküda ise açık tutulur.

30- Namazda, vücudunun ağırlığını bir ayağı üzerine vermek, imâm açıktan okurken sübhaneke okumak. Kıyâmda, ayakta ayağının birini kaldırmak. Namaz kılanın önünden geçmek veya önünden geçilebilecek bir yerde durmak da mekruhtur.

31- Küçük ve büyük abdesti sıkıştırırken ve yel zorlarken namaza durmak mekrûhtur.


 
 

Beş Vakit Namaz Kılınışı

29/8/2009 · Kategori: islami Sözler

 

BEŞ VAKİT NAMAZIN KILINIŞI
Beş vakit namaz

Akıl ve baliğ olan yani erginlik çağına gelen her müslümanın hergün beş vakit namaz kılması farzdır. Bir namazın vakti gelince, bu namazı kılmaya başladığı vakit, kılması farz olur. Kılmadı ise, vaktin sonunda, yanî vaktin çıkmasına, abdest alıp namaza başlayacak kadar zaman kalınca, kılması farz olur.

Özrü yok iken kılmadan vakit çıkarsa, büyük günâh olur. Özrü olanın da, olmıyanın da, kazâ etmeleri farz olur. Yeni müslüman olana önce namazın şartlarını öğrenmek farz olur. Öğrendikten sonra, kılması da farz olur.

Beş vakit namaz, kırk rek'at eder. Bunlardan onyedi rek’ati farzdır. Üç rek’ati vâciptir. Yirmi rek’ati sünnettir. Şöyle ki:

Sabah namazı

Dört rek'attir. Önce, iki rek'at sünneti, sonra iki rek'at de farzı kılınır. Bu sünnet, çok kuvvetlidir. Vâcip diyenler de vardır.

Öğle namazı

On rek'attir. Önce, dört rek'at ilk sünneti, sonra dört rek'at farzı, farzdan sonra da iki rek’at son sünneti kılınır.

İkindi namazı

Sekiz rek'attir. Önce, dört rek'at sünneti, sonra dört rek'at farzı kılınır.

Akşam namazı

Beş rek'attir. Önce üç rek'at farzı, sonra iki rek'at sünneti kılınır.

Yatsı namazı

[10+3] Onüç rek'attir. Önce, dört rek'at sünnet, sonra dört rek'at farz, sonra iki rek'at son sünnet, bundan sonra üç rek'at, Vitir namazı kılınır.

İkindi ve yatsının ilk sünnetleri, “Gayr-i müekkede”dir. Bunların ikinci rek'atlerinde otururken, Ettehiyyâtü... den sonra, Allahümme salli alâ... sonra... Bârik alâ... sonuna kadar okunur. Ayağa kalkınca, üçüncü rek’atte, önce Besmele çekmeden, Sübhâneke... okunur, hâlbuki, öğle namazının ilk sünneti “Müekked”dir. Yanî, kuvvetle emrolunmuştur. Sevâbı daha çoktur. Bunda, birinci oturuşta, farzlarda olduğu gibi, yalnız Ettehiyyâtü okunup, sonra üçüncü rek’at için, hemen ayağa kalkılır. Kalkınca, önce Besmele çekip, doğruca Fâtiha okunur.

Birinci rek’at, namaza durunca, diğer rek'atler ayağa kalkınca başlar ve tekrar ayağa kalkıncaya kadar devam eder. Son rek'at ise, selâm verinciye kadar devam eder. İki rek’atten az namaz olmaz. Akşamın farzı ile vitirden başka, her namaz, çift rek’atlidir. İkinci secdeden sonra, çift rek’atlerde oturulur.



NAMAZIN VÂCİBLERİ
Namazın vâcibleri şunlardır:

1- Fâtiha sûresini okumak.

2- Fâtihadan sonra bir sûre veya en az üç kısa âyet okumak.

3- Fâtihayı, sûreden önce okumak.

4- Fâtihadan sonra okunan sûreyi, farzların birinci ve ikinci rek’atlerinde, sünnetlerin her rek’atinde okumak.

5- Secdeleri birbiri ardınca yapmak.

6- Fâtihayı sünnet ve vâcib namazların her rek’atinde bir kere okumak.

7- Üç ve dört rek’atli namazların ikinci rek’atinde oturmak. Son oturuş farzdır.

8- İkinci rek’atte teşehhütten fazla oturmamak.

9- Secdede burnu alnı ile beraber yere koymak.

10- Son rek’atte otururken “Ettehıyyâtü” duâsını okumak.

11- Namazda ta’dîl-i erkâna riâyet etmek.

12- Namazın sonunda, “Esselâmü aleyküm ve rahmetullah” demek.

13- Vitr namazının üçüncü rek’atinin sonunda, kunut duâsı okumak.

14- Bayram namazlarında tekbîr getirmek.

15- İmâmın sabah, Cuma, bayram, terâvih, vitir namazlarında ve akşam ile yatsının ilk iki rek’atinde yüksek sesle okuması.

16- İmâmın ve yalnız kılanın öğle ve ikindi farzlarında ve akşamın üçüncü, yatsının üçüncü ve dördüncü rek’atlerinde sessiz okuması.

Bu vaciblerden birini geciktiren veya unutarak terk eden kimse sehv secdesi yapar.




NAMAZIN SÜNNETLERİ
Namazın sünnetlerinden bazıları şunlardır:

1- Namazda elleri kulağa kaldırmak.

2- El ayasını kıbleye çevirmek.

3- Tekbîr aldıktan sonra, el bağlamak.

4- Sağ eli, sol elinin üzerine koymak.

5- Erkeğin ellerini göbeğinden aşağıya koyması, kadının göğsüne koyması.

6- Tekbîrden sonra (Sübhâneke) okumak.

7- İmâmın ve yalnız kılanın (Eûzü) okuması.

8- Besmele okumak.

9- Rükû’da üç kere (Sübhâne rabbiyel-azîm) demek.

10- Secdede üç kere (Sübhâne rabbiyel-a’lâ) demek.

11- Son oturuşta (Salevât) duâlarını okumak.

12- Selâm verirken iki yanına bakmak.

13- İmâmın, Cum’a ve bayram namazlarından başka, her namazda birinci rek’atte ikinci rek’atte okuyacağının iki misli uzun okuması.

14- Rükû’dan kalkarken imâmın ve yalnız kılanın (Semi’allahü limen hamideh) demesi.

15- Rükû’dan kalkınca (Rabbenâ lekel-hamd) demek.

16- Secdede ayak parmaklarını bükerek uçlarını kıbleye çevirmek.

17- Elleri ve dizleri yere koymak.

18- Topukları, kıyamda birbirinden dört parmak eni kadar uzak, rükû’da, kavmede ve secdede bitişik tutmak.

19- Fâtiha’dan sonra “âmîn” demek.



NAMAZI BOZAN ŞEYLER
Namazı bozan şeyler şunlardır:

1 ­ Konuşmak: Bir kelime de namazı bozar. Bilerek, bilmiyerek, zorla, unutarak söylemek, hep bozar. Başkasının selâmına, sözüne cevap vermek bozar. Kur'ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîfte bulunmıyan duâları okumak, bozar.

2 ­ Boğazından, özürsüz, öksürür gibi ses çıkarmak bozar. Kendiliğinden olursa bozmaz. Okumayı kolaylaştırmak için yaparsa, zararı olmaz.

3 ­ Ah, of, Uf gibi sözler bozar. Sesli ağlamak bozar. Sessiz gözyaşı bozmaz.Hasta, elinde olmıyarak ah, of der ve ağlarsa bozulmaz.

4 ­ Aksırıp Elhamdülillah diyene Yerhamükallah demek bozar.

5 ­ Başkasının sözü ile yerini değiştirmek veya yanına gelene, onun sözü ile yer açmak bozar. Fakat, kendiliğinden hareket ederse yer verirse bozmaz.

6 ­ Az da olsa, unutarak da olsa, dışardan alarak yimek, içmek bozar. Diş arasında kalmış, nohuttan küçük şeyi yutmak bozmaz. Ağzındaki ufak bir şeyi üç kere çiğnemek veya eritip yutmak, namazı bozar.

7 ­ Kur'ân-ı kerîme veya kâğıda bakıp, öğrenerek okumak bozar.

8 ­ Namazdan olmıyan fazla hareketler, namazı bozar. Bir elin hareketi üçten az olursa bozmaz.

9 ­ Bir rükünde, üç kere sübhânallah diyecek kadar avret yeri açılırsa veya derisinde, elbisesinde, namaz kılacak yerde namazı bozacak kadar necâset olursa bozulur.

10 ­ Özürsüz, göğsünü kıbleden çevirince hemen bozar. Yüzünü, başka uzvunu çevirmek bozmaz, mekrûh olur. Elinde olmıyarak çevrilince, bir rükün devam ederse, bozar.

11- Namaz içindeki tekbîrlerde Allahü derken, baştaki hemzeyi uzatırsa namaz bozulur. Namaza dururken uzatırsa, namaza başlaması sahîh olmaz.

12 ­ Tegannî ile okumak, mânâyı bozarsa, namaz bozular. Meselâ Ra'yı uzatarak Râbbenâ lekelhamd, demek bozar.

13 ­ Zellet-ül-kâri Ya'ni yanlış okumak bozar: Bu hatâ harekelerde ve sükûnde olabilir. Harfin yerini değiştirir veya harf ilâve eder, yâhut azaltır. Veyâhut harfi ileri geri alır. Kelimelerde ve cümlelerde olur. Bunun için harfleri usulüne uygun çıkarmak lâzımdır. Aksi taktirde namaz bozulabilir. Meselâ, ehad yerine ehat deyince bozulur.

Düzgün okunmadığında, Kur'ân-ı kerîmin mânâsı değişerek, küfre sebeb olacak mânâların çıktığı haller de çoktur. Meselâ Hallâk kelimesi, ile okunduğunda yaratıcı, Ha ile okunduğunda, berber mânâsına gelmektedir. Bu şekilde okunduğunda, meselâ Yasîn-i şerîfin seksenbirinci âyet-i kerîmesindeki (Onun yarattıkları pek çoktur. O, herşeyi bilir) ifadesi (O berberdir, herşeyi bilicidir) şeklini almaktadır.

Arabîdeki harflerin karşılığı lâtin harflerinde yoktur. Arabide üç tane, S, üç tane Z harfi vardır. Bir kalın Zı, ikinci ince okunan Ze, üçüncüsü Zâl'dır. Bunların üçü ayrı ayrı söylenir. Rükü' tesbîhinde Zı ile (azîm) denir ki, Rabbim büyüktür demektir. Eğer ince Ze ile ya'ni zâl ile (azîm) denilirse, Rabbim benim düşmanımdır mânâsına gelmektedir. Kur'ân-ı kerîmi lâtin harfi ile öğrenip okuyan, bu üç harfi ayıramıyacağı için namazı sahîh, geçerli olmaz.

Bunun için, her müslümanın namaz kılacak kadar sûreleri, duâları, düzgün okumasını bilen birinden mutlaka öğrenmesi lâzımdır. Bunları lâtin harfleri ile düzgün olarak ezberlemek mümkün değildir. Kur'ân-ı kerimi de mutlaka aslından okumaladır. Aslından okunmazsa, sevap kazanalım derken, günâha hattâ küfre girilebilir.



 

NAMAZIN MEKRUHLARI
Mekrûh,
Peygamber efendimizin beğenmediği, hoş görmediği şeyler demektir. Mekrûh olarak kılınan namaz sahîh, ya'nî geçerli olur, fakat o ibâdetin sevâbını azaltır, va'd edilen sevâbın tamamına kavuşulamaz. Namazın mekrûhlarından bazıları şunlardır:

1- Secdeye inerken pantalon paçalarını kaldırmak mekrûhtur.

2- Kolları sığalı olarak ve kısa kollu gömlekle namaza durmak mekrûhtur. Abdest alıp, imâma yetişmek için acele edenin, kolları sığalı kalmış ise, namazda iken yavaş yavaş indirmesi lâzımdır.

3- Abes, ya'nî fâidesiz hareketler. Meselâ elbisesi ile oynamak, mekrûhtur. Namazda faydalı hareketin, meselâ, eli ile, alnındaki teri silmenin zararı olmaz. Pantalon, entâri ete yapışınca, avret mahallinin şekli belli olmasın diye, bunları buradan ayırmak mekrûh olmaz. Kaşınmak abes değil ise de, bir rüknde, eli üç kere kaldırırsa, namazı bozulur.

4- İş elbisesi ile ve büyüklerin yanına çıkamıyacak elbise ile ve fenâ kokulu elbise ve çorap ile kılmak mekrûhtur. Başka elbisesi yoksa, mekrûh olmaz. Parası varsa, alması lâzımdır. Bol pijama ile kılmak mekrûh değildir. Ceketin ve paltonun önünü kapalı veya açık bulundurmak mekrûh değildir.

5- Ağızda, kırâate mâni' olmıyacak birşey bulundurmak mekrûhtur. Mâni' olursa, namaz bozulur.

6- Baş açık, yalın ayak kılmak mekruhtur. Başlığı düşerse, az hareketle örtmek iyi olur. Namazda başı herhangi bir renkte olan takke ile örtmelidir.

7- Namazda, secde yerinden, taşı, toprağı eli ile süpürmek mekrûhtur. Secdeyi güçleştiriyorsa, bir hareket ile, câiz olursa da, namazdan önce temizlemelidir.

8- Câmide, namaz için safa girerken, namaza dururken ve namaz içinde parmakları bükerek çıtırdatmak, iki elin parmaklarını birbiri arasına sokup çıtırdatmak mekrûhtur. Namaza hazırlanmadan önce, zarûret olursa, mekrûh olmaz.

9- Başını, yüzünü etrafa çevirmek mekrûhtur. Gözleri ile etrafa bakmak, tenzîhen mekrûhtur. Göğsü çevirince, namaz bozulur.

10- Secdede, erkeklerin kollarını yere döşemesi mekrûhtur. Kadınlar ise, kollarını yere yaymalıdır.

11- İnsanın yüzüne karşı kılmak mekrûhtur. İnsan uzakta dahî olsa, mekrûh olur. Arada, namaz kılana sırtı dönük biri bulunursa, mekrûh olmaz.

12- Selâma eli ile, başı ile cevap vermek mekrûhtur. Suâle başı ile, eli ile cevap vermesi mekrûh değildir. Meselâ, kaç rek'at kıldınız, diyene parmağı ile cevap vermesi gibi.

13- Namazda ve namaz hâricinde ağzını açarak esnemek mekrûhtur. Alt dudağını dişlerin arasına sıkıştırmalıdır. Kendini tutamazsa, ayakta sağ elin, diğer rüknlerde ve namaz hâricinde sol elin dışı ile, ağzını örtmelidir. Peygamberler esnemezlerdi.

14- Namazda gözleri yummak tenzîhen mekrûhtur. Zihni dağılmasın diye yumarsa, mekrûh olmaz.

15- Öndeki safta boş yer varken, arkasındaki safta durmak ve safta yer yok iken, saf arkasında yalnız durmak mekrûhtur. Safta yer olmayınca, yalnız başına durmayıp, rükü'a kadar, birini bekler. Kimse gelmezse, öndeki safa sıkışır. Öndeki safa sığmazsa, güvendiği birini arkaya, yanına çeker. Güvendiği kimse yoksa, yalnız durur.

16- Üzerinde canlı resmi, insan veya hayvan resmi bulunan elbise ile kılmak tahrîmen mekrûhtur. Cansız resimleri bulunursa, mekrûh olmaz.

Canlı resmi, namaz kılanın başında, önünde, sağ ve sol hizâsında, duvara çizilmiş veya beze, kâğıda yapılarak asılmış veya konmuş ise, mekrûhtur. Resim, namaz kılanın arkasındaki duvarlarda ve tavanda ise, hafîf mekrûhtur. Çocuklara oynamak için alınan bebek namaz kılanın kıble istikametinde değilse namaza zararı olmaz.

Üzerinde Kâ'be, câmi' resmi veya Kur'ân-ı kerîm harfli yazı bulunan seccâdeleri namaz kılmak için yere sermek câiz değildir. Bunlara hürmetsizlik olur.

17- Bir kimsenin yüzüne karşı ve yüksek sesle konuşanların sırtına karşı namaz kılmak mekrûhtur.

18- Açık başına sarık sarıp, tepesi açık olarak kılmak, tahrîmen mekrûhtur. Maske, eldiven ve alnın yere değmesine mâni' olan gözlük takarak kılmamalıdır. Zarûret olmadan bu şekilde namaz kılmamalıdır.

19- Özürsüz, boğazından balgam çıkarmak, öksürür gibi yapmak mekrûhtur.

20- Amel-i kalîl, ya'nî bir eli, bir veya iki kere hareket ettirmek mekrûhtur.

21- Namazın sünnetlerinden birini terk etmek mekrûhtur. Namazda müekked sünneti terk, tahrîmen mekrûh olur. Müekked olmıyan sünneti terk, tenzîhen mekrûh olur.

22- Kalbi meşgûl eden, huşû'u gideren şeyler yanında, meselâ süslü şeyler karşısında, oyun ve çalgı âletlerinin bulunduğu yerde ve arzû ettiği yemek karşısında özürsüz kılmak mekrûhtur. Ayakkabılarını arkada bırakarak kılmak mekrûhtur.

23- Farz kılarken özürsüz, sağlam kimsenin duvara, direğe dayanması mekrûhtur.

24- Kırâeti, rükü'a eğildikte tamamlamak mekrûhtur. Secdelere ve rükü'a, imâmdan önce başını koymak ve kaldırmak, ta'dil-i erkânı terk etmek, mekrûhtur.

25- Kabre karşı kılmak mekrûhtur. Vehhâbîler, buna şirk diyorlar.

26- Teşehhüdlerde, sünnete uygun oturmamak, tenzîhen mekrûhtur. Özrü varsa, mekrûh olmaz.

27- İkinci rek'atte, birinci okuduğu âyeti tekrâr okumak, tenzîhen mekrûhtur. Ondan evvelki bir âyeti okumak tahrîmen mekrûhtur. Unutarak okursa, mekrûh olmazlar. İkinci rek'atte birinciden üç âyet uzun okumak mekrûhtur.

28- Farzdan sonra son sünnete hemen kalkmamak, konuşmak mekrûhtur.

29- Başı bir tarafa eğmek, tekbîr alırken veya teşehhüdde otururken parmakları açık veya kapalı tutmak mekruhtur. Buralarda parmaklar kendi hâlinde bırakılır. Fakat secdede kapalı, rüküda ise açık tutulur.

30- Namazda, vücudunun ağırlığını bir ayağı üzerine vermek, imâm açıktan okurken sübhaneke okumak. Kıyâmda, ayakta ayağının birini kaldırmak. Namaz kılanın önünden geçmek veya önünden geçilebilecek bir yerde durmak da mekruhtur.

31- Küçük ve büyük abdesti sıkıştırırken ve yel zorlarken namaza durmak mekrûhtur.

 

 

“Affetmek, zaferin zekâtıdır.”
Hz. Muhammed

“İman, aklın çalışmasının ürünüdür.”
Ahmed Hulûsi

“Kişi anasından iki kere doğmadıkça, Göklerin Melekûtuna ulaşamaz.”
Hz. İsa
“Sevgin nefrete dönüşmesin, sana ancak yük olur.”
A.F.Y

“Besmele çektikten sonra, Fatihayı hiç ara vermeden tek nefeste okumaya gayret et.”
Muhiddin Arabi

“Vücudun, ilmi ilahide, ilimden ibaret olduğunu müşahade, vahdet-i şuhud’dur.”
Ahmed Hulûsi

“Musibetin sevabına talip olmaklığın, musibeti çekmekte iken de varsa, zahidsin.”
Hz.Muhammed

“Yaşam kabullenmektir.”
A.F.Y

“Mollanın namazında Hakk’ın ne Celali vardır, ne de Cemali. Mollanın ezanı bize seher vaktini bile bildirmez.”
Muhammed İkbal

“Marifetin zekâtı, marifeti oluşturmaktır.”
A.F.Y

“Acı, akıllı adamların hocasıdır.”
Byron

“Bela insanın diline bağlıdır. Bir kimse bir şeyi ‘yapmam’ dedi mi, şeytan her işini bırakıp onu yaptırana kadar uğraşır.”
Hz.Muhammed

“Algılanan varlığın, Hakkın vücudu olduğunu müşahade, vahdet-i vücud’dur.”
Ahmed Hulûsi

“Her evin kapısı vardır. Kabirin ki ayak tarafındandır.”
Hz.Muhammed

“Ahmak konumuna düşmemek için yorum yapmayın.”
A.F.Y

“Tasavvuf, Allah ile olan muamelenin saflığıdır. Bunun aslı da dünyadan yüz çevirmedir.”
Cüneyd-i Bağdadi

“Kadın insansı ile insan arasında köprüdür.”
A.F.Y

“Zehirle pişmiş aşı, kim yemeye gelir.”
Yunus Emre

“İman iki eşit parçadır. Yarısı sabır,yarısı şükürdür.”
Hz.Muhammed

“İlim yapmak, amelden hayırlıdır. Dinin kıvamı da verağdadır (arkada). Alim ilmi az da olsa, ilmi ile amel edendir.”
Hz. Muhammed

“Yöneldiğin mahallin her boyutta senin perdelerini kaldırabilecek vasıfta olması gerekir.”
A.F.Y

“Mümin yumuşaktır. O kadar ki onu yumuşaklığından dolayı ahmak zannedersin.”
Hz. Muhammed

“Sadece insanın günahları affedebilme gücü vardır.”
A.F.Y

“Pırıl pırıl gökkuşağını görmek için önce yağmuru yaşamak gerekir.”
Fransız Atasözü

“Sevgi insansıda bedenselliği, insanda kemalâtı oluşturur.”
A.F.Y

“Adaletsizlik eden, adaletsizliğe uğrayandan daha mutsuzdur.”
Demokritos

“İsimlerin batıni manasını bilmek, zahirini yaşama anl!!!!! gelmez.”
A.F.Y

“Yeterli insan sükut eder, yetersiz olan ispata çalışır.”
A.F.Y

“Zekanın peşinde koşmayın aptallığı yakalarsınız.”
Montesquieu

“Mümin her ahlak üzere ahlaklanır. Fakat onda yalanla ihanet bulunmaz.”
Hz. Muhammed

“İspat, izafi varlığın bir göstergesidir.”
A.F.Y

“Tasavvuf, Hakk’ın, seni senden öldürmesi ve seni kendisiyle diriltmesidir.”
Cüne
yd-i Bağdadi

“Tartışma, algılamaya mani olan beşeri bir duygudur.”
A.F.Y

“Bir kimseyi inada kapılmış çekişmeci ve kendi görüşünü beğenmiş görürsen bil ki, onun ziyanı tamamdır.”
Hz. Muhammed

“Cennetin ahmakla dolu oluşu, vehmin nur boyutunda kalkmadığının delilidir.”
A.F.Y

“Yolları ayrı olanlar, birbirine danışmazlar.”
Conficius

islam alimlerinden hikmetli mesajlar

“Huşu namaza, haşyet ilme aittir.”
A.F.Y

“Hiçbir yiğidin kaza ve kader okuna karşı kalkanı yoktur.”
Hafız

“Kişiye, kendisine parmakla işaret edilmesi, şer cihetinden kafidir.”
Hz.Muhammed

“Allah’ın dışında kimseye borç verme.”
A.F.Y

“İnsanlara akılları ölçüsünde söz söyleyiniz.”
Hz. Muhammed

“Vehimle kazanan, vehimle kaybeder.”
A.F.Y

“Kadınlar, sevmedikleri adama hiç acımazlar.”
Alexandre Dumas Fils

“Seni sigaya çeken bir molla kasım gelir.”
Yunus Emre

“Vicdan sahibi kısık seslidir.”
A.F.Y

“Tasavvuf, bila-alaka (hiçbir bağ olmadan) tamamiyle Allah ile olmandır.”
Cüneyd-i Bağdadi

“Kullanmayı düşünen, kullanılacağını unutmasın.”
A.F.Y

“Nereye gittiğini bilen kişiye yol vermek için dünya bir yana çekilir.”
David Starr Jordan

“Tepe tepe kullanan, ancak beşeri seyirde olandır.”
A.F.Y

“Ey birader, sen ancak bir düşünceden ve fikirden ibaretsin. Üst tarafın kemik ve A’sab sinir ve adalât (kas) ve elyaftan (insan ve hayvanda adaleleri meydana getiren ince lifler) ibarettir.”
Mevlâna

“Yokluk, varlığın aynasıdır.”
A.F.Y

“Nazar ve nefes az kaldı kaderi geçecekti. Nefes ve nazardan Allah’a sığının.”
Hz.Muhammed

“Kim olduğun öyle bir haykırıyor ki; ne dediğini duyamıyorum.”
Ralph Waldo Emerson

“Sakın kendisine verdiğin kıymeti sana vermeyenle arkadaş olma.”
Hz. Muhammed

“Öğüt olarak ölüm yeter. Gam çekmeye kabir yeter.”
Hızır

“Alim, ilim ve amelin yeri cennettedir. Alim, ilmi ile amel etmezse, ilim ve amel cennette, alim ise cehennemde olur.”
Hz. Muhammed

“Ulema, Allah’ın kulları üzerinde peygamberlerin eminleridir. Siz onlardan çekinin ve onlara taarruz etmeyin. Onlar hükümet erkanı ile ihtilal etmedikçe ve dünyaya karışmadıkça.”
Hz.Muhammed

“Teşbih yönü olmayan tevhid görüşü, tanrısallığa uzanan bir yoldur.”
A.F.Y

“Ben, İnsanoğlunun geride bıraktığı devirler içinden çağlar boyu seçile seçile geldim ve içinde bulunduğum çağda ortaya çıkarıldım.”
Hz.Muhammed

“Bir kavme su dağıtan,onların hepsinden sonra su içeçektir.”
Hz.Muhammed

“Çileyi bilerek çekmek daha faziletlidir. İbadeti bilerek yapma da….”
A.F.Y

“Allah bazen dilediği halde emretmiş, bazende emrettiği halde dilememiştir. İblis’e, Adem’e secde etmesini emrettiği halde, secdenin yapılmasını irade etmemişti. Eğer İblis’in secde etmesini isteseydi, İblis secde ederdi. Adem’in malum ağaçtan yemesini yasaklamıştı ama iradesi ağaçtan yemesi yönünde idi. Eğer ağaçtan yenilmesini istemeseydi Adem yemeyecekti.”
Caferi Sadık

“Kur’an yedi nuans üzere indirildi. Onun hiçbir harfi yoktur ki, bir hiç zahir, bir de batın mana taşınmasın. Ebu Talip’in oğlu Ali’de bu zahir ve batına ait ilim mevcuttur.”
Hz. Muhammed

“Bir insanda görülen ameller ve takvadan başka, bir de onun cevher gibi güzel olan gizli amel ve takvası vardır. Bakış gücü olmayanların nazarları, görünen amellerdir. Halbuki biz onlara bakmıyoruz. Biz insanın içine, içindeki sırra bakıyoruz…”
Şeyh Hariri

“Ameller niyetlere göre değer kazanır.”
Hz. Muhammed

“Her kişinin iki resülü vardır. Biri zahir, diğeri batın. Zahir dildir, Batın gönüldür. Dil Muhammed’e, gönül Cebrail’e benzer.”
Hacı Bektaş Veli

“Bilginler, Nebilerin varisleridir.”
Hz. Muhammed

“İnsanların en hayırlıları, ahmak, aptal diye adlandırılmadıkça kıyamet kopmaz.”
Hz. Muhammed

“Kıyamet günü herkes birbirinden davacı olur. Hatta tokuşan koyunlar bile..”
Hz. Muhammed

“Öğrenmek, zaten bildiğini fark etmektir. Yapmak, onu bildiğini göstermektir.”
Richard Bach

“Kabe-i Şerif yıkılarak taşları denize atıldığı vakit, işte o zamanda korkunç alametler olur.”
Hz. Muhammed

“Vecdin ilimde erimesi, ilmin vecd içinde kaybolmasından yeğdir.”
Cüneyd-i Bağdadi

“Afetleri en iyi bilen, afetlere düçar olandır.”
Cüneyd-i Bağdadi

“Şu göğsümde saklı duran birçok ilim var. Ah! Onları taşıtacak erler bulabilsem.”
Hz. Ali

“İstesem sırf fatiha suresinin tefsiriyle yetmiş beygiri yüklerim.”
Hz. Ali

“Ne sazdan, ne sözden, ne evladdan, ne de güzel yüzden zevk aldım, Sazı severim, aşkımı söylerse; sözü severim, yine onu söylerse, manayı söylemeyen güzeli ne yapayım?. Su içmek isteyen bir kimse için boş kadeh ne işe yarar?. Fakat kadeh temiz, berrak ve latif olursa elbette suyun zevkini arttırır.”
Kenan Rifai

“Senin Allah’a erişmen mümkün değildir. Zira daha beşer makamı dahi senin için örtülüdür.” (Molla için söylenen söz)
Muhammed İkbal

“Sen insana ulaşmadan Allah’ı nasıl arıyorsun?.”
Muhammed İkbal

“Allahım! İnsanlar seni verdiğin nimetler yüzünden severler; bense seni verdiğin belalar yüzünden severim.”
Hallac-ı Mansur

“Deniz, kendi dalgasından daha eski değildir.”
Hızır (a.s)

“Ben ve Hallac aynı şey idik. Ne var ki o sır’rı açığa vurdu ben sakladım.”
Şibli

“Nokta, tüm çizgilerin esasıdır.”
Hallac-ı Mansur

“İyi bilin ki vallahi ey Medine ahalisi! Sizler, muhakkak kıyamet gününden 40 gün kadar önce burasını terk edeceksiniz.”
Hz. Muhammed

“Muhakkak ki kulak, göz, kalp, bunların her biri kendi fiillerinden mesul tutulacaklardır.”
Hz. Muhammed

“Rüyalar ,gecelerin akvaryumudur.”
Victor Hugo

“Kıyamet ile ben işte şu iki parmak gibi yakın olarak ba’s olundum.”
Hz.Muhammed

“Beşeriyet tanrısallığa uzanan bir yoldur. İbadetinin ne olduğunu söylemeye gerek var mı?.”
A.F.Y


“Kim bir kardeşini, bir günah sebebi ile ayıplarsa, o günahı işlemedikçe o kimse ölmez.”
Hz.Muhammed

“Bir iş yapmak istediğin zaman, Allah sana o işten kurtuluş gösterinceye kadar, yahut Allah sana bir çıkış kapısı yaratıncaya kadar yavaş ve temkinli davran.”
Hz.Muhammed

“Dünyada en iyi kadın, anasından doğmayandır.”
Firdevsi

“Cehennem kızarıncaya kadar 1000 yıl yakıldı. Sonra beyazlaşıncaya kadar yine 1000 yıl yakıldı. Sonra kararıncaya kadar 1000 yıl daha yakıldı. Şimdi o, zifiri karanlık gece gibi, kapkaranlıktır.”
Hz. Muhammed

“Dikkat edin, sizden biri kardeşinin verdiği hediyeyi reddetmesin. Eğer bir şey de bulursa, ona mukabelede bulunsun. Nefsin yed-i kudretinde olana yemin ederim ki, bana bir (koyun) kolunun ucu hediye edilse kabul ederim. Ve eğer bir kol için davet edilsem ona icabet ederim.”
Hz. Muhammed

“Melaike, çanı olan kervana arkadaş olmaz.”
Hz. Muhammed

“Allah! Size haram ettiği şeyde şifa halketmedi”
Hz. Muhammed

 ”Adem’in Allah indinde bir mevkii vardır ki, ona ibadetle erişilmez. O mevkiye erişinceye kadar, Allah ona hoşuna gitmeyen şeyleri verir.”
Hz. Muhammed

“İyilik yap ehli olana da, olmayana da, ehline isabet ederse yerini bulur. Etmez ise ehli sen olursun.”
Hz. Muhammed

“Zamanı gelmiş bir fikrin karşısına dikilme gücüne hiçbir ordu sahip değildir.”
V.Hugo

“Cenabı Hakk’ın kaza ve kaderinden sonra, ümmetinin ekserisinin ölümleri gözdendir.”
Hz. Muhammed

“Yüzünü güneşe çeviren insan gölge görmez.”

 

 

SUSMA ! OKU HAFIZ

Susma !Oku Hafız

Bilelim evrensel YAZGIMIZI.

Ya-Sin…

 

 

 

 

Yüreğin titriyor.

Bu aşkı taşımaya gücün yeter.

 

Batan şeyleri sevme sakın Adın:İBRAHİM

Bak Nemrud’un kartalları yüreğimin peşinde.

 

 

 

 

Asiye’yim Asi’ye  zulüm  odalarında,

İmrü’l Kays’ın kadınları utandırıyor beni.

Bir miraç gecesi Muhammed’e A.s  tutunmak isterim.

 

Zulmün karanlığından sıyrılmak isterim.

Bugün daha bir düşünceliyim.

 

 

 

 

Bugün daha bir yalnız.

Bir şeyler söyle susma!

Bir şeyler oku Hafız!

Kabil’in Habil’e attığı taşı anlat.

Yakub’un Yusuf için döktüğü yaşı anlat.

Musa’nın asasını, melikenin tahtını,

Tufan günü yaşanan, o pürtelâşı anlat.

Er-Rahman…

Her an,

Tükeniyorum Hafız!

Buram buram toprak kokuyor odam.

Ölüme hazır mıyım?

Bilemiyorum, yalnız…

Bir şey var yüreğimi gün be gün kundaklayan.

Kaçıp kaybolmakla kalıp susmak arasında

Kıstırıldım şuracıkta, bütün gençliğim talan.

 

Fişlenmişim bir vakit namazı sonrasında.

 

 

 

 

Her yanım sobelenmiş çağdaşlar tarafından.

 

Bıraktı mı beni ahhh! Bırakmaz bildiğim gerçek.

 

 

 

 

Eyyub’un sabrı nerde kurtlar beni bitirecek.

Nerde benim cennet aşkım; cehennem korkum heyhaaaat!

Korku ümit arasında nasıl yaşanırdı hayat?

Oku hafız! Bileyim evrensel yazgımızı.

Oku ki bir Meryem zuhur etsin kalbimde.

Şuara sussun… İkiye bölünsün ay…

Ve büyük göç başlasın medeniyet şehrine.

Ha-Mim…

Bilirim…

Dinim dinlerin garibi.

Sımsıkı sarılmak gerek Allah’ın ipine.

Gözyaşıyla abdestini tazeleyen derviş gibi,

Uyandım ve kulak verdim biricik sahibime.

Mürteci olduğumun kapı gibi belgesi

Secdeye varmış dizlerimin üzerindeki nasır

Budur…

Budur, koskoca devletimin kaygısı.

Bu kafa hangi kafa; bu asır hangi asır.

Bilimin adamları, bir apolet umuduyla

İyiliğimi istiyorlar.

Vermem, vermeyeceğim!

Çoğaldıkça zayıflıyor putların gürültüsü,

Çiğnetir miyim tanklara kalbimdeki Kudüs’ü…

Gökyüzü kimlerin malıdır artık böyle!

Süleyman Nebi mührü bak kimlerin elinde.

Dalkavuk aydınlarım, olabildiğince pişkin.

Mehdilerim kayıp, cemaatlerim şaşkın.

Haykır Hafız! Kudursun, kinlerinden yoldaşlar.

Benim başım olamaz, bu denli kokmuş başlar.

Yunus’u sahillere taşıyan Yunus kadar

Gözü tok bir hamalım ben. Sadık ve itaatkâr.

Elif-Lam-Mim…

Duyabilseydim,

Davud’un sesinde yayılan sırrı,

Belki daha iyi anlardım filozoftan

İlahi söze sadık babayı ve oğulu.

Mesken tutardım kendime Zekeriya’nın

Cennet bahçesi diye sığındığı kovuğu.

Öylece durma Hafız! Çağır ebabilleri,

Ruhumu çiğnemeden Ebrehe’nin filleri

Zeytin dalını kargalar, baykuşlara uzattı

Beni de örümceğin sadakati kuşattı.




-EN GÜZEL ÖRNEK HZ.MUHAMMED ALEYHİSSELAM-

En güzel ÖRNEK Hz. Muhammed (S.A.V)

 

Her işe besmeleyle başlardı. “BESMELE ile başlamayan işin hayrı ve bereketi kesiktir.” buyurmuştur.

Herkese selam verirdi “Allah katında insanların en değerlisi karşılaştıklarında önce selam vermek için harekete geçendir.” buyurmuştur

Boş sözlerden kaçınırdı. “Malayani şeyleri terk etmesi bir kişinin müslümanlığının güzel olmasındandır. ” buyurmuştur.

Evine selam vererek girerdi.Çocuklarla şakalaşırdı.

Bir evin kapısını en fazla 3 kez çalardı.

İsteyeni reddetmezdi. “Bana infak etmem ve yoksulluktan korkmamam emredildi. ” buyurmuştur.

Karnı acıkmadan yemezdi. “Karnınız iyice acıkmadan yemeğe oturmayın; tam doymadan da kalkın. ” buyurmuştur.

Elbisesini sağdan giyerdi.Alışverişte sağ elini kullanırdı.Ölmüş kişileri hayırla yad ederdi.Yemeğin sonunda şükrederdi.

İnsanlara hediye verir ve hediyelerini kabul ederdi.

İnsanların en güler yüzlüsü idi.

İnsanlara latife (şaka) yapardı.Ondan asla kaba bir söz duyulmamıştı.

Temizliğe çok önem verirdi.

İşçinin emeğinin karşılığını hemen verirdi. ” İşçinin ücretini alnının teri kurumadan veriniz.” buyurmuştur.

Esnaflara dürüst olmayı tavsiye ederdi.

Komşu ilişkilerinde çok hassastı.

Evleneceklere yardım ederdi. Evlenenleride tebrik ederdi.

Adalet sahibi idi ,Hz. Ömer (RA) adaleti ONDAN öğrenmişti.Karşısında titreyen bir adama, ” Korkma ! Ben kral değilim Kureyş’ten kuru ekmek yiyen kadının oğluyum.” diye teselli etmişti.

Hayvanlara iyi bakılmasını ister aşırı yük yüklemeyi yasaklardı.

İyilikleri asla unutmazdı, ayıpları da yüze vurmazdı.

Aksi bilinmedikçe hüsnüzan yapardı. ” Başkası hakkında bana kötü bilgi getirmeyin; ben yanınıza hakkınızda iyi düşünerek serin bir kalple gelmek isterim.” buyurarak hüsnüzannın esas olduğunu belirtmişti.

ALLAH RASÜLÜ’NÜN hayatında istikrar önemli bir yer tutar. ” İbadetlerin en hayırlısı azda olsa devamlı olanıdır.” buyurmuştu.

Hasta ziyaretini ihmal etmezdi.Cenaze namazlarına katılırdı.Irkçılık yapanları sevmezdi.

Hep hayrı tavsiye ederdi.

Yemekten önce ve sonra ellerini yıkardı.

Her konuda güvenilir bir insandı. ” Dürüst ve güvenilir tüccar kıyamette peygamberler, sıddıklar ve şehitlerle beraber olarak diriltilecektir buyumuştur.

Ashabının hal ve hatrını sorardı, çok nazikti kimseyi rahatsız etmezdi.Herkese iltifat ederdi.

Dişlerin bakımına önem verirdi

” İşkenceye hiçbir mazeret olamaz.” derdi. Allah Rasülü savaş halinde dahi kadın ve çocukların öldürülmesine hatta ölünün cesedine dahi eziyeti yasaklamıştı.

Allah Rasülü, yatmadan önce avuçlarını biribirine birleştirir, İHLAS, FELAK, NAS surelerini okur, sonra da başından başlayarak mübarek vücudunu mesh ederdi.

Ashabıyla tokalaştığında karşısındaki elini çekmedikçe, kendisi çekmezdi.

Hapşırdığında eliyle ağzını kapatırdı.

Sohbetleri insanları usandıracak kadar uzun değildi.

O Efendiler Efendisi Alemlere Rahmetti.

Güller onunla anlam buldu kainat onunla güldü onunla hüzünlendi.

O ALEMLERE RAHMET,

EN GÜZEL ÖRNEK HZ. MUHAMMED MUSTAFA ALEYHİSSELAM İDİ.

ALLAHUMME SALLİ ALA SEYYİDNİNA VE NEBİYYİNA  MUHAMMED


 

» Hayat yokuşunu tırmanırken, karşılaştığınız insanlara iyi davranın çünkü inişte yine onlarla karşılaşacaksınız!!!

» Seni unutmayı düşündüm bu gece. Bir sigaranın üstüne adını yazdim. Sigara bittiğinde unutacaktım seni. Duman duman atacaktım,seni içimden. Rüzgar savuracaktı, kullerini fakat…Seni unutmayı düşünürken. Nerden bilebilirdim ki. Seni her nefeste içime çektiğimi!

» Sevmeden sevilmeden bu hayat yasanmazki,kalplerdeki heyecan sebepsiz baslamazki, sen olmassa,yanimda avutamam kendimi,dört kitaba dil olsam anlatamam derdimi…

» Rüzgarın Kemanını Çaldığı Ve Damlaların Pencereye Vurduğu Soğuk Bir Gecede, Yatağına Uzanıp Hayalini Kurduğun Tüm Güzellikler Senin Olsun Sevgilim..

» Ben sensiz geçen günlerime yanarken, belki sen bensizliğe sevineceksin.. Ama şunu unutmaki birtanem; birgün sen de SEVECEKSİN.

» Sevgide fedakarlık yolunu bulamayanları asla gönül kapınızdan içeri sokmayın.

» Bir sıcak yüz aradım şu tenha sokaklarda sanki herkes yabancı herkes darılmış bana.ne derdimi soran var ne tanıdık bir çehre.ne tarafa uzansam ellerim boş kalıyor,mutlu olan kimseler hüznümü arttırıyor.

» Zamansız yağan yağmur bulutu gibi gelip oturacağım gözbebeklerine ağlayacaksın,bir burukluk duyacaksın vefasız yüreğinde beni unutmayacaksın,bir kabus gibi uykularını böleceğim gece yarısı,nasıl ben senı unutmadıysam sende beni unutamayacaksın.

» Karanlıkta ışıksız kalırsan eğer beni düşün, O zaman ne karanlık korkutur seni ne de zalim soğuk üşütür. Sevginin sıcak elleri ellerindedir !!

» Seni sevmek güzel şey, ümitli şey, dünyanın en güzel sesinden, en güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey,ama artık ben şarkı dinlemek değil,şarkı söylemek istiyorum.

» Seni Sevdiğimi Düşündükçe Ölmeyi Diliyorum Tanrıdan… Her Seferinde Kalbim Başka Bir İsyan Çıkarıyor… Elimde Olsa Kalbimi Yerinden Söker Ayaklarımla Çiğnerdim… Ama Elimde Değil Ne Seni Sevmemek Nede Kalbimi Söküp Çiğneye Bilmek… Yapabildiğim Tek Şey Seni Sevebilmek..


Ne olurdu, seninle tatlılaşsaydım; yaşayış zaten acı.
Ne olurdu, sen razı olsaydın benden de, herkes kızsaydı bana.
Ne olurdu, seninle aram düzgün olsaydı da, bütün alemlerle aram açılsaydı, dünya yıkılıp yansaydı.
Sen beni sevdikten sonra malın mülkün değeri mi olur? Zaten toprak üstünde ne varsa hepsi de toprak olacaktır.
Alem O’nunla kaimdir ve O’nsuz olan hiçbir şey yoktur. O’nun rızası, rahmeti, bereketi ve tecellisi olmayan hiçbir şeyin değeri yoktur.

haya sıyrılmış inmiş:
öyle yüzsüzlük ki her yerde...
ne çirkin yüzler örtermiş
meğer o incecik perde!
vefa yok ahde hürmet hiç,
emanet lafz-ı bi-medlul;
yalan raiç hıyanet multezemher yerde,
hak meçhul.
ne tüyler ürperir,
Ya Rab,
ne korkunç inkılab olmuş!
ne din kalmış,
ne iman,
din harab,
iman turab olmuş.




haya sıyrılmış inmiş:
öyle yüzsüzlük ki her yerde...
ne çirkin yüzler örtermiş

meğer o incecik perde!

vefa yok ahde hürmet hiç,
emanet lafz-ı bi-medlul;
yalan raiç hıyanet multezemher yerde,
hak meçhul.
ne tüyler ürperir,
Ya Rab,
ne korkunç inkılab olmuş!
ne din kalmış,
ne iman,
din harab,
iman turab olmuş.




LEYLA LEYLA Diyen dilin MEVLA demedikçe Vuslata eremezsin; ınsanı kıble edinen ey sen! Hakka tapmadıkça Menzile eremezsin..


Bir kadının bir oğlu vardı, oğlundan başka kimsesi de yoktu. Bütün günlerini onunla geçirir, varı - yoğu oğluna en ufak bir zarar gelmesini, istemezdi. Kadının bu oğlu bir gün tutturdu, illa da hacca gideceğim diyor başka birşey demiyordu.

Annesi ağlamaya başladı. Çünkü oğlunun yanından ayrılmasına tahammül edemeyeceği gibi o gittiği takdirde yapayalnız kalacak ve kimsesizlikten belki de perişan olacaktı.

— Oğlum, Mekke dediğin şurası değil ki, ne zaman gidip - geleceksin. Sen gittikten sonra ben ne yapacağım, etme eyleme, diye yalvardıysa da, oğlu kararında ısrar etti ve hacca gitmek üzere yola çıktı ama, ananın da yüreği yanık kaldı.

Yalnız kalan anne üzgün bir kalple şöyle dua etti:

— Ya Rabbi, oğlumun ayrılığına dayanamayacağım... Söz dinletemedim, onu bir ikaz et de geri dönsün.

Oğul ananın bu yakarışlarından habersiz olarak yoluna devam ediyordu. Bir gece bir şehirde konaklamak için kalmaya karar verip kapısı açık olan bir mescide girdi. O şehirde de azgın bir hırsız evlere dadanmış ne bulursa çalıyor, fakat hırsızı bir türlü yakalıyamıyorlardı. O gece gene hırsız bir yere girip mal çalmış ve kaçmıştı. Hırsızı takip etmeye başladılar, hırsız kaçıyor takipçiler onu kovalıyorlardı. Derken hırsızın izini kaybettiler. Takipçiler buraya girmiş olabilir diye camiye daldılar. Baktılar ki orada bir adam var. Olsa olsa budur diyerek adamı yaka - paça reisin huzuruna çıkardılar. Çünkü her gün hırsızlık vuku bulduğu halde bir türlü yakalıyamıyorlardı. Bu sefer tamam dediler, bu şehri kasıp kavuran hırsız budur. Hırsızın gözünün oyulmasına karar verdi mahkeme. Gözlerini oyup bir merkep üzerine sardılar ve gündüz halkın en kalabalık olduğu bir zamanda şehirde gezdirmeye başladılar. Hırsızı (yani anasının sözünü dinlemeyen ve hırsız zanniyle yakalanan o genci) gezdiren tellâl şehir halkına teşhir ediyor ve:

— Ey ahali işte sizin canınızı yakan, malınızı çalan hırsız nihayet yakalanmıştır; bundan sonra rahat edeceksiniz, diye bağırdıkça, genç, tellâla şöyle bağırmasını rica ediyordu:

— Ey ahali işte anasının sözünü dinlemeyip de illa ben hacca gideceğim diye yola çıkanın hali budur, diye bağır diyordu ama derdini ta baştan kimseye anlatamamıştı ki tellâla anlatsındı.

Bütün şehri dolaştırdıktan sonra genci şehrin dışında bir yol kenarına attılar. Oradan geçenler genci memleketine getirdiler, evini bulmasını temin ettiler.

Genç adamcağız kendi evlerinin kapısına gelince; «bu!» diye seslendi. Tabii ki aradan hayli zaman geçtiği için saçı sakalı uzamış, üstü-başı yırtılmıştı. Kapıyı açan yaşlı kadın, oğlunu tanıyamadı. Bilmiyordu ki kapıya dilenci halinde gelen arkasından, «Ya Rabbi oğlumu azarla da geri dönsün» diye yalvardığı kendi oğluydu.

— Sapa-sağlam adamsın... Dileneceğine çalışıp da kazansana! dedi. Genç:

— Çalışamam, gözlerim kör, deyince, yaşlı kadın:

— Ne oldu gözlerine? diye sordu. Genç:

— Ne_ olacak, annemin hatırını kırdım, sözünü dinlemedim. Allah da benim gözlerimi aldı, diye cevap verince, kadın anladı karşısındakinin oğlu olduğunu, başladı hüngür hüngür ağlamaya...

— Ya Allah'ım! Duam ağır olmuş, ben onun gözlerinin kör olması için dua etmemiştim, diye Allah'a yalvarmaya başladı. Kadına gelen ilâhî bir ses:

— Onun suçuna karşılık biz sadece gözlerini kör ettik, aslında anaya asî olanın cezası daha ağırdır. O buna şükretsin, diyordu.

Kadının oğlu dönüp gelmişti ama gözleri kör olduğundan hiç bir iş yapamıyordu. Kadın çok dua etti Allah'a... Allah'ın iyi bir kulu imiş ki, duası kabul olunarak gencin gözlerini Cenab-ı Allah iade etti
CEHENNEM BEKÇİSİ: cehennem bekçisi ayağa kalkar ve sorguya başlar:bu ne yapmış:ÇALMIŞ.bu neyapmış ÖLDÜRMÜŞ. atın bunları ateşe-peki ya bu? SEVMİŞ hemde COK SEVMİŞ affedin onu o zaten yanacağı kadar yanmış........... Seni sevmekten öteye gidemedi şu hayatım. Yanlız seni düşledi hayalim. Belki sensizlikti beni korkutan ve yaralı gönlüme bir türlü söz geçiremedimsendin kalbime sessizce giren o vefasız seni sevmek ölümmüş meğer şimdiyse hiç bişey olmamış gibi gidiyorsun benden sanma yıkılırım derinden yok bizde merhamet terk edip gidene ( raSlaNtı_seN)Her düşündüğünü söyleme, ama her söyleyeceğin şeyi düşün, olmayacak düşüncelerini de yapmaya kalkma. Candan ol, ama sırnaşık olma. Deneyip dost edindiklerini bağrına bas, ilk tanıştığın her kişi ile el sıkışıp dost olma. Kavgaya girmekten sakın, ama girdikten sonra da sıkı dayan ki, karşındakinin gözü korksun. Her konuşanı dinle, ama az konuş. Herkesin fikrini öğren, fakat kendi fikrin sana kalsın. Ne kimseden borç al, ne kimseye borç ver. Çünkü borç veren çok kere parasından olur, borç alan da tutum alışkanlığını kaybeder.
muhteşem anlamlı sözler
Shakespeare



-İyi düşün, pişman olacağın şeyi yapma; ama yaptığın işten de asla pişman olma. Anonim



-İnsan ne için yaşıyorsa, onun büyüklüğü ve değeri kadar yükselir. Anonim



-Sabırlı insan, herhangi bir musibet (bela) geldiğinde ilk andan itibaren feveran etmeyen kimseye denir. İlk anda isyan eden, ama daha sonra aklı selim ile olayı kabullenen kimse ise sabırlı değil, mütehammil insandır. Abdulaziz Bekkine Hz.



-Basit kadınlar güzel olmayı, zeki olmaya tercih ederler. Çünkü basit erkeklerde zekayı anlayacak kafadan ziyade, güzelliği görecek göz vardır. İngiliz Atasözü



-Evlenmeden önce gözlerinizi dört açın. Evlendikten sonra yarı yarıya kapatabilirsiniz.

Benjamin Franklin



-Ceketinin düğmelerinden biri eksik olan erkek için yapacak iki şey vardır: Evlenmek veya boşanmak. Kirk Douglas



-Eğer haksızlık önünde eğilirsen, hakkınla beraber şerefini de kaybedersin. Hz. Ali



-Eğer insanlar yalnızca anladıkları konular hakkında konuşacak olsalardı, çevredeki sessizlik dayanılmaz bir hal alırdı. M. Lerner



-Sadece hiç bir iş yapmayan insanlar hata işlemez. Teodore Roosewelt



-Kendinizi idare ederken kafanızı, başkalarını idare ederken kalbinizi kullanın. İngiliz Atasözü



-Kıymetli olan şey, lazım olduğu zaman insanın eline geçendir. Çin atasözü



-Başa gelen felaketten başkalarını sorumlu tutmak, cahillik işaretidir. Epiktetos



-İmkansızlık, sadece aptalların sözlüğünde bulunan bir kelimedir. Napolyon



-Söylenmesi gereken şeyi, söylenmesi gereken kişiye ve sadece gerektiği zaman söylemelidir.

Andre Maurois



-Bir kişi ne kadar cesur olursa olsun, iki kişi daha cesurdur. Anonim



-Sizden daha az mesut olan birine asla saadetinizden bahsetmeyin. Pisagor



-Zenginliğe açılan kapı küçüktür. Oraya girebilmek için eğilmek gerekir. Anonim



-İnsan huzuru kendi içinde bulamazsa, boşuna etrafta aramasın. Çin Atasözü



-Kabiliyetli bir insanın arkasında, daima kabiliyetli başka insanlar vardır. Çin Atasözü



-Zamanında davranmasını bilmedikten sonra, koşmanın hiçbir faydası yoktur. La Fontaine



-Bitkinin güzelliği, tohumun iyiliğinden gelir. Sadi



-Bir yere girmeden önce, oradan nasıl çıkacağınızı düşünün. Sadi



-Yüzüne karşı övülmek, ancak ahmakların hoşuna gider. Sadi



-Cesur insan, imanı çok olan insandır. Çiçero



-Sabır göstermek, zafere ulaşmanın ilk şartıdır. Campbell



-Ey dostlarım! Unutmayın ki dünyada dost yoktur. Aristo



-Ya sus, ya da sükuttan daha kıymetli bir şey söyle. Pethagorus



Dini Sözler Dini Mesajlar

"Affetmek, zaferin zekâtıdır."
Hz. Muhammed

"İman, aklın çalışmasının ürünüdür."
Ahmed Hulûsi

"Kişi anasından iki kere doğmadıkça, Göklerin Melekûtuna ulaşamaz."
Hz. İsa

"Sevgin nefrete dönüşmesin, sana ancak yük olur."
A.F.Y

"Besmele çektikten sonra, Fatihayı hiç ara vermeden tek nefeste okumaya gayret et."
Muhiddin Arabi

"Vücudun, ilmi ilahide, ilimden ibaret olduğunu müşahade, vahdet-i şuhud’dur."
Ahmed Hulûsi

"Musibetin sevabına talip olmaklığın, musibeti çekmekte iken de varsa, zahidsin."
Hz.Muhammed

"Yaşam kabullenmektir."
A.F.Y

"Mollanın namazında Hakk’ın ne Celali vardır, ne de Cemali. Mollanın ezanı bize seher vaktini bile bildirmez."
Muhammed İkbal

"Marifetin zekâtı, marifeti oluşturmaktır."
A.F.Y

"Acı, akıllı adamların hocasıdır."
Byron

"Bela insanın diline bağlıdır. Bir kimse bir şeyi ‘yapmam’ dedi mi, şeytan her işini bırakıp onu yaptırana kadar uğraşır."
Hz.Muhammed

"Algılanan varlığın, Hakkın vücudu olduğunu müşahade, vahdet-i vücud’dur."
Ahmed Hulûsi

"Her evin kapısı vardır. Kabirin ki ayak tarafındandır."
Hz.Muhammed

"Ahmak konumuna düşmemek için yorum yapmayın."
A.F.Y

"Tasavvuf, Allah ile olan muamelenin saflığıdır. Bunun aslı da dünyadan yüz çevirmedir."
Cüneyd-i Bağdadi

"Kadın insansı ile insan arasında köprüdür."
A.F.Y

"Zehirle pişmiş aşı, kim yemeye gelir."
Yunus Emre

"İman iki eşit parçadır. Yarısı sabır,yarısı şükürdür."
Hz.Muhammed

"İlim yapmak, amelden hayırlıdır. Dinin kıvamı da verağdadır (arkada). Alim ilmi az da olsa, ilmi ile amel edendir."
Hz. Muhammed

"Yöneldiğin mahallin her boyutta senin perdelerini kaldırabilecek vasıfta olması gerekir."
A.F.Y

"Mümin yumuşaktır. O kadar ki onu yumuşaklığından dolayı ahmak zannedersin."
Hz. Muhammed

"Sadece insanın günahları affedebilme gücü vardır."
A.F.Y

"Pırıl pırıl gökkuşağını görmek için önce yağmuru yaşamak gerekir."
Fransız Atasözü

"Sevgi insansıda bedenselliği, insanda kemalâtı oluşturur."
A.F.Y

"Adaletsizlik eden, adaletsizliğe uğrayandan daha mutsuzdur."
Demokritos

"İsimlerin batıni manasını bilmek, zahirini yaşama anl!!!!! gelmez."
A.F.Y

"Yeterli insan sükut eder, yetersiz olan ispata çalışır."
A.F.Y

"Zekanın peşinde koşmayın aptallığı yakalarsınız."
Montesquieu

"Mümin her ahlak üzere ahlaklanır. Fakat onda yalanla ihanet bulunmaz."
Hz. Muhammed

"İspat, izafi varlığın bir göstergesidir."
A.F.Y

"Tasavvuf, Hakk’ın, seni senden öldürmesi ve seni kendisiyle diriltmesidir."
Cüneyd-i Bağdadi

"Tartışma, algılamaya mani olan beşeri bir duygudur."
A.F.Y

"Bir kimseyi inada kapılmış çekişmeci ve kendi görüşünü beğenmiş görürsen bil ki, onun ziyanı tamamdır."
Hz. Muhammed

"Cennetin ahmakla dolu oluşu, vehmin nur boyutunda kalkmadığının delilidir."
A.F.Y

"Yolları ayrı olanlar, birbirine danışmazlar."
Conficius

"Huşu namaza, haşyet ilme aittir."
A.F.Y

"Hiçbir yiğidin kaza ve kader okuna karşı kalkanı yoktur."
Hafız

"Kişiye, kendisine parmakla işaret edilmesi, şer cihetinden kafidir."
Hz.Muhammed

"Allah’ın dışında kimseye borç verme."
A.F.Y

"İnsanlara akılları ölçüsünde söz söyleyiniz."
Hz. Muhammed

"Vehimle kazanan, vehimle kaybeder."
A.F.Y

"Kadınlar, sevmedikleri adama hiç acımazlar."
Alexandre Dumas Fils

"Seni sigaya çeken bir molla kasım gelir."
Yunus Emre

"Vicdan sahibi kısık seslidir."
A.F.Y

"Tasavvuf, bila-alaka (hiçbir bağ olmadan) tamamiyle Allah ile olmandır."
Cüneyd-i Bağdadi

"Kullanmayı düşünen, kullanılacağını unutmasın."
A.F.Y

"Nereye gittiğini bilen kişiye yol vermek için dünya bir yana çekilir."
David Starr Jordan

"Tepe tepe kullanan, ancak beşeri seyirde olandır."
A.F.Y

"Ey birader, sen ancak bir düşünceden ve fikirden ibaretsin. Üst tarafın kemik ve A’sab sinir ve adalât (kas) ve elyaftan (insan ve hayvanda adaleleri meydana getiren ince lifler) ibarettir."
Mevlâna

"Yokluk, varlığın aynasıdır."
A.F.Y

"Nazar ve nefes az kaldı kaderi geçecekti. Nefes ve nazardan Allah’a sığının."
Hz.Muhammed

"Kim olduğun öyle bir haykırıyor ki; ne dediğini duyamıyorum."
Ralph Waldo Emerson

"Sakın kendisine verdiğin kıymeti sana vermeyenle arkadaş olma."
Hz. Muhammed

"Öğüt olarak ölüm yeter. Gam çekmeye kabir yeter."
Hızır

"Alim, ilim ve amelin yeri cennettedir. Alim, ilmi ile amel etmezse, ilim ve amel cennette, alim ise cehennemde olur."
Hz. Muhammed

"Ulema, Allah’ın kulları üzerinde peygamberlerin eminleridir. Siz onlardan çekinin ve onlara taarruz etmeyin. Onlar hükümet erkanı ile ihtilal etmedikçe ve dünyaya karışmadıkça."
Hz.Muhammed

"Teşbih yönü olmayan tevhid görüşü, tanrısallığa uzanan bir yoldur."
A.F.Y

"Ben, İnsanoğlunun geride bıraktığı devirler içinden çağlar boyu seçile seçile geldim ve içinde bulunduğum çağda ortaya çıkarıldım."
Hz.Muhammed

"Bir kavme su dağıtan,onların hepsinden sonra su içeçektir."
Hz.Muhammed

"Çileyi bilerek çekmek daha faziletlidir. İbadeti bilerek yapma da...."
A.F.Y

"Allah bazen dilediği halde emretmiş, bazende emrettiği halde dilememiştir. İblis'e, Adem'e secde etmesini emrettiği halde, secdenin yapılmasını irade etmemişti. Eğer İblis'in secde etmesini isteseydi, İblis secde ederdi. Adem'in malum ağaçtan yemesini yasaklamıştı ama iradesi ağaçtan yemesi yönünde idi. Eğer ağaçtan yenilmesini istemeseydi Adem yemeyecekti."
Caferi Sadık

"Oyun bitince, şah da piyon da aynı kutuya konur"
İtalyan Atasözü

"Kur’an yedi nuans üzere indirildi. Onun hiçbir harfi yoktur ki, bir hiç zahir, bir de batın mana taşınmasın. Ebu Talip’in oğlu Ali’de bu zahir ve batına ait ilim mevcuttur."
Hz. Muhammed

"Bir insanda görülen ameller ve takvadan başka, bir de onun cevher gibi güzel olan gizli amel ve takvası vardır. Bakış gücü olmayanların nazarları, görünen amellerdir. Halbuki biz onlara bakmıyoruz. Biz insanın içine, içindeki sırra bakıyoruz..."
Şeyh Hariri

"Ameller niyetlere göre değer kazanır."
Hz. Muhammed

"Her kişinin iki resülü vardır. Biri zahir, diğeri batın. Zahir dildir, Batın gönüldür. Dil Muhammed’e, gönül Cebrail’e benzer."
Hacı Bektaş Veli

"Bilginler, Nebilerin varisleridir."
Hz. Muhammed

"İnsanların en hayırlıları, ahmak, aptal diye adlandırılmadıkça kıyamet kopmaz."
Hz. Muhammed

"Kıyamet günü herkes birbirinden davacı olur. Hatta tokuşan koyunlar bile.."
Hz. Muhammed

"Öğrenmek, zaten bildiğini fark etmektir. Yapmak, onu bildiğini göstermektir."
Richard Bach

"Kabe-i Şerif yıkılarak taşları denize atıldığı vakit, işte o zamanda korkunç alametler olur."
Hz. Muhammed

"Vecdin ilimde erimesi, ilmin vecd içinde kaybolmasından yeğdir."
Cüneyd-i Bağdadi

"Afetleri en iyi bilen, afetlere düçar olandır."
Cüneyd-i Bağdadi

"Şu göğsümde saklı duran birçok ilim var. Ah! Onları taşıtacak erler bulabilsem."
Hz. Ali

"İstesem sırf fatiha suresinin tefsiriyle yetmiş beygiri yüklerim."
Hz. Ali

"Ne sazdan, ne sözden, ne evladdan, ne de güzel yüzden zevk aldım, Sazı severim, aşkımı söylerse; sözü severim, yine onu söylerse, manayı söylemeyen güzeli ne yapayım?. Su içmek isteyen bir kimse için boş kadeh ne işe yarar?. Fakat kadeh temiz, berrak ve latif olursa elbette suyun zevkini arttırır."
Kenan Rifai

"Senin Allah’a erişmen mümkün değildir. Zira daha beşer makamı dahi senin için örtülüdür." (Molla için söylenen söz)
Muhammed İkbal

"Sen insana ulaşmadan Allah’ı nasıl arıyorsun?."
Muhammed İkbal

"Allahım! İnsanlar seni verdiğin nimetler yüzünden severler; bense seni verdiğin belalar yüzünden severim."
Hallac-ı Mansur

"Deniz, kendi dalgasından daha eski değildir."
Hızır (a.s)

"Ben ve Hallac aynı şey idik. Ne var ki o sır’rı açığa vurdu ben sakladım."
Şibli

"Nokta, tüm çizgilerin esasıdır."
Hallac-ı Mansur

"İyi bilin ki vallahi ey Medine ahalisi! Sizler, muhakkak kıyamet gününden 40 gün kadar önce burasını terk edeceksiniz."
Hz. Muhammed

"Muhakkak ki kulak, göz, kalp, bunların her biri kendi fiillerinden mesul tutulacaklardır."
Hz. Muhammed

"Rüyalar ,gecelerin akvaryumudur."
Victor Hugo

"Kıyamet ile ben işte şu iki parmak gibi yakın olarak ba’s olundum."
Hz.Muhammed

"Beşeriyet tanrısallığa uzanan bir yoldur. İbadetinin ne olduğunu söylemeye gerek var mı?."
A.F.Y
"Kim bir kardeşini, bir günah sebebi ile ayıplarsa, o günahı işlemedikçe o kimse ölmez."
Hz.Muhammed

"Bir iş yapmak istediğin zaman, Allah sana o işten kurtuluş gösterinceye kadar, yahut Allah sana bir çıkış kapısı yaratıncaya kadar yavaş ve temkinli davran."
Hz.Muhammed

"Dünyada en iyi kadın, anasından doğmayandır."
Firdevsi

"Cehennem kızarıncaya kadar 1000 yıl yakıldı. Sonra beyazlaşıncaya kadar yine 1000 yıl yakıldı. Sonra kararıncaya kadar 1000 yıl daha yakıldı. Şimdi o, zifiri karanlık gece gibi, kapkaranlıktır."
Hz. Muhammed

"Dikkat edin, sizden biri kardeşinin verdiği hediyeyi reddetmesin. Eğer bir şey de bulursa, ona mukabelede bulunsun. Nefsin yed-i kudretinde olana yemin ederim ki, bana bir (koyun) kolunun ucu hediye edilse kabul ederim. Ve eğer bir kol için davet edilsem ona icabet ederim."
Hz. Muhammed

"Melaike, çanı olan kervana arkadaş olmaz."
Hz. Muhammed

"Allah! Size haram ettiği şeyde şifa halketmedi"
Hz. Muhammed

"Adem’in Allah indinde bir mevkii vardır ki, ona ibadetle erişilmez. O mevkiye erişinceye kadar, Allah ona hoşuna gitmeyen şeyleri verir."
Hz. Muhammed

"İyilik yap ehli olana da, olmayana da, ehline isabet ederse yerini bulur. Etmez ise ehli sen olursun."
Hz. Muhammed

"Zamanı gelmiş bir fikrin karşısına dikilme gücüne hiçbir ordu sahip değildir."
V.Hugo

"Cenabı Hakk’ın kaza ve kaderinden sonra, ümmetinin ekserisinin ölümleri gözdendir."
Hz. Muhammed

"Yüzünü güneşe çeviren insan gölge görmez."



ŞİMAL GÜNEY SUS GÖNLÜM HER SUSUŞUN BİR CEVAP OLSUN HER SUSUŞUN SABRIN OLSUN..._____________@@__@_@@@
_____________@__@@_____@
____________@@_@__@_____@
___________@@@_____@@___@@@@@
__________@@@@______@@_@____@@
_________@@@@_______@@______@_@
_________@@@@_______@_______@
_________@@@@@_____@_______@
__________@@@@@____@______@
___________@@@@@@@______@
__@@@_________@@@@@_@
@@@@@@@________@@
_@@@@@@@_______@
__@@@@@@_______@@
___@@_____@_____@
____@______@____@_____@_@@
_______@@@@_@__@@_@_@@@@@
_____@@@@@@_@_@@__@@@@@@@
____@@@@@@@__@@______@@@@@
____@@@@@_____@_________@@@
____@@_________@__________@
_____@_________@
_______________@
____________@_@
_____________@@_@
______________@@____________




Mevlana ' nın Anlamlı Sözleri
Mevlana ' nın Anlamlı Sözleri

Mevlana ' nın Anlamlı Sözleri

Mevlana ' nın Anlamlı Sözleri

 

 
Standart Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler

celenin meyvesi yanlışlıktır.
Bakımlıyız.Com - Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler
Aç kalmak alçalmaktan hayırlıdır.

Açık kalpli mert düşman içinden pazarlıklı dosttan iyidir.

Adalet için en büyük talihsizlik devleti idare edenlerin zalimliğidir.

Adalet halkın dirliği ve düzeni idarecilerin ise süsü ve güzelliğidir.

Adalet ve eşitliği gözetmek siyasetlerin en iyisidir.

Adil ol kudretin sürekli olsun.

Adilane davranış siyasetlerin (yönetimlerin) en iyisidir.

Affetmekten utanmayın. Cezalandırmakta acele etmeyin.

Ahmak her lafın başında yemin eder.

Akıl gurbette yakın bulmaktır; ahmaklık vatanda gurbete düşmektir.

Akıl gibi mal iyi huy gibi dost edep gibi miras ilim gibi şeref olmaz.

Akıl gibi zenginlik cehalet gibi yoksulluk yoktur. Edebe uymak bir kazanç danışmak bir güçtür.

Akıllı bir insan fakir olabilir fakat o hiç kimsenin sadakasına muhtaç değildir.

Akıllı kişi tecrübelerden ibret alan kimsedir.

Akıllı olan kemal cahil olan mal ister.

Akıllı düşmanınsa bile danış bilgisiz dostun fikrini geç.

Akıllı insanların en mutlusudur.

Akıllının dili kalbindedir ahmağın dili ise ağzındadır.

Akıllının tahmini cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur.

Akıllı insanlar az konuşur. Çok söyleyenler yalnız ahmaktırlar.

Akil kişi kemal talep eder.

Akraba düşmanlığı akrep sokmasından beterdir.

Alçak gönüllülük en büyük şereftir.

Alçak gönüllülük ilmin meyvesidir.

Aleyhine kesin delil olmayan kişiyi mazur tutun; o kişi benim.

Alışkanlık insana musallat olur ve onu kontrolu altına alır.

Alışkanlık insanın ikinci tabiatı gibidir.

Aptallığın en büyüğü medh ve zemde ifrada kaçmaktır.

Arkadaşın hayırlısı sana doğru yolda iyi delil olandır.

Asıl yetimler anadan ve babadan yoksun olanlar değil akıldan yoksun olanlardır.

Aşağılık insanlarla yakınlaşmaktan kaçın onlar ki yapmacık sevgilerini gösterip içlerinde kötülüğü saklarlar. Onları hoşnut tuttuğun sürece sana sevgi duyarlar verili olmaktan geri kalırsan sana zehirlerini akıtırlar.

Ayıbın en büyüğü ona benzer bir ayıp sende de varken başkasını ayıplamandır.

Aynı anadan babadan doğanlar senin miras kardeşlerin; uzak yerlerden gelen huyu suyu sana benzeyenler ise senin öz kardeşlerin sayılırlar.

Az ibadet edip çok çalışmak çok ibadet edip az çalışmaktan üstündür.

Az yemek yemek sağlıktır.

Azarlamada aşırılık inat ateşini alevlendirir.

Azgınlığın sonu ya rezil veyahut yok olmaktır.

Azim ve sebat insanların en büyük yardımcısıdır.

Azla yetinen kimse zengindir.

*********************************




Babana riayet edersen sen de oğlundan hürmet ve riayet bekleyebilirsin.

Babana saygılı ol ki oğlun da sana saygılı olsun.

Babanın çocuğu için bıraktığı en iyi miras onu güzel edeple yetiştirmesidir.

Bağışlamak büyüklüğün şanındandır.

Başa kakmak suretiyle iyiliğini boşa giderme.

Başkalarını ıslah etmek istiyorsan önce kendini ıslah etmelisin. Kendin fasid olduğun halde başkalarını ıslah etmeye kalkışman en büyük ayıplardandır.

Başkalarının felaketinden hisse kapanlar geçmiş musibetlerden ders alanlar cidden bahtiyar insanlardır.

Başkalarının iyi hareketlerini takdire çalışınız. Derhal dostlarınızın çoğaldığını göreceksiniz.

Başkasında gördüğün fena bir huyu hemen nefsinde ara ve ondan kaçın.

Beceremeyeceğin bir iş için söz verme.

Benim üç türlü dostum vardır: benim dostlarım dostlarımın dostları ve düşmanlarımın düşmanı.

Bırak bu içindeki ikiliği atıl ateşe sönmeye yüz tutsa da onu alevlendir.

Bildiği halde susmak bilmediği halde konuşmak kadar çirkindir.

Bilge insan çalışmasına bilgisiz de boş hayallerine güvenir.

Bilgi gibi hazine olamaz.

Bilgi tükenmeyen bir hazinedir; akıl eskimeyen yıpranmayan bir elbisedir.

Bilgin bir söz ehli olamıyorsan hiç olmazsa dikkatli bir dinleyici ol.

Bilgin kişinin rütbesi rütbelerin en üstünüdür.

Bilgin ölü olsa bile diridir. Cahil ise diri olsa bile ölüdür.

Bilgin ölse de yaşar; cahil ise yaşarken de ölüdür.

Bilginlerin toplantısı mutluluk getirir.

Bilgisiz kişiyi bir işte bir düşüncede ya pek ileri gitmiş görürsün ya da pek geri kalmış.

Bilgiyi ehil olmayana veren o bilgiye zulmetmiştir.

Bilgiyle dirilenler ölmez.

Bilmediğiniz sözü söylemeyin; çünkü gerçeğin çoğu inkar ettiğiniz şeylerdir.

Bilmediğin şey hakkında konuşmayı ve üzerine düşmediği halde söz söylemeyi terk et.

Bin defa mazlum olsan da bir defa zalim olma.

Bin kere mazlum olmak bir kere zalim olmaktan iyidir.

Bin kapıdan yüz bin kaleden içeri girebilirsin de küçücük bir gönülden içeri giremezsin.

Bir devletin başı sahip olduğu iktidardan; bilgin ilimden; iyiliksever yaptığı iyiliklerden; ihtiyar da yaşından ötürü saygı görür.

Bir devletin çökmesi şu dört sebebe bakar: Esas prensiplerinden ayrılma ikinci planda olan şeylere önem verme aşağılık kimselerin ön safa geçmesi ve erdemli kişilerin arka plana atılması.

Bir gerçeği savunurken ona önce kendimiz inanmalıyız; sonra da başkalarını inandırmaya çalışmalıyız.

Bir insana başkaları yanında verilen öğüt; öğüt değil hakarettir.

Bir insanda güzel bir huy varsa o huya benzer başka huylarını da bekleyin.

Bir işi yapmadan önce tedbir almak insanı pişmanlıktan kurtarır.

Bir sanat eserini yıkmak cinayetlerin en büyüğüdür.

Bir hata işlediğiniz vakit onu itiraftan çekinmeyiniz. Eğer böyle yaparsanız o hatayı görmüş olanların aleyhinize verecekleri hükmün önüne geçersiniz.

Birisini övmede aşırı gitmeyin ve abartmayın.

Bir kişiyi layığından fazla övmek riyadır dalkavukluktur; layığından az övmek ise ya dilsizlikten ileri gelir ya hasetten.

Birinin aleyhinde söylenen sözü dinleyen o sözü söyleyen gibidir.

Birisinin suçunu bağışladıktan sonra pişman olma; cezalandırdığın zaman da sevinme.

Borçların çokluğu doğru adamı yalancı şerefli adamı da yemininden dönek yapar.

Boş vakitlerini okumakla değerlendiren kimse fikir rahatlığını kaybetmez.

Bütün insanlar Allah'ın kuludur. Lakin hiçbir kimse diğer bir kimsenin kulu değildir.

Büyük günahların kefareti zulme düşenlere yardım etmek acze düşenleri ferahlandırmaktır.

Büyüklere karşı saygılı olun ki çocuklar da size karşı saygılı olsunlar.

*********************************




Cahil dosttan ziyade akıllı düşmana güven.

Cahil ile sakın latife etme. Dili zehirli olduğundan gönlünü yaralar.

Cahil ne kendi eksiğini görür ne de öğütlere kulak asar.

Cahilden uzak kalmak akıllıya yaklaşmakla eşittir.

Cahiller çoğalınca bilginler garip olurlar.

Can gözü kör olunca gözle görmenin bir yararı yoktur.

Cehaleti ilimle geri çevirin.

Cehalet ve gaflet alimin kalbinde olmaz. Fakat alimler zengin cahillerin karşısında ancak ilim sayesinde yükselirler.

Cimri zengin cömert yoksuldan daha yoksuldur.

Cimri her zaman aşağılıktır kıskanç olan her zaman işkencededir.

Cimrinin dostu bulunmaz.

Cömertlik alışkanlıkların en üstünüdür.

Cömertlik istemeden önce vermektir; istendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür.

*********************************



Çalışan kötülük düşünemez çalışmayan da kötülükten kurtulamaz.

Çalışmak kadar dinlenmeyi de görev bil ihmal etme. Sağlığınıza eza etmeyin sağlığın bozulması kolay; elde etmek ise zordur.

Çocuk açısından hiçbir süt anne sütünden iyi değildir.

Çocuklara sevgi ve büyüklere saygı gösteriniz.

Çocuklara söz verdiğinizde kesinlikle sözünüzde durunuz.

Çocuğun kalbi hiç ekilmemiş bir tarla gibidir. Ona ne verilirse kabul eder.

Çocuğunuzun yedi yıl oyun oynamasına müsade ediniz ve yedi yıl ona yaşam edebini ögretiniz.

Çoğu insan medhedilip övüldüğü için gurura kapılır.

Çoğu sözler hamleden daha serttir.

Çok akıllı insanlar başkalarının hatalarından öğrenirler ve hata yapmazlar; akıllı insanlar hata yapar ve ders çıkararak bir daha yapmazlar; ahmak insanlar da sürekli hata yapar gene de ders çıkarmazlar.

Çok kimseler varisleri kavga etsinler diye mal toplamaya çalışırlar.

Çok şakacı insanı ciddiye almazlar.

Çok yaşayanın ömrü dostlarına ağlamakla geçecektir.

*********************************



Dert ve gam ihtiyarlığın yarışıdır.

Dil aklın tercümanıdır.

Dil insanın terazisidir.

Dil yırtıcıdır; yuları bırakıldı mı salar parçalar.

Dili tatlı olanın arkadaşı çok olur.

Dilini sövüp saymaya alıştırma. Tatlı dilli ol. Kötü söz alışkanlığı insanı soysuz yapar.

Dilini küfre alıştırma. Tatlı dilli ol. Yoksa önüne gelene havlayan köpeklere dönersin. Halkı zorla kendinden nefret ettirirsin.

Dilsiz ol yalancı olma.

Dilinizi daima iyi kullanınız. O sizi saadete götürdüğü gibi felakete de götürebilir.

Dindarlığın en üstünü dindarlığı gizlemektir.

Dinle öğrenirsin. Sus esen kalırsın.

Doğru dürüst ve nazik kişileri seçin ve çıkar ummadan ve korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.

Doğru her zaman yüce yalancı her zaman aşağı ve cücedir.

Doğru söz söyleyenin delili kuvvetli olur.

Doğruluk en iyi yol bilgi en iyi kılavuzdur.

Doğruluk hakkın dilidir.

Dost sen yokken dostluk şartını yerine getiren kimsedir.

Dost kardeşini üç halde korumadıkça tam dost olamaz: düşkünlüğünde kendisi bulunmadığı vakit ölümünden sonra.

Dostun olmayışı bir çeşit gariplik ve yalnızlıktır.

Dostları yitirmek gurbete düşmektir.

Dostlarıma dost olanları çok severim ve onların kıymetlerini de dostlukların dereceleriyle ölçerim.

Dostların çoğalsın diye çırpınma. Onları bir gün ihmal etmeye kalkarsan çabucak düşmanın olurlar. Dostlar ateş gibidir. Pek çoğalırlarsa yakarlar.

Dostlarının kötüsü seni iyi gününde arayıp sıkıntılı zamanında yüz üstü bırakandır.

Dostluk en yakın akrabalıktır.

Dostluk elde edilmiş akrabalıktır.

Dostlukta aşırı gitme kimbilir belki o dostun bir gün düşmanın olur düşmanlıkta da aşırı gitme kimbilir belki o düşmanın bir gün dostun olur.

Dostunu ihtiyatla sev olabilir ki bir gün sana düşman olur; düşmanınla da ihtiyata riayet ederek düşmanlıkta bulun olabilir ki bir gün sana dost kesilir.

Dostunun düşmanını kendine dost seçme.

Dünya geçici gölgedir.

Dünyanın en değerli hazinesi öğüttür ama ondan ucuzu da yoktur.

Dünyayı yutsa yoksul kalacak biri vardır: Aç gözlü.

Düşene sevinme zamanın sana ne sakladığını bilemezsin.

Düşmanı kovalamayınız onlardan yaralananların yarasını sarınız esirlerini tedavi ediniz.

Düşmanlık kalbi meşgul eder.

Düşünce akılların cilasıdır.

Düşünce ve prensiplerini kendi hayatlarında da uygulayan kimselerin bilgi ışıklarıyla aydınlanınız.

Düşünün sonra konuşun; yanılmalardan kurtulacaksınız.

*********************************




Edep aklın suretidir.

Edep en iyi mirastır.

Edep had tanımaktır.

Edep insanın kemalidir.

Edep insan için güzel elbise menzilesindedir.

Edepsiz olan kimsenin ayıpları çok olur.

Eğer ararsak kendimize kolayca düşman bulabiliriz ama ne kadar ararsak dost bulmak kolay değil.

Eğer bilgiyi hak edene vermezseniz o kişiye zulmetmiş olursunuz; hak etmeyene verirseniz bilgiye zulmetmiş olursunuz.

Eğer bir seyahata çıkarsanız gittiğiniz yerlerin adetlerine uymaya çalışınız.

Eğer sırlarınızı birbirinize açarsanız artık onu gizleyemezsiniz.

Eğer hayırlı bir iş görmek istersen bugünün işini yarına koyma. Çünkü yarına kadar ne olacağı belli değildir. Fena bir işe başlayacağın zaman da acele etme. Belki hayırlı bir düşünce sana o fenalıktan gelecek olan tehlikeye mani olur.

Eğer talihin açık ise kusurların kapalı kalır.

Eğlence ve zevke kapılan akıldan kaybeder.

Elbiseleriniz eski de olsa kalpleriniz yeni ve temiz olsun.

El işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır hayat kalitesini artırır.

Emanetin en feyizlisi ahde vefadır.

Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin.

En ahmak insan kendini herkesten akıllı sanandır.

En akıllı insan öğütleri dinlemekten vazgeçmeyen insandır.

En büyük yardım en çabuk yapılan yardımdır.

En büyük zenginlik akıl en şiddetli yoksulluk ahmaklıktır.

En faydalı bilgi uygulanabilendir.

En güzel ahlak tevazu yumuşaklık ve tatlı dilde bulunur.

En güzel edep kendinden başlamandır.

En kötü dost seni saksaklayıp eksiklerini örtendir.

En kötü şey insanın kendisini beğenmesidir.

En kuvvetli kişi kendi nefsine galip olan kişidir.

En talihsiz memleket insanlarının her türlü güvenlikten yoksun yaşadıkları memlekettir.

En yakını yitiren en uzağı yardımcı olarak bulamaz.

En yakışıklı elbise erdem elbisesidir.

Erdemin başı ilimdir.

Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin fakat ihtikar karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin.

Evlatlarınızı yaşayacakları zamana göre terbiye ediniz.

Ey ademoğlu ihtiyacından fazla kazandığın şeyi başkası için biriktirmedesin.

Ey insanlar! Bilgi edindiğiniz zaman hidayete ermeniz için bilginize uyunuz. Çünkü ilminin tersine hareket eden alim cehaletten ayrılmaz yolunu kayıp etmiş cahile benzer.

Ey karamsar; bilmelisin ki bu devranın değişmeyen tek bir kanunu vardır; o da değişmektir.

Eziyet etme eziyete engel ol. Diline sahip ol can feda olsun sana yardımcı olan dost arkadaşlığına.

*********************************




Fasık ve günahkar kimselerle arkadaş olmaktan kaçın çünkü kötülük kötülüğe kavuşur.

Faziletlerin başı ilimdir.

Fazilet sahibinin kıymetini ancak fazilet sahibi bilir.

Fazla yemek ve yemek üstüne yemekten kaçının. Zira fazla yiyen kimse fazla hasta olur.

Fırsat karınca yürüyüşü ile gelir yıldırım hızı ile gider.

Fırsat yaz bulutu gibi gelip geçer elinize geçtiğinde faydalanmasını bilin.

Fikir çatışmalarından hakikat çıkar.

Fikir sahibi her şeyden ibret alır.

*********************************



Garip dostu olmayan kimsedir.

Gazap ve öfkeden kaçınınız. Çünkü onun başlangıcı delilik ve sonu ise pişmanlıktır.

Gece ile gündüz seni işlerler. Onları sen işle. Onlar her gün senden bir şey koparıyor sen de onlardan bir şey koparmaya bak.

Geçimini mertçe kazanmaya çalış. Nefsini alçaklıktan koru ki fakir olsan bile şerefli kalasın.

Gençlik günlerini düşünmek hasrettir.

Gerçek bilgin bildiklerinin bilmedikleri yanında daha az olduğunu anlayandır.

Gerçek dost sıkıntı zamanında imdada yetişendir.

Gerçek dostlar çok vücutlu tek kalpli varlıklardır.

Gerçek karşısında öfkelenmek ayıptır.

Gerçekle savaşan elbette alt olur gider.

Gerçekleri söylemekten korkmayınız.

Gereksiz şeylerin peşinden koşan gerekli şeyleri kaçırır.

Gözleri kör olan birisine doğanın ne kadar güzel olduğunu anlatamazsınız.

Güleryüz göstermek cömertlik yerine geçer.

Güleryüz dostluk yaratır.

Günah işlememek tövbe etmekten daha iyidir.

Günaha alt olarak üstünlük bulan üstünlük elde etmemiştir şerle üst olan alt olmuştur.

Günahın en kötüsü hafife alınan günahtır.

Güzel bir siyaset iktidarı sürekli kılar.

Güzel huy bir ganimettir.

*********************************



Haddini bilen kimse hakaret görmez.

Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin. Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın.

Halkın güvenini kazanın ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırın.

Hakiki dost sıkıntılı zamanlarda senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan sana yardım edenlerdir.

Haksız kazanç ve ahlaksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyiniz.

Haksızlık önünde eğilmeyiniz. Çünkü haksızlıkla beraber şerefinizi de kaybedersiniz.

Haksızlıklara isyan etmeyenler onlardan gelecek her musibete katlanmalıdır.

Halk için en büyük felaket düşünce ve bilim adamlarının düşük ahlaklı kimseler oluşudur.

Halka hürmet edenler hürmete mazhar; halkı tahrik edenler hakarete layık olurlar. Halka saygınlık veren kişi saygın tutulmuştur. Halkı küçümseyenlerse saygı görmemişlerdir.

Halkın önderi olmak isteyen biri önce kendisini ıslah etmeli daha sonra başkalarını ıslah etmeye başlamalı ve söz ile diğerlerine edep öğretmeden önce güzel davranışı ile onlara edep öğretmelidir.

Hayat kötülüklerle insan arasında perdedir.

Hayatın karşına çıkardığı müşkül hadiselere sabır ve tahammül et. Onları hiç kimseden bilme ve hiç kimseye karşı kalbinde bir adavet besleme; hiç kimseye hiddet ve şiddet gösterme. Bu suretle hareket edersen en büyük müşkülleri bile yenersin ve sen de "insan-ı kamil" mertebesine erersin.

Hayrı yapan hayırdan da hayırlıdır; şer isteyense şerden de kötüdür.

Herhangi bir işte acele etme hataya düşersin.

Her huyun en iyisini kendin için seç.

Herkesin değeri onun himmeti kadardır.

Her kim bana bir harf öğretse ben ona kul köle olurum.

Her kişinin değeri yaptığı güzel işiyle ölçülür.

Herkes için tatlı ya da acı bir son vardır.

Herşey akla muhtaçtır akıl da eğitime.

Herşeye ibretle bakın ve gördüklerinizden ibret alın.

Herşeyin bir belası vardır ve iyiliğin belası da kötü arkadaştır.

Herşeyin en iyisi en yeni olanıdır; ama dostların en iyisi en eskileridir.

Herşeyin sonunu uzun uzun düşünen ve bir türlü karar veremeyenlerden
şecaat ve cesaret namına hiçbir şey beklenemez.

Hırs seni kul etmesin Allah seni hür yarattı.

Hırs ve tamah yorgunluk ve meşakkatin anahtarıdır.

Hızlı yükselenlere imreniliyor. Oysa en hızlı yükselenler toz duman saman ve tüydür.

Hiçbir süs edep kadar güzel değildir.

Hiçbir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyiniz.

Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmayınız. O hatayı işleyene hatasını başka birini misal göstererek anlatınız.

Hiçbir işte lüzumundan fazla aceleci olma. Dikkatli davranış sahibi olanlar kendilerini bir çıkmaza girmekten muhafaza etmiş olurlar.

Hikmet sahibi kişilerin sözleri doğruysa -tır yanlışsa hastalıktır.

Hoş geçinmek aklın yarısıdır.

Huzur ve barışçıllığı arkadaş edinmişe yakınlaş arkadaşlığından mutlu olmadığın kişiden uzak ol.

[Resim: laillahaillaallah01kr5.jpg]
 

 
Standart Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler

celenin meyvesi yanlışlıktır.
Bakımlıyız.Com - Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler
Aç kalmak alçalmaktan hayırlıdır.

Açık kalpli mert düşman içinden pazarlıklı dosttan iyidir.

Adalet için en büyük talihsizlik devleti idare edenlerin zalimliğidir.

Adalet halkın dirliği ve düzeni idarecilerin ise süsü ve güzelliğidir.

Adalet ve eşitliği gözetmek siyasetlerin en iyisidir.

Adil ol kudretin sürekli olsun.

Adilane davranış siyasetlerin (yönetimlerin) en iyisidir.

Affetmekten utanmayın. Cezalandırmakta acele etmeyin.

Ahmak her lafın başında yemin eder.

Akıl gurbette yakın bulmaktır; ahmaklık vatanda gurbete düşmektir.

Akıl gibi mal iyi huy gibi dost edep gibi miras ilim gibi şeref olmaz.

Akıl gibi zenginlik cehalet gibi yoksulluk yoktur. Edebe uymak bir kazanç danışmak bir güçtür.

Akıllı bir insan fakir olabilir fakat o hiç kimsenin sadakasına muhtaç değildir.

Akıllı kişi tecrübelerden ibret alan kimsedir.

Akıllı olan kemal cahil olan mal ister.

Akıllı düşmanınsa bile danış bilgisiz dostun fikrini geç.

Akıllı insanların en mutlusudur.

Akıllının dili kalbindedir ahmağın dili ise ağzındadır.

Akıllının tahmini cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur.

Akıllı insanlar az konuşur. Çok söyleyenler yalnız ahmaktırlar.

Akil kişi kemal talep eder.

Akraba düşmanlığı akrep sokmasından beterdir.

Alçak gönüllülük en büyük şereftir.

Alçak gönüllülük ilmin meyvesidir.

Aleyhine kesin delil olmayan kişiyi mazur tutun; o kişi benim.

Alışkanlık insana musallat olur ve onu kontrolu altına alır.

Alışkanlık insanın ikinci tabiatı gibidir.

Aptallığın en büyüğü medh ve zemde ifrada kaçmaktır.

Arkadaşın hayırlısı sana doğru yolda iyi delil olandır.

Asıl yetimler anadan ve babadan yoksun olanlar değil akıldan yoksun olanlardır.

Aşağılık insanlarla yakınlaşmaktan kaçın onlar ki yapmacık sevgilerini gösterip içlerinde kötülüğü saklarlar. Onları hoşnut tuttuğun sürece sana sevgi duyarlar verili olmaktan geri kalırsan sana zehirlerini akıtırlar.

Ayıbın en büyüğü ona benzer bir ayıp sende de varken başkasını ayıplamandır.

Aynı anadan babadan doğanlar senin miras kardeşlerin; uzak yerlerden gelen huyu suyu sana benzeyenler ise senin öz kardeşlerin sayılırlar.

Az ibadet edip çok çalışmak çok ibadet edip az çalışmaktan üstündür.

Az yemek yemek sağlıktır.

Azarlamada aşırılık inat ateşini alevlendirir.

Azgınlığın sonu ya rezil veyahut yok olmaktır.

Azim ve sebat insanların en büyük yardımcısıdır.

Azla yetinen kimse zengindir.

*********************************




Babana riayet edersen sen de oğlundan hürmet ve riayet bekleyebilirsin.

Babana saygılı ol ki oğlun da sana saygılı olsun.

Babanın çocuğu için bıraktığı en iyi miras onu güzel edeple yetiştirmesidir.

Bağışlamak büyüklüğün şanındandır.

Başa kakmak suretiyle iyiliğini boşa giderme.

Başkalarını ıslah etmek istiyorsan önce kendini ıslah etmelisin. Kendin fasid olduğun halde başkalarını ıslah etmeye kalkışman en büyük ayıplardandır.

Başkalarının felaketinden hisse kapanlar geçmiş musibetlerden ders alanlar cidden bahtiyar insanlardır.

Başkalarının iyi hareketlerini takdire çalışınız. Derhal dostlarınızın çoğaldığını göreceksiniz.

Başkasında gördüğün fena bir huyu hemen nefsinde ara ve ondan kaçın.

Beceremeyeceğin bir iş için söz verme.

Benim üç türlü dostum vardır: benim dostlarım dostlarımın dostları ve düşmanlarımın düşmanı.

Bırak bu içindeki ikiliği atıl ateşe sönmeye yüz tutsa da onu alevlendir.

Bildiği halde susmak bilmediği halde konuşmak kadar çirkindir.

Bilge insan çalışmasına bilgisiz de boş hayallerine güvenir.

Bilgi gibi hazine olamaz.

Bilgi tükenmeyen bir hazinedir; akıl eskimeyen yıpranmayan bir elbisedir.

Bilgin bir söz ehli olamıyorsan hiç olmazsa dikkatli bir dinleyici ol.

Bilgin kişinin rütbesi rütbelerin en üstünüdür.

Bilgin ölü olsa bile diridir. Cahil ise diri olsa bile ölüdür.

Bilgin ölse de yaşar; cahil ise yaşarken de ölüdür.

Bilginlerin toplantısı mutluluk getirir.

Bilgisiz kişiyi bir işte bir düşüncede ya pek ileri gitmiş görürsün ya da pek geri kalmış.

Bilgiyi ehil olmayana veren o bilgiye zulmetmiştir.

Bilgiyle dirilenler ölmez.

Bilmediğiniz sözü söylemeyin; çünkü gerçeğin çoğu inkar ettiğiniz şeylerdir.

Bilmediğin şey hakkında konuşmayı ve üzerine düşmediği halde söz söylemeyi terk et.

Bin defa mazlum olsan da bir defa zalim olma.

Bin kere mazlum olmak bir kere zalim olmaktan iyidir.

Bin kapıdan yüz bin kaleden içeri girebilirsin de küçücük bir gönülden içeri giremezsin.

Bir devletin başı sahip olduğu iktidardan; bilgin ilimden; iyiliksever yaptığı iyiliklerden; ihtiyar da yaşından ötürü saygı görür.

Bir devletin çökmesi şu dört sebebe bakar: Esas prensiplerinden ayrılma ikinci planda olan şeylere önem verme aşağılık kimselerin ön safa geçmesi ve erdemli kişilerin arka plana atılması.

Bir gerçeği savunurken ona önce kendimiz inanmalıyız; sonra da başkalarını inandırmaya çalışmalıyız.

Bir insana başkaları yanında verilen öğüt; öğüt değil hakarettir.

Bir insanda güzel bir huy varsa o huya benzer başka huylarını da bekleyin.

Bir işi yapmadan önce tedbir almak insanı pişmanlıktan kurtarır.

Bir sanat eserini yıkmak cinayetlerin en büyüğüdür.

Bir hata işlediğiniz vakit onu itiraftan çekinmeyiniz. Eğer böyle yaparsanız o hatayı görmüş olanların aleyhinize verecekleri hükmün önüne geçersiniz.

Birisini övmede aşırı gitmeyin ve abartmayın.

Bir kişiyi layığından fazla övmek riyadır dalkavukluktur; layığından az övmek ise ya dilsizlikten ileri gelir ya hasetten.

Birinin aleyhinde söylenen sözü dinleyen o sözü söyleyen gibidir.

Birisinin suçunu bağışladıktan sonra pişman olma; cezalandırdığın zaman da sevinme.

Borçların çokluğu doğru adamı yalancı şerefli adamı da yemininden dönek yapar.

Boş vakitlerini okumakla değerlendiren kimse fikir rahatlığını kaybetmez.

Bütün insanlar Allah'ın kuludur. Lakin hiçbir kimse diğer bir kimsenin kulu değildir.

Büyük günahların kefareti zulme düşenlere yardım etmek acze düşenleri ferahlandırmaktır.

Büyüklere karşı saygılı olun ki çocuklar da size karşı saygılı olsunlar.

*********************************




Cahil dosttan ziyade akıllı düşmana güven.

Cahil ile sakın latife etme. Dili zehirli olduğundan gönlünü yaralar.

Cahil ne kendi eksiğini görür ne de öğütlere kulak asar.

Cahilden uzak kalmak akıllıya yaklaşmakla eşittir.

Cahiller çoğalınca bilginler garip olurlar.

Can gözü kör olunca gözle görmenin bir yararı yoktur.

Cehaleti ilimle geri çevirin.

Cehalet ve gaflet alimin kalbinde olmaz. Fakat alimler zengin cahillerin karşısında ancak ilim sayesinde yükselirler.

Cimri zengin cömert yoksuldan daha yoksuldur.

Cimri her zaman aşağılıktır kıskanç olan her zaman işkencededir.

Cimrinin dostu bulunmaz.

Cömertlik alışkanlıkların en üstünüdür.

Cömertlik istemeden önce vermektir; istendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür.

*********************************



Çalışan kötülük düşünemez çalışmayan da kötülükten kurtulamaz.

Çalışmak kadar dinlenmeyi de görev bil ihmal etme. Sağlığınıza eza etmeyin sağlığın bozulması kolay; elde etmek ise zordur.

Çocuk açısından hiçbir süt anne sütünden iyi değildir.

Çocuklara sevgi ve büyüklere saygı gösteriniz.

Çocuklara söz verdiğinizde kesinlikle sözünüzde durunuz.

Çocuğun kalbi hiç ekilmemiş bir tarla gibidir. Ona ne verilirse kabul eder.

Çocuğunuzun yedi yıl oyun oynamasına müsade ediniz ve yedi yıl ona yaşam edebini ögretiniz.

Çoğu insan medhedilip övüldüğü için gurura kapılır.

Çoğu sözler hamleden daha serttir.

Çok akıllı insanlar başkalarının hatalarından öğrenirler ve hata yapmazlar; akıllı insanlar hata yapar ve ders çıkararak bir daha yapmazlar; ahmak insanlar da sürekli hata yapar gene de ders çıkarmazlar.

Çok kimseler varisleri kavga etsinler diye mal toplamaya çalışırlar.

Çok şakacı insanı ciddiye almazlar.

Çok yaşayanın ömrü dostlarına ağlamakla geçecektir.

*********************************



Dert ve gam ihtiyarlığın yarışıdır.

Dil aklın tercümanıdır.

Dil insanın terazisidir.

Dil yırtıcıdır; yuları bırakıldı mı salar parçalar.

Dili tatlı olanın arkadaşı çok olur.

Dilini sövüp saymaya alıştırma. Tatlı dilli ol. Kötü söz alışkanlığı insanı soysuz yapar.

Dilini küfre alıştırma. Tatlı dilli ol. Yoksa önüne gelene havlayan köpeklere dönersin. Halkı zorla kendinden nefret ettirirsin.

Dilsiz ol yalancı olma.

Dilinizi daima iyi kullanınız. O sizi saadete götürdüğü gibi felakete de götürebilir.

Dindarlığın en üstünü dindarlığı gizlemektir.

Dinle öğrenirsin. Sus esen kalırsın.

Doğru dürüst ve nazik kişileri seçin ve çıkar ummadan ve korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.

Doğru her zaman yüce yalancı her zaman aşağı ve cücedir.

Doğru söz söyleyenin delili kuvvetli olur.

Doğruluk en iyi yol bilgi en iyi kılavuzdur.

Doğruluk hakkın dilidir.

Dost sen yokken dostluk şartını yerine getiren kimsedir.

Dost kardeşini üç halde korumadıkça tam dost olamaz: düşkünlüğünde kendisi bulunmadığı vakit ölümünden sonra.

Dostun olmayışı bir çeşit gariplik ve yalnızlıktır.

Dostları yitirmek gurbete düşmektir.

Dostlarıma dost olanları çok severim ve onların kıymetlerini de dostlukların dereceleriyle ölçerim.

Dostların çoğalsın diye çırpınma. Onları bir gün ihmal etmeye kalkarsan çabucak düşmanın olurlar. Dostlar ateş gibidir. Pek çoğalırlarsa yakarlar.

Dostlarının kötüsü seni iyi gününde arayıp sıkıntılı zamanında yüz üstü bırakandır.

Dostluk en yakın akrabalıktır.

Dostluk elde edilmiş akrabalıktır.

Dostlukta aşırı gitme kimbilir belki o dostun bir gün düşmanın olur düşmanlıkta da aşırı gitme kimbilir belki o düşmanın bir gün dostun olur.

Dostunu ihtiyatla sev olabilir ki bir gün sana düşman olur; düşmanınla da ihtiyata riayet ederek düşmanlıkta bulun olabilir ki bir gün sana dost kesilir.

Dostunun düşmanını kendine dost seçme.

Dünya geçici gölgedir.

Dünyanın en değerli hazinesi öğüttür ama ondan ucuzu da yoktur.

Dünyayı yutsa yoksul kalacak biri vardır: Aç gözlü.

Düşene sevinme zamanın sana ne sakladığını bilemezsin.

Düşmanı kovalamayınız onlardan yaralananların yarasını sarınız esirlerini tedavi ediniz.

Düşmanlık kalbi meşgul eder.

Düşünce akılların cilasıdır.

Düşünce ve prensiplerini kendi hayatlarında da uygulayan kimselerin bilgi ışıklarıyla aydınlanınız.

Düşünün sonra konuşun; yanılmalardan kurtulacaksınız.

*********************************




Edep aklın suretidir.

Edep en iyi mirastır.

Edep had tanımaktır.

Edep insanın kemalidir.

Edep insan için güzel elbise menzilesindedir.

Edepsiz olan kimsenin ayıpları çok olur.

Eğer ararsak kendimize kolayca düşman bulabiliriz ama ne kadar ararsak dost bulmak kolay değil.

Eğer bilgiyi hak edene vermezseniz o kişiye zulmetmiş olursunuz; hak etmeyene verirseniz bilgiye zulmetmiş olursunuz.

Eğer bir seyahata çıkarsanız gittiğiniz yerlerin adetlerine uymaya çalışınız.

Eğer sırlarınızı birbirinize açarsanız artık onu gizleyemezsiniz.

Eğer hayırlı bir iş görmek istersen bugünün işini yarına koyma. Çünkü yarına kadar ne olacağı belli değildir. Fena bir işe başlayacağın zaman da acele etme. Belki hayırlı bir düşünce sana o fenalıktan gelecek olan tehlikeye mani olur.

Eğer talihin açık ise kusurların kapalı kalır.

Eğlence ve zevke kapılan akıldan kaybeder.

Elbiseleriniz eski de olsa kalpleriniz yeni ve temiz olsun.

El işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır hayat kalitesini artırır.

Emanetin en feyizlisi ahde vefadır.

Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin.

En ahmak insan kendini herkesten akıllı sanandır.

En akıllı insan öğütleri dinlemekten vazgeçmeyen insandır.

En büyük yardım en çabuk yapılan yardımdır.

En büyük zenginlik akıl en şiddetli yoksulluk ahmaklıktır.

En faydalı bilgi uygulanabilendir.

En güzel ahlak tevazu yumuşaklık ve tatlı dilde bulunur.

En güzel edep kendinden başlamandır.

En kötü dost seni saksaklayıp eksiklerini örtendir.

En kötü şey insanın kendisini beğenmesidir.

En kuvvetli kişi kendi nefsine galip olan kişidir.

En talihsiz memleket insanlarının her türlü güvenlikten yoksun yaşadıkları memlekettir.

En yakını yitiren en uzağı yardımcı olarak bulamaz.

En yakışıklı elbise erdem elbisesidir.

Erdemin başı ilimdir.

Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin fakat ihtikar karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin.

Evlatlarınızı yaşayacakları zamana göre terbiye ediniz.

Ey ademoğlu ihtiyacından fazla kazandığın şeyi başkası için biriktirmedesin.

Ey insanlar! Bilgi edindiğiniz zaman hidayete ermeniz için bilginize uyunuz. Çünkü ilminin tersine hareket eden alim cehaletten ayrılmaz yolunu kayıp etmiş cahile benzer.

Ey karamsar; bilmelisin ki bu devranın değişmeyen tek bir kanunu vardır; o da değişmektir.

Eziyet etme eziyete engel ol. Diline sahip ol can feda olsun sana yardımcı olan dost arkadaşlığına.

*********************************




Fasık ve günahkar kimselerle arkadaş olmaktan kaçın çünkü kötülük kötülüğe kavuşur.

Faziletlerin başı ilimdir.

Fazilet sahibinin kıymetini ancak fazilet sahibi bilir.

Fazla yemek ve yemek üstüne yemekten kaçının. Zira fazla yiyen kimse fazla hasta olur.

Fırsat karınca yürüyüşü ile gelir yıldırım hızı ile gider.

Fırsat yaz bulutu gibi gelip geçer elinize geçtiğinde faydalanmasını bilin.

Fikir çatışmalarından hakikat çıkar.

Fikir sahibi her şeyden ibret alır.

*********************************



Garip dostu olmayan kimsedir.

Gazap ve öfkeden kaçınınız. Çünkü onun başlangıcı delilik ve sonu ise pişmanlıktır.

Gece ile gündüz seni işlerler. Onları sen işle. Onlar her gün senden bir şey koparıyor sen de onlardan bir şey koparmaya bak.

Geçimini mertçe kazanmaya çalış. Nefsini alçaklıktan koru ki fakir olsan bile şerefli kalasın.

Gençlik günlerini düşünmek hasrettir.

Gerçek bilgin bildiklerinin bilmedikleri yanında daha az olduğunu anlayandır.

Gerçek dost sıkıntı zamanında imdada yetişendir.

Gerçek dostlar çok vücutlu tek kalpli varlıklardır.

Gerçek karşısında öfkelenmek ayıptır.

Gerçekle savaşan elbette alt olur gider.

Gerçekleri söylemekten korkmayınız.

Gereksiz şeylerin peşinden koşan gerekli şeyleri kaçırır.

Gözleri kör olan birisine doğanın ne kadar güzel olduğunu anlatamazsınız.

Güleryüz göstermek cömertlik yerine geçer.

Güleryüz dostluk yaratır.

Günah işlememek tövbe etmekten daha iyidir.

Günaha alt olarak üstünlük bulan üstünlük elde etmemiştir şerle üst olan alt olmuştur.

Günahın en kötüsü hafife alınan günahtır.

Güzel bir siyaset iktidarı sürekli kılar.

Güzel huy bir ganimettir.

*********************************



Haddini bilen kimse hakaret görmez.

Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin. Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın.

Halkın güvenini kazanın ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırın.

Hakiki dost sıkıntılı zamanlarda senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan sana yardım edenlerdir.

Haksız kazanç ve ahlaksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyiniz.

Haksızlık önünde eğilmeyiniz. Çünkü haksızlıkla beraber şerefinizi de kaybedersiniz.

Haksızlıklara isyan etmeyenler onlardan gelecek her musibete katlanmalıdır.

Halk için en büyük felaket düşünce ve bilim adamlarının düşük ahlaklı kimseler oluşudur.

Halka hürmet edenler hürmete mazhar; halkı tahrik edenler hakarete layık olurlar. Halka saygınlık veren kişi saygın tutulmuştur. Halkı küçümseyenlerse saygı görmemişlerdir.

Halkın önderi olmak isteyen biri önce kendisini ıslah etmeli daha sonra başkalarını ıslah etmeye başlamalı ve söz ile diğerlerine edep öğretmeden önce güzel davranışı ile onlara edep öğretmelidir.

Hayat kötülüklerle insan arasında perdedir.

Hayatın karşına çıkardığı müşkül hadiselere sabır ve tahammül et. Onları hiç kimseden bilme ve hiç kimseye karşı kalbinde bir adavet besleme; hiç kimseye hiddet ve şiddet gösterme. Bu suretle hareket edersen en büyük müşkülleri bile yenersin ve sen de "insan-ı kamil" mertebesine erersin.

Hayrı yapan hayırdan da hayırlıdır; şer isteyense şerden de kötüdür.

Herhangi bir işte acele etme hataya düşersin.

Her huyun en iyisini kendin için seç.

Herkesin değeri onun himmeti kadardır.

Her kim bana bir harf öğretse ben ona kul köle olurum.

Her kişinin değeri yaptığı güzel işiyle ölçülür.

Herkes için tatlı ya da acı bir son vardır.

Herşey akla muhtaçtır akıl da eğitime.

Herşeye ibretle bakın ve gördüklerinizden ibret alın.

Herşeyin bir belası vardır ve iyiliğin belası da kötü arkadaştır.

Herşeyin en iyisi en yeni olanıdır; ama dostların en iyisi en eskileridir.

Herşeyin sonunu uzun uzun düşünen ve bir türlü karar veremeyenlerden
şecaat ve cesaret namına hiçbir şey beklenemez.

Hırs seni kul etmesin Allah seni hür yarattı.

Hırs ve tamah yorgunluk ve meşakkatin anahtarıdır.

Hızlı yükselenlere imreniliyor. Oysa en hızlı yükselenler toz duman saman ve tüydür.

Hiçbir süs edep kadar güzel değildir.

Hiçbir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyiniz.

Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmayınız. O hatayı işleyene hatasını başka birini misal göstererek anlatınız.

Hiçbir işte lüzumundan fazla aceleci olma. Dikkatli davranış sahibi olanlar kendilerini bir çıkmaza girmekten muhafaza etmiş olurlar.

Hikmet sahibi kişilerin sözleri doğruysa -tır yanlışsa hastalıktır.

Hoş geçinmek aklın yarısıdır.

Huzur ve barışçıllığı arkadaş edinmişe yakınlaş arkadaşlığından mutlu olmadığın kişiden uzak ol.

 
Standart Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler

celenin meyvesi yanlışlıktır.
Bakımlıyız.Com - Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler
Aç kalmak alçalmaktan hayırlıdır.

Açık kalpli mert düşman içinden pazarlıklı dosttan iyidir.

Adalet için en büyük talihsizlik devleti idare edenlerin zalimliğidir.

Adalet halkın dirliği ve düzeni idarecilerin ise süsü ve güzelliğidir.

Adalet ve eşitliği gözetmek siyasetlerin en iyisidir.

Adil ol kudretin sürekli olsun.

Adilane davranış siyasetlerin (yönetimlerin) en iyisidir.

Affetmekten utanmayın. Cezalandırmakta acele etmeyin.

Ahmak her lafın başında yemin eder.

Akıl gurbette yakın bulmaktır; ahmaklık vatanda gurbete düşmektir.

Akıl gibi mal iyi huy gibi dost edep gibi miras ilim gibi şeref olmaz.

Akıl gibi zenginlik cehalet gibi yoksulluk yoktur. Edebe uymak bir kazanç danışmak bir güçtür.

Akıllı bir insan fakir olabilir fakat o hiç kimsenin sadakasına muhtaç değildir.

Akıllı kişi tecrübelerden ibret alan kimsedir.

Akıllı olan kemal cahil olan mal ister.

Akıllı düşmanınsa bile danış bilgisiz dostun fikrini geç.

Akıllı insanların en mutlusudur.

Akıllının dili kalbindedir ahmağın dili ise ağzındadır.

Akıllının tahmini cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur.

Akıllı insanlar az konuşur. Çok söyleyenler yalnız ahmaktırlar.

Akil kişi kemal talep eder.

Akraba düşmanlığı akrep sokmasından beterdir.

Alçak gönüllülük en büyük şereftir.

Alçak gönüllülük ilmin meyvesidir.

Aleyhine kesin delil olmayan kişiyi mazur tutun; o kişi benim.

Alışkanlık insana musallat olur ve onu kontrolu altına alır.

Alışkanlık insanın ikinci tabiatı gibidir.

Aptallığın en büyüğü medh ve zemde ifrada kaçmaktır.

Arkadaşın hayırlısı sana doğru yolda iyi delil olandır.

Asıl yetimler anadan ve babadan yoksun olanlar değil akıldan yoksun olanlardır.

Aşağılık insanlarla yakınlaşmaktan kaçın onlar ki yapmacık sevgilerini gösterip içlerinde kötülüğü saklarlar. Onları hoşnut tuttuğun sürece sana sevgi duyarlar verili olmaktan geri kalırsan sana zehirlerini akıtırlar.

Ayıbın en büyüğü ona benzer bir ayıp sende de varken başkasını ayıplamandır.

Aynı anadan babadan doğanlar senin miras kardeşlerin; uzak yerlerden gelen huyu suyu sana benzeyenler ise senin öz kardeşlerin sayılırlar.

Az ibadet edip çok çalışmak çok ibadet edip az çalışmaktan üstündür.

Az yemek yemek sağlıktır.

Azarlamada aşırılık inat ateşini alevlendirir.

Azgınlığın sonu ya rezil veyahut yok olmaktır.

Azim ve sebat insanların en büyük yardımcısıdır.

Azla yetinen kimse zengindir.

*********************************




Babana riayet edersen sen de oğlundan hürmet ve riayet bekleyebilirsin.

Babana saygılı ol ki oğlun da sana saygılı olsun.

Babanın çocuğu için bıraktığı en iyi miras onu güzel edeple yetiştirmesidir.

Bağışlamak büyüklüğün şanındandır.

Başa kakmak suretiyle iyiliğini boşa giderme.

Başkalarını ıslah etmek istiyorsan önce kendini ıslah etmelisin. Kendin fasid olduğun halde başkalarını ıslah etmeye kalkışman en büyük ayıplardandır.

Başkalarının felaketinden hisse kapanlar geçmiş musibetlerden ders alanlar cidden bahtiyar insanlardır.

Başkalarının iyi hareketlerini takdire çalışınız. Derhal dostlarınızın çoğaldığını göreceksiniz.

Başkasında gördüğün fena bir huyu hemen nefsinde ara ve ondan kaçın.

Beceremeyeceğin bir iş için söz verme.

Benim üç türlü dostum vardır: benim dostlarım dostlarımın dostları ve düşmanlarımın düşmanı.

Bırak bu içindeki ikiliği atıl ateşe sönmeye yüz tutsa da onu alevlendir.

Bildiği halde susmak bilmediği halde konuşmak kadar çirkindir.

Bilge insan çalışmasına bilgisiz de boş hayallerine güvenir.

Bilgi gibi hazine olamaz.

Bilgi tükenmeyen bir hazinedir; akıl eskimeyen yıpranmayan bir elbisedir.

Bilgin bir söz ehli olamıyorsan hiç olmazsa dikkatli bir dinleyici ol.

Bilgin kişinin rütbesi rütbelerin en üstünüdür.

Bilgin ölü olsa bile diridir. Cahil ise diri olsa bile ölüdür.

Bilgin ölse de yaşar; cahil ise yaşarken de ölüdür.

Bilginlerin toplantısı mutluluk getirir.

Bilgisiz kişiyi bir işte bir düşüncede ya pek ileri gitmiş görürsün ya da pek geri kalmış.

Bilgiyi ehil olmayana veren o bilgiye zulmetmiştir.

Bilgiyle dirilenler ölmez.

Bilmediğiniz sözü söylemeyin; çünkü gerçeğin çoğu inkar ettiğiniz şeylerdir.

Bilmediğin şey hakkında konuşmayı ve üzerine düşmediği halde söz söylemeyi terk et.

Bin defa mazlum olsan da bir defa zalim olma.

Bin kere mazlum olmak bir kere zalim olmaktan iyidir.

Bin kapıdan yüz bin kaleden içeri girebilirsin de küçücük bir gönülden içeri giremezsin.

Bir devletin başı sahip olduğu iktidardan; bilgin ilimden; iyiliksever yaptığı iyiliklerden; ihtiyar da yaşından ötürü saygı görür.

Bir devletin çökmesi şu dört sebebe bakar: Esas prensiplerinden ayrılma ikinci planda olan şeylere önem verme aşağılık kimselerin ön safa geçmesi ve erdemli kişilerin arka plana atılması.

Bir gerçeği savunurken ona önce kendimiz inanmalıyız; sonra da başkalarını inandırmaya çalışmalıyız.

Bir insana başkaları yanında verilen öğüt; öğüt değil hakarettir.

Bir insanda güzel bir huy varsa o huya benzer başka huylarını da bekleyin.

Bir işi yapmadan önce tedbir almak insanı pişmanlıktan kurtarır.

Bir sanat eserini yıkmak cinayetlerin en büyüğüdür.

Bir hata işlediğiniz vakit onu itiraftan çekinmeyiniz. Eğer böyle yaparsanız o hatayı görmüş olanların aleyhinize verecekleri hükmün önüne geçersiniz.

Birisini övmede aşırı gitmeyin ve abartmayın.

Bir kişiyi layığından fazla övmek riyadır dalkavukluktur; layığından az övmek ise ya dilsizlikten ileri gelir ya hasetten.

Birinin aleyhinde söylenen sözü dinleyen o sözü söyleyen gibidir.

Birisinin suçunu bağışladıktan sonra pişman olma; cezalandırdığın zaman da sevinme.

Borçların çokluğu doğru adamı yalancı şerefli adamı da yemininden dönek yapar.

Boş vakitlerini okumakla değerlendiren kimse fikir rahatlığını kaybetmez.

Bütün insanlar Allah'ın kuludur. Lakin hiçbir kimse diğer bir kimsenin kulu değildir.

Büyük günahların kefareti zulme düşenlere yardım etmek acze düşenleri ferahlandırmaktır.

Büyüklere karşı saygılı olun ki çocuklar da size karşı saygılı olsunlar.

*********************************




Cahil dosttan ziyade akıllı düşmana güven.

Cahil ile sakın latife etme. Dili zehirli olduğundan gönlünü yaralar.

Cahil ne kendi eksiğini görür ne de öğütlere kulak asar.

Cahilden uzak kalmak akıllıya yaklaşmakla eşittir.

Cahiller çoğalınca bilginler garip olurlar.

Can gözü kör olunca gözle görmenin bir yararı yoktur.

Cehaleti ilimle geri çevirin.

Cehalet ve gaflet alimin kalbinde olmaz. Fakat alimler zengin cahillerin karşısında ancak ilim sayesinde yükselirler.

Cimri zengin cömert yoksuldan daha yoksuldur.

Cimri her zaman aşağılıktır kıskanç olan her zaman işkencededir.

Cimrinin dostu bulunmaz.

Cömertlik alışkanlıkların en üstünüdür.

Cömertlik istemeden önce vermektir; istendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür.

*********************************



Çalışan kötülük düşünemez çalışmayan da kötülükten kurtulamaz.

Çalışmak kadar dinlenmeyi de görev bil ihmal etme. Sağlığınıza eza etmeyin sağlığın bozulması kolay; elde etmek ise zordur.

Çocuk açısından hiçbir süt anne sütünden iyi değildir.

Çocuklara sevgi ve büyüklere saygı gösteriniz.

Çocuklara söz verdiğinizde kesinlikle sözünüzde durunuz.

Çocuğun kalbi hiç ekilmemiş bir tarla gibidir. Ona ne verilirse kabul eder.

Çocuğunuzun yedi yıl oyun oynamasına müsade ediniz ve yedi yıl ona yaşam edebini ögretiniz.

Çoğu insan medhedilip övüldüğü için gurura kapılır.

Çoğu sözler hamleden daha serttir.

Çok akıllı insanlar başkalarının hatalarından öğrenirler ve hata yapmazlar; akıllı insanlar hata yapar ve ders çıkararak bir daha yapmazlar; ahmak insanlar da sürekli hata yapar gene de ders çıkarmazlar.

Çok kimseler varisleri kavga etsinler diye mal toplamaya çalışırlar.

Çok şakacı insanı ciddiye almazlar.

Çok yaşayanın ömrü dostlarına ağlamakla geçecektir.

*********************************



Dert ve gam ihtiyarlığın yarışıdır.

Dil aklın tercümanıdır.

Dil insanın terazisidir.

Dil yırtıcıdır; yuları bırakıldı mı salar parçalar.

Dili tatlı olanın arkadaşı çok olur.

Dilini sövüp saymaya alıştırma. Tatlı dilli ol. Kötü söz alışkanlığı insanı soysuz yapar.

Dilini küfre alıştırma. Tatlı dilli ol. Yoksa önüne gelene havlayan köpeklere dönersin. Halkı zorla kendinden nefret ettirirsin.

Dilsiz ol yalancı olma.

Dilinizi daima iyi kullanınız. O sizi saadete götürdüğü gibi felakete de götürebilir.

Dindarlığın en üstünü dindarlığı gizlemektir.

Dinle öğrenirsin. Sus esen kalırsın.

Doğru dürüst ve nazik kişileri seçin ve çıkar ummadan ve korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.

Doğru her zaman yüce yalancı her zaman aşağı ve cücedir.

Doğru söz söyleyenin delili kuvvetli olur.

Doğruluk en iyi yol bilgi en iyi kılavuzdur.

Doğruluk hakkın dilidir.

Dost sen yokken dostluk şartını yerine getiren kimsedir.

Dost kardeşini üç halde korumadıkça tam dost olamaz: düşkünlüğünde kendisi bulunmadığı vakit ölümünden sonra.

Dostun olmayışı bir çeşit gariplik ve yalnızlıktır.

Dostları yitirmek gurbete düşmektir.

Dostlarıma dost olanları çok severim ve onların kıymetlerini de dostlukların dereceleriyle ölçerim.

Dostların çoğalsın diye çırpınma. Onları bir gün ihmal etmeye kalkarsan çabucak düşmanın olurlar. Dostlar ateş gibidir. Pek çoğalırlarsa yakarlar.

Dostlarının kötüsü seni iyi gününde arayıp sıkıntılı zamanında yüz üstü bırakandır.

Dostluk en yakın akrabalıktır.

Dostluk elde edilmiş akrabalıktır.

Dostlukta aşırı gitme kimbilir belki o dostun bir gün düşmanın olur düşmanlıkta da aşırı gitme kimbilir belki o düşmanın bir gün dostun olur.

Dostunu ihtiyatla sev olabilir ki bir gün sana düşman olur; düşmanınla da ihtiyata riayet ederek düşmanlıkta bulun olabilir ki bir gün sana dost kesilir.

Dostunun düşmanını kendine dost seçme.

Dünya geçici gölgedir.

Dünyanın en değerli hazinesi öğüttür ama ondan ucuzu da yoktur.

Dünyayı yutsa yoksul kalacak biri vardır: Aç gözlü.

Düşene sevinme zamanın sana ne sakladığını bilemezsin.

Düşmanı kovalamayınız onlardan yaralananların yarasını sarınız esirlerini tedavi ediniz.

Düşmanlık kalbi meşgul eder.

Düşünce akılların cilasıdır.

Düşünce ve prensiplerini kendi hayatlarında da uygulayan kimselerin bilgi ışıklarıyla aydınlanınız.

Düşünün sonra konuşun; yanılmalardan kurtulacaksınız.

*********************************




Edep aklın suretidir.

Edep en iyi mirastır.

Edep had tanımaktır.

Edep insanın kemalidir.

Edep insan için güzel elbise menzilesindedir.

Edepsiz olan kimsenin ayıpları çok olur.

Eğer ararsak kendimize kolayca düşman bulabiliriz ama ne kadar ararsak dost bulmak kolay değil.

Eğer bilgiyi hak edene vermezseniz o kişiye zulmetmiş olursunuz; hak etmeyene verirseniz bilgiye zulmetmiş olursunuz.

Eğer bir seyahata çıkarsanız gittiğiniz yerlerin adetlerine uymaya çalışınız.

Eğer sırlarınızı birbirinize açarsanız artık onu gizleyemezsiniz.

Eğer hayırlı bir iş görmek istersen bugünün işini yarına koyma. Çünkü yarına kadar ne olacağı belli değildir. Fena bir işe başlayacağın zaman da acele etme. Belki hayırlı bir düşünce sana o fenalıktan gelecek olan tehlikeye mani olur.

Eğer talihin açık ise kusurların kapalı kalır.

Eğlence ve zevke kapılan akıldan kaybeder.

Elbiseleriniz eski de olsa kalpleriniz yeni ve temiz olsun.

El işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır hayat kalitesini artırır.

Emanetin en feyizlisi ahde vefadır.

Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin.

En ahmak insan kendini herkesten akıllı sanandır.

En akıllı insan öğütleri dinlemekten vazgeçmeyen insandır.

En büyük yardım en çabuk yapılan yardımdır.

En büyük zenginlik akıl en şiddetli yoksulluk ahmaklıktır.

En faydalı bilgi uygulanabilendir.

En güzel ahlak tevazu yumuşaklık ve tatlı dilde bulunur.

En güzel edep kendinden başlamandır.

En kötü dost seni saksaklayıp eksiklerini örtendir.

En kötü şey insanın kendisini beğenmesidir.

En kuvvetli kişi kendi nefsine galip olan kişidir.

En talihsiz memleket insanlarının her türlü güvenlikten yoksun yaşadıkları memlekettir.

En yakını yitiren en uzağı yardımcı olarak bulamaz.

En yakışıklı elbise erdem elbisesidir.

Erdemin başı ilimdir.

Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin fakat ihtikar karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin.

Evlatlarınızı yaşayacakları zamana göre terbiye ediniz.

Ey ademoğlu ihtiyacından fazla kazandığın şeyi başkası için biriktirmedesin.

Ey insanlar! Bilgi edindiğiniz zaman hidayete ermeniz için bilginize uyunuz. Çünkü ilminin tersine hareket eden alim cehaletten ayrılmaz yolunu kayıp etmiş cahile benzer.

Ey karamsar; bilmelisin ki bu devranın değişmeyen tek bir kanunu vardır; o da değişmektir.

Eziyet etme eziyete engel ol. Diline sahip ol can feda olsun sana yardımcı olan dost arkadaşlığına.

*********************************




Fasık ve günahkar kimselerle arkadaş olmaktan kaçın çünkü kötülük kötülüğe kavuşur.

Faziletlerin başı ilimdir.

Fazilet sahibinin kıymetini ancak fazilet sahibi bilir.

Fazla yemek ve yemek üstüne yemekten kaçının. Zira fazla yiyen kimse fazla hasta olur.

Fırsat karınca yürüyüşü ile gelir yıldırım hızı ile gider.

Fırsat yaz bulutu gibi gelip geçer elinize geçtiğinde faydalanmasını bilin.

Fikir çatışmalarından hakikat çıkar.

Fikir sahibi her şeyden ibret alır.

*********************************



Garip dostu olmayan kimsedir.

Gazap ve öfkeden kaçınınız. Çünkü onun başlangıcı delilik ve sonu ise pişmanlıktır.

Gece ile gündüz seni işlerler. Onları sen işle. Onlar her gün senden bir şey koparıyor sen de onlardan bir şey koparmaya bak.

Geçimini mertçe kazanmaya çalış. Nefsini alçaklıktan koru ki fakir olsan bile şerefli kalasın.

Gençlik günlerini düşünmek hasrettir.

Gerçek bilgin bildiklerinin bilmedikleri yanında daha az olduğunu anlayandır.

Gerçek dost sıkıntı zamanında imdada yetişendir.

Gerçek dostlar çok vücutlu tek kalpli varlıklardır.

Gerçek karşısında öfkelenmek ayıptır.

Gerçekle savaşan elbette alt olur gider.

Gerçekleri söylemekten korkmayınız.

Gereksiz şeylerin peşinden koşan gerekli şeyleri kaçırır.

Gözleri kör olan birisine doğanın ne kadar güzel olduğunu anlatamazsınız.

Güleryüz göstermek cömertlik yerine geçer.

Güleryüz dostluk yaratır.

Günah işlememek tövbe etmekten daha iyidir.

Günaha alt olarak üstünlük bulan üstünlük elde etmemiştir şerle üst olan alt olmuştur.

Günahın en kötüsü hafife alınan günahtır.

Güzel bir siyaset iktidarı sürekli kılar.

Güzel huy bir ganimettir.

*********************************



Haddini bilen kimse hakaret görmez.

Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin. Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın.

Halkın güvenini kazanın ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırın.

Hakiki dost sıkıntılı zamanlarda senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan sana yardım edenlerdir.

Haksız kazanç ve ahlaksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyiniz.

Haksızlık önünde eğilmeyiniz. Çünkü haksızlıkla beraber şerefinizi de kaybedersiniz.

Haksızlıklara isyan etmeyenler onlardan gelecek her musibete katlanmalıdır.

Halk için en büyük felaket düşünce ve bilim adamlarının düşük ahlaklı kimseler oluşudur.

Halka hürmet edenler hürmete mazhar; halkı tahrik edenler hakarete layık olurlar. Halka saygınlık veren kişi saygın tutulmuştur. Halkı küçümseyenlerse saygı görmemişlerdir.

Halkın önderi olmak isteyen biri önce kendisini ıslah etmeli daha sonra başkalarını ıslah etmeye başlamalı ve söz ile diğerlerine edep öğretmeden önce güzel davranışı ile onlara edep öğretmelidir.

Hayat kötülüklerle insan arasında perdedir.

Hayatın karşına çıkardığı müşkül hadiselere sabır ve tahammül et. Onları hiç kimseden bilme ve hiç kimseye karşı kalbinde bir adavet besleme; hiç kimseye hiddet ve şiddet gösterme. Bu suretle hareket edersen en büyük müşkülleri bile yenersin ve sen de "insan-ı kamil" mertebesine erersin.

Hayrı yapan hayırdan da hayırlıdır; şer isteyense şerden de kötüdür.

Herhangi bir işte acele etme hataya düşersin.

Her huyun en iyisini kendin için seç.

Herkesin değeri onun himmeti kadardır.

Her kim bana bir harf öğretse ben ona kul köle olurum.

Her kişinin değeri yaptığı güzel işiyle ölçülür.

Herkes için tatlı ya da acı bir son vardır.

Herşey akla muhtaçtır akıl da eğitime.

Herşeye ibretle bakın ve gördüklerinizden ibret alın.

Herşeyin bir belası vardır ve iyiliğin belası da kötü arkadaştır.

Herşeyin en iyisi en yeni olanıdır; ama dostların en iyisi en eskileridir.

Herşeyin sonunu uzun uzun düşünen ve bir türlü karar veremeyenlerden
şecaat ve cesaret namına hiçbir şey beklenemez.

Hırs seni kul etmesin Allah seni hür yarattı.

Hırs ve tamah yorgunluk ve meşakkatin anahtarıdır.

Hızlı yükselenlere imreniliyor. Oysa en hızlı yükselenler toz duman saman ve tüydür.

Hiçbir süs edep kadar güzel değildir.

Hiçbir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyiniz.

Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmayınız. O hatayı işleyene hatasını başka birini misal göstererek anlatınız.

Hiçbir işte lüzumundan fazla aceleci olma. Dikkatli davranış sahibi olanlar kendilerini bir çıkmaza girmekten muhafaza etmiş olurlar.

Hikmet sahibi kişilerin sözleri doğruysa -tır yanlışsa hastalıktır.

Hoş geçinmek aklın yarısıdır.

Huzur ve barışçıllığı arkadaş edinmişe yakınlaş arkadaşlığından mutlu olmadığın kişiden uzak ol.


 

 
Standart Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler

celenin meyvesi yanlışlıktır.
Bakımlıyız.Com - Hz Ali'den ibretlik ve anlamlı sözler
Aç kalmak alçalmaktan hayırlıdır.

Açık kalpli mert düşman içinden pazarlıklı dosttan iyidir.

Adalet için en büyük talihsizlik devleti idare edenlerin zalimliğidir.

Adalet halkın dirliği ve düzeni idarecilerin ise süsü ve güzelliğidir.

Adalet ve eşitliği gözetmek siyasetlerin en iyisidir.

Adil ol kudretin sürekli olsun.

Adilane davranış siyasetlerin (yönetimlerin) en iyisidir.

Affetmekten utanmayın. Cezalandırmakta acele etmeyin.

Ahmak her lafın başında yemin eder.

Akıl gurbette yakın bulmaktır; ahmaklık vatanda gurbete düşmektir.

Akıl gibi mal iyi huy gibi dost edep gibi miras ilim gibi şeref olmaz.

Akıl gibi zenginlik cehalet gibi yoksulluk yoktur. Edebe uymak bir kazanç danışmak bir güçtür.

Akıllı bir insan fakir olabilir fakat o hiç kimsenin sadakasına muhtaç değildir.

Akıllı kişi tecrübelerden ibret alan kimsedir.

Akıllı olan kemal cahil olan mal ister.

Akıllı düşmanınsa bile danış bilgisiz dostun fikrini geç.

Akıllı insanların en mutlusudur.

Akıllının dili kalbindedir ahmağın dili ise ağzındadır.

Akıllının tahmini cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur.

Akıllı insanlar az konuşur. Çok söyleyenler yalnız ahmaktırlar.

Akil kişi kemal talep eder.

Akraba düşmanlığı akrep sokmasından beterdir.

Alçak gönüllülük en büyük şereftir.

Alçak gönüllülük ilmin meyvesidir.

Aleyhine kesin delil olmayan kişiyi mazur tutun; o kişi benim.

Alışkanlık insana musallat olur ve onu kontrolu altına alır.

Alışkanlık insanın ikinci tabiatı gibidir.

Aptallığın en büyüğü medh ve zemde ifrada kaçmaktır.

Arkadaşın hayırlısı sana doğru yolda iyi delil olandır.

Asıl yetimler anadan ve babadan yoksun olanlar değil akıldan yoksun olanlardır.

Aşağılık insanlarla yakınlaşmaktan kaçın onlar ki yapmacık sevgilerini gösterip içlerinde kötülüğü saklarlar. Onları hoşnut tuttuğun sürece sana sevgi duyarlar verili olmaktan geri kalırsan sana zehirlerini akıtırlar.

Ayıbın en büyüğü ona benzer bir ayıp sende de varken başkasını ayıplamandır.

Aynı anadan babadan doğanlar senin miras kardeşlerin; uzak yerlerden gelen huyu suyu sana benzeyenler ise senin öz kardeşlerin sayılırlar.

Az ibadet edip çok çalışmak çok ibadet edip az çalışmaktan üstündür.

Az yemek yemek sağlıktır.

Azarlamada aşırılık inat ateşini alevlendirir.

Azgınlığın sonu ya rezil veyahut yok olmaktır.

Azim ve sebat insanların en büyük yardımcısıdır.

Azla yetinen kimse zengindir.

*********************************




Babana riayet edersen sen de oğlundan hürmet ve riayet bekleyebilirsin.

Babana saygılı ol ki oğlun da sana saygılı olsun.

Babanın çocuğu için bıraktığı en iyi miras onu güzel edeple yetiştirmesidir.

Bağışlamak büyüklüğün şanındandır.

Başa kakmak suretiyle iyiliğini boşa giderme.

Başkalarını ıslah etmek istiyorsan önce kendini ıslah etmelisin. Kendin fasid olduğun halde başkalarını ıslah etmeye kalkışman en büyük ayıplardandır.

Başkalarının felaketinden hisse kapanlar geçmiş musibetlerden ders alanlar cidden bahtiyar insanlardır.

Başkalarının iyi hareketlerini takdire çalışınız. Derhal dostlarınızın çoğaldığını göreceksiniz.

Başkasında gördüğün fena bir huyu hemen nefsinde ara ve ondan kaçın.

Beceremeyeceğin bir iş için söz verme.

Benim üç türlü dostum vardır: benim dostlarım dostlarımın dostları ve düşmanlarımın düşmanı.

Bırak bu içindeki ikiliği atıl ateşe sönmeye yüz tutsa da onu alevlendir.

Bildiği halde susmak bilmediği halde konuşmak kadar çirkindir.

Bilge insan çalışmasına bilgisiz de boş hayallerine güvenir.

Bilgi gibi hazine olamaz.

Bilgi tükenmeyen bir hazinedir; akıl eskimeyen yıpranmayan bir elbisedir.

Bilgin bir söz ehli olamıyorsan hiç olmazsa dikkatli bir dinleyici ol.

Bilgin kişinin rütbesi rütbelerin en üstünüdür.

Bilgin ölü olsa bile diridir. Cahil ise diri olsa bile ölüdür.

Bilgin ölse de yaşar; cahil ise yaşarken de ölüdür.

Bilginlerin toplantısı mutluluk getirir.

Bilgisiz kişiyi bir işte bir düşüncede ya pek ileri gitmiş görürsün ya da pek geri kalmış.

Bilgiyi ehil olmayana veren o bilgiye zulmetmiştir.

Bilgiyle dirilenler ölmez.

Bilmediğiniz sözü söylemeyin; çünkü gerçeğin çoğu inkar ettiğiniz şeylerdir.

Bilmediğin şey hakkında konuşmayı ve üzerine düşmediği halde söz söylemeyi terk et.

Bin defa mazlum olsan da bir defa zalim olma.

Bin kere mazlum olmak bir kere zalim olmaktan iyidir.

Bin kapıdan yüz bin kaleden içeri girebilirsin de küçücük bir gönülden içeri giremezsin.

Bir devletin başı sahip olduğu iktidardan; bilgin ilimden; iyiliksever yaptığı iyiliklerden; ihtiyar da yaşından ötürü saygı görür.

Bir devletin çökmesi şu dört sebebe bakar: Esas prensiplerinden ayrılma ikinci planda olan şeylere önem verme aşağılık kimselerin ön safa geçmesi ve erdemli kişilerin arka plana atılması.

Bir gerçeği savunurken ona önce kendimiz inanmalıyız; sonra da başkalarını inandırmaya çalışmalıyız.

Bir insana başkaları yanında verilen öğüt; öğüt değil hakarettir.

Bir insanda güzel bir huy varsa o huya benzer başka huylarını da bekleyin.

Bir işi yapmadan önce tedbir almak insanı pişmanlıktan kurtarır.

Bir sanat eserini yıkmak cinayetlerin en büyüğüdür.

Bir hata işlediğiniz vakit onu itiraftan çekinmeyiniz. Eğer böyle yaparsanız o hatayı görmüş olanların aleyhinize verecekleri hükmün önüne geçersiniz.

Birisini övmede aşırı gitmeyin ve abartmayın.

Bir kişiyi layığından fazla övmek riyadır dalkavukluktur; layığından az övmek ise ya dilsizlikten ileri gelir ya hasetten.

Birinin aleyhinde söylenen sözü dinleyen o sözü söyleyen gibidir.

Birisinin suçunu bağışladıktan sonra pişman olma; cezalandırdığın zaman da sevinme.

Borçların çokluğu doğru adamı yalancı şerefli adamı da yemininden dönek yapar.

Boş vakitlerini okumakla değerlendiren kimse fikir rahatlığını kaybetmez.

Bütün insanlar Allah'ın kuludur. Lakin hiçbir kimse diğer bir kimsenin kulu değildir.

Büyük günahların kefareti zulme düşenlere yardım etmek acze düşenleri ferahlandırmaktır.

Büyüklere karşı saygılı olun ki çocuklar da size karşı saygılı olsunlar.

*********************************




Cahil dosttan ziyade akıllı düşmana güven.

Cahil ile sakın latife etme. Dili zehirli olduğundan gönlünü yaralar.

Cahil ne kendi eksiğini görür ne de öğütlere kulak asar.

Cahilden uzak kalmak akıllıya yaklaşmakla eşittir.

Cahiller çoğalınca bilginler garip olurlar.

Can gözü kör olunca gözle görmenin bir yararı yoktur.

Cehaleti ilimle geri çevirin.

Cehalet ve gaflet alimin kalbinde olmaz. Fakat alimler zengin cahillerin karşısında ancak ilim sayesinde yükselirler.

Cimri zengin cömert yoksuldan daha yoksuldur.

Cimri her zaman aşağılıktır kıskanç olan her zaman işkencededir.

Cimrinin dostu bulunmaz.

Cömertlik alışkanlıkların en üstünüdür.

Cömertlik istemeden önce vermektir; istendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür.

*********************************



Çalışan kötülük düşünemez çalışmayan da kötülükten kurtulamaz.

Çalışmak kadar dinlenmeyi de görev bil ihmal etme. Sağlığınıza eza etmeyin sağlığın bozulması kolay; elde etmek ise zordur.

Çocuk açısından hiçbir süt anne sütünden iyi değildir.

Çocuklara sevgi ve büyüklere saygı gösteriniz.

Çocuklara söz verdiğinizde kesinlikle sözünüzde durunuz.

Çocuğun kalbi hiç ekilmemiş bir tarla gibidir. Ona ne verilirse kabul eder.

Çocuğunuzun yedi yıl oyun oynamasına müsade ediniz ve yedi yıl ona yaşam edebini ögretiniz.

Çoğu insan medhedilip övüldüğü için gurura kapılır.

Çoğu sözler hamleden daha serttir.

Çok akıllı insanlar başkalarının hatalarından öğrenirler ve hata yapmazlar; akıllı insanlar hata yapar ve ders çıkararak bir daha yapmazlar; ahmak insanlar da sürekli hata yapar gene de ders çıkarmazlar.

Çok kimseler varisleri kavga etsinler diye mal toplamaya çalışırlar.

Çok şakacı insanı ciddiye almazlar.

Çok yaşayanın ömrü dostlarına ağlamakla geçecektir.

*********************************



Dert ve gam ihtiyarlığın yarışıdır.

Dil aklın tercümanıdır.

Dil insanın terazisidir.

Dil yırtıcıdır; yuları bırakıldı mı salar parçalar.

Dili tatlı olanın arkadaşı çok olur.

Dilini sövüp saymaya alıştırma. Tatlı dilli ol. Kötü söz alışkanlığı insanı soysuz yapar.

Dilini küfre alıştırma. Tatlı dilli ol. Yoksa önüne gelene havlayan köpeklere dönersin. Halkı zorla kendinden nefret ettirirsin.

Dilsiz ol yalancı olma.

Dilinizi daima iyi kullanınız. O sizi saadete götürdüğü gibi felakete de götürebilir.

Dindarlığın en üstünü dindarlığı gizlemektir.

Dinle öğrenirsin. Sus esen kalırsın.

Doğru dürüst ve nazik kişileri seçin ve çıkar ummadan ve korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.

Doğru her zaman yüce yalancı her zaman aşağı ve cücedir.

Doğru söz söyleyenin delili kuvvetli olur.

Doğruluk en iyi yol bilgi en iyi kılavuzdur.

Doğruluk hakkın dilidir.

Dost sen yokken dostluk şartını yerine getiren kimsedir.

Dost kardeşini üç halde korumadıkça tam dost olamaz: düşkünlüğünde kendisi bulunmadığı vakit ölümünden sonra.

Dostun olmayışı bir çeşit gariplik ve yalnızlıktır.

Dostları yitirmek gurbete düşmektir.

Dostlarıma dost olanları çok severim ve onların kıymetlerini de dostlukların dereceleriyle ölçerim.

Dostların çoğalsın diye çırpınma. Onları bir gün ihmal etmeye kalkarsan çabucak düşmanın olurlar. Dostlar ateş gibidir. Pek çoğalırlarsa yakarlar.

Dostlarının kötüsü seni iyi gününde arayıp sıkıntılı zamanında yüz üstü bırakandır.

Dostluk en yakın akrabalıktır.

Dostluk elde edilmiş akrabalıktır.

Dostlukta aşırı gitme kimbilir belki o dostun bir gün düşmanın olur düşmanlıkta da aşırı gitme kimbilir belki o düşmanın bir gün dostun olur.

Dostunu ihtiyatla sev olabilir ki bir gün sana düşman olur; düşmanınla da ihtiyata riayet ederek düşmanlıkta bulun olabilir ki bir gün sana dost kesilir.

Dostunun düşmanını kendine dost seçme.

Dünya geçici gölgedir.

Dünyanın en değerli hazinesi öğüttür ama ondan ucuzu da yoktur.

Dünyayı yutsa yoksul kalacak biri vardır: Aç gözlü.

Düşene sevinme zamanın sana ne sakladığını bilemezsin.

Düşmanı kovalamayınız onlardan yaralananların yarasını sarınız esirlerini tedavi ediniz.

Düşmanlık kalbi meşgul eder.

Düşünce akılların cilasıdır.

Düşünce ve prensiplerini kendi hayatlarında da uygulayan kimselerin bilgi ışıklarıyla aydınlanınız.

Düşünün sonra konuşun; yanılmalardan kurtulacaksınız.

*********************************




Edep aklın suretidir.

Edep en iyi mirastır.

Edep had tanımaktır.

Edep insanın kemalidir.

Edep insan için güzel elbise menzilesindedir.

Edepsiz olan kimsenin ayıpları çok olur.

Eğer ararsak kendimize kolayca düşman bulabiliriz ama ne kadar ararsak dost bulmak kolay değil.

Eğer bilgiyi hak edene vermezseniz o kişiye zulmetmiş olursunuz; hak etmeyene verirseniz bilgiye zulmetmiş olursunuz.

Eğer bir seyahata çıkarsanız gittiğiniz yerlerin adetlerine uymaya çalışınız.

Eğer sırlarınızı birbirinize açarsanız artık onu gizleyemezsiniz.

Eğer hayırlı bir iş görmek istersen bugünün işini yarına koyma. Çünkü yarına kadar ne olacağı belli değildir. Fena bir işe başlayacağın zaman da acele etme. Belki hayırlı bir düşünce sana o fenalıktan gelecek olan tehlikeye mani olur.

Eğer talihin açık ise kusurların kapalı kalır.

Eğlence ve zevke kapılan akıldan kaybeder.

Elbiseleriniz eski de olsa kalpleriniz yeni ve temiz olsun.

El işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır hayat kalitesini artırır.

Emanetin en feyizlisi ahde vefadır.

Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin.

En ahmak insan kendini herkesten akıllı sanandır.

En akıllı insan öğütleri dinlemekten vazgeçmeyen insandır.

En büyük yardım en çabuk yapılan yardımdır.

En büyük zenginlik akıl en şiddetli yoksulluk ahmaklıktır.

En faydalı bilgi uygulanabilendir.

En güzel ahlak tevazu yumuşaklık ve tatlı dilde bulunur.

En güzel edep kendinden başlamandır.

En kötü dost seni saksaklayıp eksiklerini örtendir.

En kötü şey insanın kendisini beğenmesidir.

En kuvvetli kişi kendi nefsine galip olan kişidir.

En talihsiz memleket insanlarının her türlü güvenlikten yoksun yaşadıkları memlekettir.

En yakını yitiren en uzağı yardımcı olarak bulamaz.

En yakışıklı elbise erdem elbisesidir.

Erdemin başı ilimdir.

Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin fakat ihtikar karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin.

Evlatlarınızı yaşayacakları zamana göre terbiye ediniz.

Ey ademoğlu ihtiyacından fazla kazandığın şeyi başkası için biriktirmedesin.

Ey insanlar! Bilgi edindiğiniz zaman hidayete ermeniz için bilginize uyunuz. Çünkü ilminin tersine hareket eden alim cehaletten ayrılmaz yolunu kayıp etmiş cahile benzer.

Ey karamsar; bilmelisin ki bu devranın değişmeyen tek bir kanunu vardır; o da değişmektir.

Eziyet etme eziyete engel ol. Diline sahip ol can feda olsun sana yardımcı olan dost arkadaşlığına.

*********************************




Fasık ve günahkar kimselerle arkadaş olmaktan kaçın çünkü kötülük kötülüğe kavuşur.

Faziletlerin başı ilimdir.

Fazilet sahibinin kıymetini ancak fazilet sahibi bilir.

Fazla yemek ve yemek üstüne yemekten kaçının. Zira fazla yiyen kimse fazla hasta olur.

Fırsat karınca yürüyüşü ile gelir yıldırım hızı ile gider.

Fırsat yaz bulutu gibi gelip geçer elinize geçtiğinde faydalanmasını bilin.

Fikir çatışmalarından hakikat çıkar.

Fikir sahibi her şeyden ibret alır.

*********************************



Garip dostu olmayan kimsedir.

Gazap ve öfkeden kaçınınız. Çünkü onun başlangıcı delilik ve sonu ise pişmanlıktır.

Gece ile gündüz seni işlerler. Onları sen işle. Onlar her gün senden bir şey koparıyor sen de onlardan bir şey koparmaya bak.

Geçimini mertçe kazanmaya çalış. Nefsini alçaklıktan koru ki fakir olsan bile şerefli kalasın.

Gençlik günlerini düşünmek hasrettir.

Gerçek bilgin bildiklerinin bilmedikleri yanında daha az olduğunu anlayandır.

Gerçek dost sıkıntı zamanında imdada yetişendir.

Gerçek dostlar çok vücutlu tek kalpli varlıklardır.

Gerçek karşısında öfkelenmek ayıptır.

Gerçekle savaşan elbette alt olur gider.

Gerçekleri söylemekten korkmayınız.

Gereksiz şeylerin peşinden koşan gerekli şeyleri kaçırır.

Gözleri kör olan birisine doğanın ne kadar güzel olduğunu anlatamazsınız.

Güleryüz göstermek cömertlik yerine geçer.

Güleryüz dostluk yaratır.

Günah işlememek tövbe etmekten daha iyidir.

Günaha alt olarak üstünlük bulan üstünlük elde etmemiştir şerle üst olan alt olmuştur.

Günahın en kötüsü hafife alınan günahtır.

Güzel bir siyaset iktidarı sürekli kılar.

Güzel huy bir ganimettir.

*********************************



Haddini bilen kimse hakaret görmez.

Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin. Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın.

Halkın güvenini kazanın ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırın.

Hakiki dost sıkıntılı zamanlarda senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan sana yardım edenlerdir.

Haksız kazanç ve ahlaksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyiniz.

Haksızlık önünde eğilmeyiniz. Çünkü haksızlıkla beraber şerefinizi de kaybedersiniz.

Haksızlıklara isyan etmeyenler onlardan gelecek her musibete katlanmalıdır.

Halk için en büyük felaket düşünce ve bilim adamlarının düşük ahlaklı kimseler oluşudur.

Halka hürmet edenler hürmete mazhar; halkı tahrik edenler hakarete layık olurlar. Halka saygınlık veren kişi saygın tutulmuştur. Halkı küçümseyenlerse saygı görmemişlerdir.

Halkın önderi olmak isteyen biri önce kendisini ıslah etmeli daha sonra başkalarını ıslah etmeye başlamalı ve söz ile diğerlerine edep öğretmeden önce güzel davranışı ile onlara edep öğretmelidir.

Hayat kötülüklerle insan arasında perdedir.

Hayatın karşına çıkardığı müşkül hadiselere sabır ve tahammül et. Onları hiç kimseden bilme ve hiç kimseye karşı kalbinde bir adavet besleme; hiç kimseye hiddet ve şiddet gösterme. Bu suretle hareket edersen en büyük müşkülleri bile yenersin ve sen de "insan-ı kamil" mertebesine erersin.

Hayrı yapan hayırdan da hayırlıdır; şer isteyense şerden de kötüdür.

Herhangi bir işte acele etme hataya düşersin.

Her huyun en iyisini kendin için seç.

Herkesin değeri onun himmeti kadardır.

Her kim bana bir harf öğretse ben ona kul köle olurum.

Her kişinin değeri yaptığı güzel işiyle ölçülür.

Herkes için tatlı ya da acı bir son vardır.

Herşey akla muhtaçtır akıl da eğitime.

Herşeye ibretle bakın ve gördüklerinizden ibret alın.

Herşeyin bir belası vardır ve iyiliğin belası da kötü arkadaştır.

Herşeyin en iyisi en yeni olanıdır; ama dostların en iyisi en eskileridir.

Herşeyin sonunu uzun uzun düşünen ve bir türlü karar veremeyenlerden
şecaat ve cesaret namına hiçbir şey beklenemez.

Hırs seni kul etmesin Allah seni hür yarattı.

Hırs ve tamah yorgunluk ve meşakkatin anahtarıdır.

Hızlı yükselenlere imreniliyor. Oysa en hızlı yükselenler toz duman saman ve tüydür.

Hiçbir süs edep kadar güzel değildir.

Hiçbir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyiniz.

Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmayınız. O hatayı işleyene hatasını başka birini misal göstererek anlatınız.

Hiçbir işte lüzumundan fazla aceleci olma. Dikkatli davranış sahibi olanlar kendilerini bir çıkmaza girmekten muhafaza etmiş olurlar.

Hikmet sahibi kişilerin sözleri doğruysa -tır yanlışsa hastalıktır.

Hoş geçinmek aklın yarısıdır.

Huzur ve barışçıllığı arkadaş edinmişe yakınlaş arkadaşlığından mutlu olmadığın kişiden uzak ol.

İbret alınacak şeyler ne çok ibret alanlarsa ne az.

İhtiras; feyiz ve kemalin en büyük düşmanıdır.

İhtiraslı kimse bütün dünyaya sahip olsa da yine fakirdir.

İhtiyarlığın ölüm habercindir.

İki şey vardır ki sonu bulunmaz; ilim akıl.

İki şey vardır ki yitirmeden kadri bilinmez; gençlik ve afiyet.

İki yüzlü insanlardan uzaklaşınız. Zira iyi vaktinizde etrafınızda dönüp dolaşırlar. Kötü vaktinizde derhal sizden kaçarlar.

İki yüzlünün dilinde tat kalbinde fesat gizlidir.

İktisatlı olmayla ihtiyaçların yarısı giderilebilir.

İlim bayrağımdır nereye gitsem benimledir; kalbim ilim ile doludur sanma ki boş bir sandıktır.

İlim bütün iyiliklerin anahtarıdır.

İlim hiçbir servet ile satın alınmaz. Onun içindir ki bir cahil ne derecede zengin olursa olsun en fakir bir alim ile mukayese olunmaz.

İlim maldan hayırlıdır: İlim seni korur malı sen korursun. Mal vermekle azalır ilim öğrenmekle artar. İlim hakimdir mal ise mahkum. İlim sahibi cömert olur mal sahibi cimri olur. İlim ruhun hakimidir ilim sahibi cömert olur mal sahibi cimri olur. İlim ruhun gıdasıdır mal ise cesedin gıdasıdır. Mal uzun zaman sürecinde tükenir ilim ise tükenmez ve eksilmez. İlim kalbi aydınlatır mal ise kalbi katılaştırır. İlim peygamberlerin mal ise eşkiyaların mirasıdır.

İlim meclisi cennet bahçesidir.

İlim tükenmez bir hazine akıl eskimek bilmez bir elbisedir.

İlimden başka herşey azaldıkça değeri yükselir ilim ise çoğaldıkça değeri yükselir.

İlmin bereketi güzel ameldir.

İlmin veraseti olmaz ölülerinizin kemikleriyle övünemezsiniz.

İlmini saklayan cahil gibidir.

İnanan insanın yüzünde güleçlik vardır kalbindeyse hüzün. Gönlü herşeyden geniştir nefsi herşeyden alçak. Yücelikten nefret eder şöhrete düşmandır gamı gussası uzundur düşünmesi derin susması fazladır. Vakti yoktur çok şükreder çok sabreder düşünceye dalmıştır. İhtiyacı olanları görünce kendi ihtiyacını hatırlamaz bile. Huyu güzeldir geçinmesi hoş ve yumuşak. Şeref bakımından serttir huy bakımından alçak.

İnat kötülüklerin kaynağıdır.

İnatçılık insanın aklına zararlıdır.

İnatçılık savaş ve düşmanlığa yol açar.

İnatçılığın zararı herşeyden çoktur.

İnsaf ihtilafı giderir ve arkadaşlığa yol açar.

İnsanı vaktinden önce yıpratan bir şey varsa o da tembelliktir.

İnsan belayı dilden bulur.

İnsan cahil olduğu şeyin düşmanıdır.

İnsan dün bir tohumdu yarın toprak olacak.

İnsanda dil olmazsa insan söz söylemezse surete bürünmüş bir varlıktan yahut başıboş bırakılmış otlayan bir hayvandan başka ne olabilir ki?

İnsandaki edep onun altınından daha iyidir.

İnsanın en şiddetli düşmanı gazabıyla şehvetidir.

İnsanın değeri önem verdiği şeye göredir.

İnsanın dilekleri kendisine yakındır. Her şeyden çok insana yakın olansa ölümdür.

İnsanın kendisine iyilik edeni övmesi iyiliği arttırır.

İnsanın kişiliğini sözü teyid eder.

İnsanın kurtuluşu doğruluktadır.

İnsanın tevazu sahibi olması kendisine ikram getirir.

İnsanlar yaşarken uyur ölürken uyanırlar.

İnsanlara faydası olmayanı ölüler arasında say git.

İnsanları alçaltan ve nihayet mahveden üç şeyden birincisi hasislik ikincisi servet düşkünlüğü üçüncüsü ise bencillik ve kibirdir.

İnsanların değerlerini ölçmek için değerli olmak gerek.

İnsanların en acizi insanlardan kardeş edinemeyenidir. Bundan daha acizi de kardeş edindikten sonra onu yitirendir.

İnsanların en alçağı haksız yere başkalarına hakaret edendir.

İnsanların en güçsüzü dost bulmada güçlük çekendir ondan daha güçsüzü ise dostlarını yitirip yapayalnız kalandır.

İnsanların en fazla bağışlaması gerekeni ceza vermeye en fazla gücü yetenidir.

İnsanların güzel edebe altın ve gümüşten daha çok ihtiyaçları vardır.

İnsanların kalbi vahşi ve başıboştur; kim onlarla ilgilenirse onlara doğru cezbolur.

İnsanların kıymeti yaptıkları iyilikler ile ölçülür.

İnsanların solukları ecellerine doğru attıkları adımlardır.

İnsanlarla öyle geçinin ki öldünüz mü ağlasınlar size; sağ kaldınız mı sevgiyle çağırsınlar sizi.

İşlerin en zoru alışkanlığı terketmektir.

İyi niyetlilik gönle ferahlık bedene esenliktir.

İyi ve kötü insana aynı değeri vermek doğru değildir bu suretle birincisini iyilikten soğutur ikincisini kötülük yolunda cesaretlendirirsin.

İyiliği emret ki iyi ehlinden (iyilerden) olasın.

İyilik yapandan şüphelenmek haksızlıkların en çirkini ve günahların en büyüğüdür.

İyilik ediniz onun mukabilinde fenalık göreceğinizi katiyyen aklınıza getirmeyiniz.

İyilikle hür adamı köle yaparsın.

*********************************




Kadına aşırı düşkünlük ahmakların işidir.

Kalp kör olduktan sonra gözlerin görmesinde hiçbir fayda yoktur.

Kalpler kaplara benzer. Hayırlı olan hayırla dolu olanıdır.

Kardeşi için kuyu kazan o kuyuya akibet kendisi düşer.

Kendi ayıbına bakan kimse ve onu ıslaha çalışan kişi halkın ayıbına bakmaz.

Kendi çocuğunu edeplendirdiğin şeyle yetimi de edeplendir ve çocuğunun eğitimi için yararlandığın yerden yetim için de yararlan.

Kendi görüşüyle yetinen canını tehlikeye atmıştır.

Kendi kadrini bilen helak olmaz.

Kendin için istediğini başkaları için de iste.

Kendine reva görmediği şeyi başkasına reva gören insan kamil olamaz.

Kendisine edep yüklenen kimsenin kötülükleri azalır.

Kendini cömertliğe alıştır ve her ahlakın en iyisini seç; çünkü iyilik alışkanlık haline gelir.

Kendini güçlükler karşısında sabretmeye alıştır çünkü haksızlıklar karşısında sabretmek en iyi ahlaktır.

Kendini tanımayan kimse kurtuluş yolundan uzaklaşarak cehalet ve sapıklık yoluna giriverir.

Kendisini beğenen ve kendisinden razı olan bir kimsenin kusur ve zaaf noktaları aşikar olur.

Kendisini beğenen ve kendisinden razı olan kimse birçok üzüntü ve acı çeker.

Kendini bilmeyen başkasını nasıl bilir?

Kınama ve azarlamada aşırı gitmek inada neden olur.

Kıskanç insan hiçbir zaman rahat ve huzur yüzü görmez.

Kıskanç kimse daima hasta olur.

Kıskançlık hasta eder.

Kıskançlık hastalıkların en kötüsüdür.

Kıskançlık ateşin odunu yediği gibi iyilikleri yer.

Kıskançlık insanın dünyasını karartır.

Kıskançlık insanın kalbi ve sinirleri üzerinde kötü etkiler bırakır ve insanı hasta eder.

Kıskançlık ruhun hapsidir.

Kıskançlık vücudu kemirir.

Kim bir işte halka öncü olursa başkasını terbiyeye kalkmadan kendisini terbiye etmeli. Bu terbiye de diliyle öğüt vermeden önce huyuyla öğüt vermek suretiyle olmalı. Nefsine muallim olup kendini terbiye eden kişi insanlara muallimlik edip onları terbiye edenden daha fazla ululanmaya değer.

Kim halkın ayıplarını görür onları kınar fakat kendisi de o işleri yaparsa ahmağın ta kendisidir.

Kimin söylediğine değil ne söylediğine bak.

Kişi bilmediğinin düşmanıdır.

Kişi dili altında saklıdır. Konuşturunuz kıymetinden neler kaybettiğini anlarsınız.

Kişinin karşılaşacağı bütün sorunların kolay olması beklenemez bazılarının kolay olmasının yanında bazıları zor olacaktır.

Kişinin yapısını oluşturan öz iyi değilse o kişinin ağzından iyi sözler çıkmaz.

Kitaplar bilgi sahiplerinin bahçeleridir.

Konuşun da tanışın çünkü insan dilinin altında gizlidir.

Kötü alışkanlıkları terketmek en büyük ibadetlerdendir.

Kötü evlat insanın en büyük musibetlerindendir.

Kötü evlat ailenin şerefini yıkar ve geçmişine leke sürer.

Kötü evlat anne ve babanın şerafetini yok eder ve geriye kalanları rezil eder.

Kötü huylarını terk et. Halkın hürmetlerine mazhar olursun.

Kötü insanlarla oturup kalkmak iyi insanlar hakkında su-i zan doğurur.

Kötü zanlı olup dostlarını elinden çıkarma.

Kötülükten çekinmek iyi bir iş yapmaktan yeğdir.

Kutsal görevinizin yoksul sakat ve yetimlere bakmak olduğunu hiç aklınızdan çıkarmayın. Memurlarınız onları incitmesin onlara kötü davranmasın. Onlara yardım edin koruyun ve yardıma ihtiyaç duydukları her zaman huzurunuza çıkmalarına engel olmayın.

Küçük bir insandan gelen büyük bir fikri küçümseme.

Küçüklükte soru soran kimse büyüdüğünde cevap veren biri olur.

*********************************




Mal çokluğu kalpleri bozar günahları doğurur.

Mal isteklerin temelidir.

Mal-mülk toplayıp biriktirme kime topladığın bilinmez.

Mal-mülk insanın gözünü doyurmaz kalp zenginliğine çalış.

Malından vermeyeni zenginlerden sayma.

Marifetlerin en üstünü insanın kendisini tanımasıdır ve en büyük cahillik ise insanın kendini tanımamasıdır.

Mazideki esefli ve üzüntülü olaylarla kalbini doldurma gelecekle uğraşmaya zaman bulamazsın.

Mazluma yardımcı ol zalime düşman kesil.

Mazlumun öç alma günü zalimin zulmettiği günden daha korkunçtur.

Memurlarınızı seçerken zalim yöneticilere hizmet etmemiş ve devletin suçlarından ve zulümlerinden sorumlu olmamış bulunmalarına dikkat ediniz.

Memurlarınızın hareketlerini kontrol ediniz ve bunun için güvendiğiniz samimi kişileri kullanınız. Mektuplar ve müracaatlara bizzat kendiniz cevap veriniz.

Midenizi fazla hayvan mezarlığı yapmayınız.

Milletlerin ölçü ve terazisi adalettir.

Mutlu ile arkadaş olan mutlu olur.

Mükemmel insan eksiklerini ve kusurlarını bilendir. En kötüsü ise insanların doyumsuz isteklerin ve hırsın peşine düşmesidir.

*********************************



Namus güzelliğin sadakasıdır.

Ne kadar tenha bir yerde olursa olsun bir fenalık yaparken seni hiç kimsenin görmediğine hükmetme. Seni mutlaka bir gören vardır. O da Allah'tır.

Ne yüksek mevki ile sevin ne de düşkün olduğuna üzül.

Nefsine hakim olman en üstün güç kudrettir. Ona buyruk yürütmen en hayırlı emarettir.

Nerede bir bilgin görürsen hemen buyruğunu kabul edip hizmetine gir.

Nice kan vardır ki onu dil döker.

Nice zengin vardır ki yoksuldan da yoksuldur; nice büyük kişi vardır ki her aşağılık kişiden de aşağıdır nice yoksul vardır ki bütün zenginlerden daha zengindir.

*********************************



Oyun hayranı biri saadete eremez.

*********************************



Ölüm cebimizde bize hep eşlik etmektedir neden cahillerde feryadla karşılanır ölüm neden böyle şaşkınlık yaratır?

Öfke delilikten bir bölümdür. Çünkü sahibi nadim olur nadim olmuyorsa deliliği adamakıllı pekişmiş demektir.

Öfke gücünü izleyecek olursan seni helak eder.

Öfke korkunç bir ateştir. Onu bastıran ateşi söndürür yapamayan içinde yanıp gider.

Öfke kötü bir arkadaştır. Kusur ve çirkinlikleri açığa çıkarır insanı kötülüğe yakınlaştırıp iyilikten uzaklaştırır.

Öfke ve kızgınlıktan koru kendini. Çünkü başlangıcı delilik sonu pişmanlıktır.

Öfkeden kaçın sakın öfke sana galip olup alışkanlık haline gelmesin.

Öl de alçalma azı yeter bul da yüzsuyu dökme. Çalışıp da bir şey elde edemeyen oturunca hiçbir şey elde edemez.

Öldükten sonra yaşamak isterseniz kalıcı bir eser bırakınız.

Ölümü unutmak kalbi paslandırır.

Ölümü unutmayan güzel şeylere tutkun olur.

Ölümün belirtisi doğmaktır.

Önder önce kendini eğitmeli sonra diğerlerini. Önce kendi edebiyle örnek olmalı sonra öğüt ve nasihatla.

Övünmeye değer şeyler güçlü akıl utanma nefsinden sakınma ve eğitimdir.

Öyle bir devir ki hiçbir arkadaşın senden hoşnut değil ve öyle bir devir ki hiçbir dostun sana dürüst ve gerçek dost değil.

Öyle bir kimseyi dost tut ki aranızda kardeşlik husule gelsin ve senin bulunmadığın yerlerde seni müdafaa etmek için düşmanlarınla pençeleşsin.

*********************************



Parçalayıcı ve yiyici yırtıcı hayvan zalim ve zorba bir validen iyidir.

*********************************



Renkten renge giriş inançtan inanca geçiş ahmaklığın alametlerindendir.

Rezil kişilerin başa geçmesi insanlara afettir.

*********************************



Sabır acılığının meyvesi zaferdir.

Sabır en güzel huy ilim de en şerefli süs eşyasıdır.

Sabır iki türlüdür: istemediğin hoşlanmadığın şeye sabretmek ve sevdiğin istediğin şeye sabretmek.

Sakın başkasının kölesi olma; çünkü Allah seni hür yaratmıştır.

Sakın aile ve akrabalarının bedbahtlardan olmasına sebep olan birisi olmayasın.

Sana cefa edeni utandırman için hoşça geçinmeye çalış.

Sana niçin yaptığını sorduklarında utanacağın ve yalanlamaya kalkacağın işleri yapmaktan çekin.

Sana karşı iyilik yapanlara ve teşekkür etmesini bilenlere iyilik et.

Sana öğüt veren sana geniş kredi açmış tüccara benzer.

Sefih olanlar lisanla dostluk gösterirler. Fakat kalbleri fesatla doludur.

Seni yalnız iyi günlerinde arayan düşkün günlerinde senden kaçacaktır.

Seni sende bulunmayan özellikler ve değerler icat ederek koltuklayan bir gün gelir yapmadığın suçları da üstüne yığarak seni çekiştirmeye çeliştirmeye kalkar.

Senin hakkında iyi zanda bulunanın zannını gerçekleştir.

Seviyesiz insanların bana cahilce sözlerine karşılık vermekten tiksinti duyarım.

Sırlarını ona buna açıyorsan başına gelecek zilletlere razı ol.

Siyasetlerin (yönetimlerin) en zoru alışkanlıkları değiştirmektir.

Sizin en kötünüz insanları çekiştirerek dostlar arasında ayrılık düşüren ve temiz insanlara kusur bulan kimsedir.

Sizler mallarınızla halkı kuşatamazsınız (onların gönüllerini hoş edemezsiniz); öyleyse açık yüzlülük ve güzel davranışınızla onları kuşatınız.

Soruya verilen cevap çoğalınca doğru gizli kalır.

Soyluluk; babaların anaların mensup oldukları soyla boyla değil övülecek üstünlükle kazanılır.

Söylemediğin sözün hakimi söylediğin sözün mahkumusun.

Söyleyene bakma söylenene bak.

Söz -tır; azı yaşatır çoğu öldürür.

Söz ok ve mızraktan daha tesirlidir.

Söz dilinin sustuğu ve amel dilinin söylediği nasihat hiçbir kulak tarafından kovulmaz ve onun faydası ile hiçbir fayda bir olmaz.

Söz sizin ağzınızda olduğu sürece söz sizin esiriniz söz ağzınızdan çıktıktan sonra siz sözünüzün esiri olursunuz.

Sözün gümüş olsa da ey nefs sükut (suskunluk) altındır.

Sözün güzelliği kısalığındadır.

Sözünde duramayacağın bir yerde söz verme ve kefaletine vefa edemeyeceğin yerde kefil olma.

Susmak ağırbaşlılığı artırır.

Susmak sana ağırbaşlı bir elbise giydirir ve sonunda özür dileme zorundan korur.

Sükut yalan söylemekten ve başkalarını çekiştirmekten herhalde evladır.

*********************************



Şahsınıza fenalık eden bir düşmanı affediniz. Lakin vatanınıza ve milletinize fenalık eden bir kimseyi asla affetmeyiniz.

Şehvet bir kapıdan girer akıl öbür kapıdan çıkar.

Şer'den çekinen kişi hayır yapana benzer; suçtan sakınan kişi iyilikte bulunana döner.

Şeref ve namus en büyük hazinedir. Onlara malik olanlar hayatlarını daima memnun ve mesut geçirirler.

Şeref ve soyluluk yüksek özellik ve niteliklerden gelir ataların çürümüş kemiklerinden değil.

Şerefine düşkün olan kötü cevap almaktan kendini sakınır. İnsanların davranışlarını düşünerek ve gözeterek onlarla uyum içinde yaşayan kendi kişiliğini de korur.

Şerefli ve önemli bir mevkiiniz olması için bilime sarılınız.

Şiddetli istek mutluluğun en büyük düşmanıdır.

Şükür nimetlerin süsüdür.

*********************************



Tamah mihneti davet eder.

Taraf tutmayın bazı insanları kayırmayın. Bu tür davranışlar sizi zulme ve despotluğa çeker.

Tarımla uğraşanlar devletin servet kaynağıdır ve bir servet gibi korunmalıdır.

Tecrübe fayda ile beraber gelen ilimdir.

Terbiyesizlikle kendisini düşüreni soydan gelme asalet yükseltemez.

Tevazu gösteriniz ki halkın hürmet ve saygısını kazanasınız.

*********************************



Uygunsuz yerlere giren kendini töhmete kaptırır.

Utancın üstünü insanın kendinden utanmasıdır.

*********************************



Üç şey hayatı tatsızlaştırır: kin kıskançlık ve kötü huyluluk.

Üç şey insana hayatı zindan eder: Ağırlaşan aile yükü borçların baskısı ve bir hastalığın sürüp gitmesi.

Üç şeyi kendinizde tutup saklayınız: cesaretiniz bilginiz ve malınız. İnsanlar bu üç sahip olduğunuz şeye düşmandır ve o insanları ancak bu üç şeyi kaybetmeniz sevindirir.

Üstünlük taslamak ayıpların en kötüsüdür.

*********************************



Verilen söz zamanında yerine getirilmesi gereken bir borçtur.

*********************************



Ya siz bizi yok edersiniz ya da biz sizi yok ederiz. Ya da barışı daha uygun görürsünüz.

Yakınlarına yardımı bırakan düşmanlarına yardım etmiş olur.

Yalan hıyanettir doğruluk emanettir.

Yalan söylemenin sonu kınanmaktır.

Yalancılardan daima uzak bulununuz. Çünkü onlarla içli dışlı olur ve onlarla dolaşıp kalkarsanız siz de yalancı olursunuz.

Yalancıların başlıca sıfatları şunlardır: Önce sana diller döker birçok şeyler vaad eder sonra senden vazgeçer daha sonra da arkandan senin aleyhine birçok şey söyler.

Yalandan daha kötü bir kabahat yoktur.

Yalanlanacağından korktuğun bir şeyi anlatma.

Yanlışını gününde görüp nefsine sitem edersen yanlışın faydaya dönüşür. Dünde kalan yaşam geçmişle yok olur gider.

Yapman gereken hayırlı yararlı işleri yarına bırakma. Bakarsın yarın olur da sen olmazsın.

Yaptığın iyilikleri ve sana anlatılanları gizle.

Yaşamın tecrübeleri doğru karar verebilmeyi öğretti öyle ki artık beni bitirmeye yok etmeye gelen şeyleri ben bitirip yok ettim.

Yeni ilmi şeyleri öğrenmekle kalbinizin yorgunluğunu ve rahatsızlığını giderin çünkü kalpleriniz de vücudunuz gibi yorulur.

Yeni mal mülk edinmeden önce yığdıklarınızı kullanınız.

Yoksullar bazen çok müşkül durumlarda kalırlar. Söyledikleri sözler ne kadar doğru olursa olsun onları dinleyenler sözlerine kulak asmazlar.

Yoksula yardımı dilenmeden yap. Sen onu el açmak zorunda bırakırsan verdiğin sadaka ile onun sadakadan daha değerli olan haysiyetini satmaktan kurtarırsın.

Yoksullarla otur şükrünü artırırsın.

Yoksulluğunu gizle yoksa itibarın sıfıra iner.

Yola düşmeden arkadaşı eve girmeden de komşuyu sor.

Yüzünüze karşı yapılan şişirme övgüleri dinlemekten kendinizi koruyunuz. Çünkü onlar kalpleri kirletip ortalığa pis bir koku yayarlar.

Yumuşak ahlak soyluluk ve büyüklüktendir. Yumuşak huyluluğun bitmez tükenmez kaynağı ol. Kimseye asla eziyet etme yaptığın şeyin sonuçlarını görür ve duyarsın.

Yumuşak konuş sevilirsin.

Yüce kişinin aç kalınca aşağılık kişinin karnı doyunca saldırısından korkun.

Yükseklik taslamak alçaltır alçak gönüllülük yükseltir.

*********************************



Zalime gelip çatan adalet günü mazlumun uğradığı cevir ve cefa mihnetinden çetindir. Şiddet son dereceyi buldu mu ferahlık gelir çatar. Bela halkaları tam daraldı mı genişlik yüz gösterir.

Zaman bana karşı maske takındı beni tanımazlıktan geldi bilmedi ki ben güne saygılıyım ve talihsizliklerin en korkulusunu bile kolay şeymiş gibi karşılarım.

Zaman ibret aynasıdır.

Zaman kendine uymazsa kendini zamana uyduranlar en akıllı kimselerdir.

Zaman uzasa sonu gecikse bile sabreden mutlaka zafere ulaşır.

Zamanının bir kısmı maziye karıştı. Geride kalan günlerinin sayısı da belli değil fırsat varken çalış.

Zamanın icaplarına uymayanlar sürüden ayrılmış koyunlar gibi geri kalırlar.

Zayıfları ziyaret etmek alçak gönüllülüktendir.

Zenginlik gurbette bir vatan fakirlik vatanda bir gurbet gibidir.

ALISKANLIKLARIN   ZINCIRI  ÖNCE  HIS EDILMEYECEK  KADAR  HAFIF  SONRADA   KIRILMAYACAK  KADAR  HAFIFTIR  INSANA  -;;;;;;;;;;;;;;;
AKLIM  HERGÜN  TÖBE  EDER   NEFSIM  HER  AN  TÖBEMI   BOZAR  ARADA  KALMIS  BIR  CAREYIM:::---;;;;;;;;;;;;;;;;


 





 

Kısa ve anlamlı yazılar
Öyle karşıla ki....

* Çocuğunu öyle karşılaki,eve geldigi zaman en güzel yere geldiğini hissetsin

* Eşini öyle karşılaki,yanına geldiği zaman en dogru insana kavuştuğunu hissetsin.

* Anneni öyle karşılaki,doğumundaki ağrıları lezzetle takas etsin.

* Babanı öyle karşılaki,ömür boyu başka evlada imrenmesin.

* Fakiri öyle karşılaki,ona serdiğinden çok büyük bir dua sofrası sersin.

* Zengini öyle karşılaki,gönlünü gördüğünde,kendi gönlünün fakirliğinden utansın...

* Yarını öyle karşılaki,sana hayellerinden de öte bir başarı ve mutluluk sunsun...
__________________





Kısa ve anlamlı yazılar
Öyle karşıla ki....

* Çocuğunu öyle karşılaki,eve geldigi zaman en güzel yere geldiğini hissetsin

* Eşini öyle karşılaki,yanına geldiği zaman en dogru insana kavuştuğunu hissetsin.

* Anneni öyle karşılaki,doğumundaki ağrıları lezzetle takas etsin.

* Babanı öyle karşılaki,ömür boyu başka evlada imrenmesin.

* Fakiri öyle karşılaki,ona serdiğinden çok büyük bir dua sofrası sersin.

* Zengini öyle karşılaki,gönlünü gördüğünde,kendi gönlünün fakirliğinden utansın...

* Yarını öyle karşılaki,sana hayellerinden de öte bir başarı ve mutluluk sunsun...
__________________





anlamli sozler... www.islam-sohbet.com
1 AnlamlSzler...Www.islam-sohbet.com




 

HikmetLi Büyük alimLerin Sözleri söyle sıralanır Googlede Sevgidiyari.com Adresinde bulabilir ve güzelsözlere..

Hikmetli sözler
Kişi, iyilik düşünür de yapamazsa, kendisinden misk kokusu yayılır. Melekler, iyiliği bu kokudan bilir, o iyiliği yapmış gibi sevab yazarlar. Kişi, kötülük düşünür de yapmayınca, etrafa kötü koku yayılır, kokusundan onun kötülük olduğunu anlarlar; fakat işlemediği sürece onu günah olarak yazmazlar. (Süfyan bin Uyeyne)

Kişi, herkesle düşüp kalktığı müddetçe, riyakârlıktan kurtulamaz. (Fudayl bin İyad)

Âhiret dünyadan hayırlıdır dediği halde, kazandıklarını Allah için harcamayan, sözünde yalancı değil midir? Ölümden kurtuluş yok dediği halde, hiç ölümü hatırlamayan, ahmak değil midir? (Şakik ez Zâhid)

Hatem-i Esam’a, (Ne zaman dünyadan ibret alanlardan oluruz?) diye sorulunca, (Dünyadaki her şeyin, sonunda harap olacağını ve sahiplerinin, sonunda toprağa gideceği şuuruna erince) diye cevap verdi. (İmam-ı Şarani)

Gölgeyi güneşe tercih edip de, Cenneti Cehenneme tercih etmeyene, akıllı denebilir mi? (Ahmed Bin Harb)

Malik bin Dinar hazretlerine (Bizimle yağmur duasına çıkar mısın) dediklerinde, (Benim yüzümden üzerinize taş yağmasından korkarım. Siz yağmur yağmıyor diye endişe ediyorsunuz. Ben hâlâ neden taş yağmadı diye düşünüyorum) buyurdu. (İmam-ı Şarani)

Bir zamanlar günahlarımız için ağlardık, şimdi Müslümanlık elden gidecek diye endişeleniyorum. (Süfyan-ı Sevri)

Başına gelen bir felaketten dolayı, Allahü teâlâdan başkasına yakınan kişi, bu kusurundan dolayı tevbe etmedikçe, ibadetten zevk alamaz. (Ka’bul Ahbar)

Başkalarının elindeki nimetleri kıskanıp, bunun için üzülen, aslında Rabbinin takdirine kızmıştır. (Vehb bin Münebbih)

Kazaya rıza göstermeyenin, ahmaklığının devası yoktur. (Meymun bin Mihran)

Halkın ağzında sakız gibi çiğnenmedikçe, kişinin Allah katında salihliği, kemal derecesine varamaz. (Vehb bin Münebbih)

Bir mecliste üç şey olursa oraya rahmet yağmaz: 1- Dünyadan konuşulması, 2- Çok gülünmesi, 3- Gıybet edilmesi. (Hatem-i Esam)

Cehennemde, yalancılar köpeğe, hasetçiler domuza, gıybetçiler maymuna çevrilecektir. (Hatem-i Esam)

Söylediği doğru olsa bile, kovucuyu, (Ya, öyle mi?) diye tasdik etmeyin, ondan nefret edin, çünkü kovucunun haberini tasdik etmek, kovuculuğun meşru olmasına izin vermektir. Bu ise, kovuculuktan daha kötüdür. (Halid bin Safvan)

Bir dağ bir dağa saldırsa, saldıran yıkılır. Bu söz, zulme uğrayanın, zalimi Allahü teâlâya havale etmesinin felaketini bildiriyor, çünkü havale ile zalimin helakine sebep olabilir. Havale etmeyip affetmek daha iyidir. (Hazret-i Mücahid)

Kötü kişi, kırılmış çömlek gibidir. Ne, işe yarar; ne de yeniden çömlek yapmak için çamur olur. (Vehb bin Münebbih)

Kendisine iyilik ettiğiniz kötü kimsenin şerrinden korunmaya çalışın! (Hazret-i Ali)

Şimdi, ne kişinin kendini sorgulaması, ne de vefa kaldı. Er kişiler gitti, geride çerçöp kaldı. (Meymun bin Mihran)

Şu iki haslete sahip olmayan kâmil olamaz: 1- İnsanların ellerindekine göz dikmemek, 2- Onların eziyetlerine katlanmak. (Eyyüb Sahtiyani)

İnsanlarla iyi geçinemeyen, imanın tadını alamaz. (İbni Verd)

Âhir zamanda bir müminin huzuru, halk tarafından tanınmamaya bağlıdır. (Hazret-i Ali)

İnsanlar bir ateş gibidir. İhtiyacın kadar onlara yaklaş; ama ateşe nasıl yaklaşmak gerekirse öyle yaklaş! (Hatem-i Esam)

Bu zaman, susmak ve azıkla yetinip ölümü bekleme zamanıdır. (Süfyan-ı Sevri)

Eski insanlar birer ilaçtı. Günümüz insanları ise devasız birer dert! (Süfyan-ı Sevri)

Ben mesciddeyken, (En kötünüz dışarı çıksın) dense, birisi benden daha çevik davranıp da dışarı fırlamazsa, herkesten önce ben çıkarım. (Malik bin Dinar)

Allahü teâlâ kibirliyi, en aşağı bilinen kimse ve komşuları tarafından hakarete uğratmadıkça ve ölümünden önce altına yapar bir hale düşürmedikçe, dünyadan çıkarmaz. (Hatem-i Esam)

Dervişi hor görmek, kibrin ta kendisidir. Onu kötülemekse, köpeklerin havlaması gibidir. (Ebu Talib Nahşebi)

Öyle zaman gelecek, insanlar çok yüksek binalar yapacaklar, önemli binekleri olacak, ama dinlerini ziyan edecekler. Sizin kıblenize doğru namaz kılacaklar, ama sizin dininiz üzere olmayacaklar. (Abdullah ibni Mes’ud)

Ağır hastanın yiyip içtiği kıymetli gıdalar sağlığına fayda vermediği gibi, dünya sevgisine dalmış kalplere de nasihat fayda vermez. (Malik bin Dinar)

Dinde seninle yarışanla yarış! Dünyalıkta yarışanla yarışma, dünyayı onun kucağına at! (Hasan-ı Basri)

Dünya bir leştir, ondan bir şey koparmak isteyen köpeklerle dalaşmaya mecbur kalır. (Vehb bin Münebbih)

İnsan, beyinle ve yürekle sevmemeli, çünkü yürek durur, beyin unutur. Ruhla sevmeli; ruh ne durur, ne unutur, ne de ölür. (Hazret-i Mevlana)

# Mehmet Ali Demirbaş’ın Türkiye gazetesinde bugün yayınlanan Kırkıncı yılımız başlıklı yazısı için tıklayınız




Kabirde ne hasır var ne kilim, Sen dünyada oturmuş seyrediyorsun filim..
***********************************************




 

  • Video Bilgileri
  • Paylaş?
  • Sitene Ekle






Affetmek, zaferin zekâtıdır.

Musibetin sevabına talip olmaklığın, musibeti çekmekte iken de varsa, zahidsin.

Bela insanın diline bağlıdır. Bir kimse bir şeyi yapmam dedi mi, şeytan her işini bırakıp onu yaptırana kadar uğraşır.

Her evin kapısı vardır. Kabirin ki ayak tarafındandır.

İman iki eşit parçadır. Yarısı sabır,yarısı şükürdür.

İlim yapmak, amelden hayırlıdır. Dinin kıvamı da verağdadır (arkada). Alim ilmi az da olsa, ilmi ile amel edendir.

Mümin yumuşaktır. O kadar ki onu yumuşaklığından dolayı ahmak zannedersin.

Dünyada bir garip veya bir yolcuymuş gibi yaşa

Mümin her ahlak üzere ahlaklanır. Fakat onda yalanla ihanet bulunmaz.

Bir kimseyi inada kapılmış çekişmeci ve kendi görüşünü beğenmiş görürsen bil ki, onun ziyanı tamamdır.

Ashabım gökteki yıldızlar gibidir.Hangisine uyarsanız, hidayete kavuşursunuz

Kişiye, kendisine parmakla işaret edilmesi, şer cihetinden kafidir.

İnsanlara akılları ölçüsünde söz söyleyiniz.

Nazar ve nefes az kaldı kaderi geçecekti. Nefes ve nazardan Allah a sığının.

Sakın kendisine verdiğin kıymeti sana vermeyenle arkadaş olma.

Alim, ilim ve amelin yeri cennettedir. Alim, ilmi ile amel etmezse, ilim ve amel cennette, alim ise cehennemde olur.

Ulema, Allah ın kulları üzerinde peygamberlerin eminleridir. Siz onlardan çekinin ve onlara taarruz etmeyin. Onlar hükümet erkanı ile ihtilal etmedikçe ve dünyaya karışmadıkça.

Ben, İnsanoğlunun geride bıraktığı devirler içinden çağlar boyu seçile seçile geldim ve içinde bulunduğum çağda ortaya çıkarıldım.

Bir kavme su dağıtan,onların hepsinden sonra su içeçektir.

Kur an yedi nuans üzere indirildi. Onun hiçbir harfi yoktur ki, bir hiç zahir, bir de batın mana taşınmasın. Ebu Talip in oğlu Ali de bu zahir ve batına ait ilim mevcuttur.

Ameller niyetlere göre değer kazanır.

Bilginler, Nebilerin varisleridir.

İnsanların en hayırlıları, ahmak, aptal diye adlandırılmadıkça kıyamet kopmaz.

Kıyamet günü herkes birbirinden davacı olur. Hatta tokuşan koyunlar bile..

Kabe-i Şerif yıkılarak taşları denize atıldığı vakit, işte o zamanda korkunç alametler olur.

İyi bilin ki vallahi ey Medine ahalisi! Sizler, muhakkak kıyamet gününden 40 gün kadar önce burasını terk edeceksiniz.

Muhakkak ki kulak, göz, kalp, bunların her biri kendi fiillerinden mesul tutulacaklardır.

Kıyamet ile ben işte şu iki parmak gibi yakın olarak ba s olundum.

Kim bir kardeşini, bir günah sebebi ile ayıplarsa, o günahı işlemedikçe o kimse ölmez.

Bir iş yapmak istediğin zaman, Allah sana o işten kurtuluş gösterinceye kadar, yahut Allah sana bir çıkış kapısı yaratıncaya kadar yavaş ve temkinli davran.

Cehennem kızarıncaya kadar 1000 yıl yakıldı. Sonra beyazlaşıncaya kadar yine 1000 yıl yakıldı. Sonra kararıncaya kadar 1000 yıl daha yakıldı. Şimdi o, zifiri karanlık gece gibi, kapkaranlıktır.

Dikkat edin, sizden biri kardeşinin verdiği hediyeyi reddetmesin. Eğer bir şey de bulursa, ona mukabelede bulunsun. Nefsin yed-i kudretinde olana yemin ederim ki, bana bir (koyun) kolunun ucu hediye edilse kabul ederim. Ve eğer bir kol için davet edilsem ona icabet ederim.

Melaike, çanı olan kervana arkadaş olmaz.

Allah! Size haram ettiği şeyde şifa halketmedi

Adem in Allah indinde bir mevkii vardır ki, ona ibadetle erişilmez. O mevkiye erişinceye kadar, Allah ona hoşuna gitmeyen şeyleri verir.

İyilik yap ehli olana da, olmayana da, ehline isabet ederse yerini bulur. Etmez ise ehli sen olursun.

Cenabı Hakk ın kaza ve kaderinden sonra, ümmetinin ekserisinin ölümleri gözdendir.

Ümmetim için, nefislerine söyledikleri affedildi. Ağıza ve tatbik mevkiine konmadıkça.

Kendini bilen Rabbini bilir.

Dört şey Arş ı Azam altındaki hazineden imal edildi. Fatiha, Ayetel Kürsi, Amenerresulihi, İnna A teyna.

Yerdekilere merhamet edin ki, gökteki merhamet etsin.

Müteşabih Ayetlere tabi olanları gördüğünüzde, işte onlar Allah ın Kur anda isimlendirdiği kimselerdir ki, onlardan uzak durur.

Allah bir kavme azab indirdiğinde, o azab onların içinde olan herkese isabet eder. Sonra amallerine göre baas olunurlar.

Hased ettiğinizde haddi aşmayın, zanda bulunduğunuzda onu tahkik etmeyin, bir şeyde size bir uğursuzluk hissi gelirse onu geçin ve ancak Allaha tevekkül edin.

Sahibinin ağzından lanet çıktığı zaman bakar, eğer yöneltildiği kimsede kendisine yol bulursa ona gider, aksi halde kendisinden çıktığı kimseye döner.

Kardeşinin davetine icabet et. Zira kardeşin için, sen iki durumda bulunursun. Ya o hayır üzeredir ve sen o davette hazır olmaya layıksın. Veya o şer üzerindedir ve sen onu ondan men eder ve hayırla emredersin.

Allah bir kulunu severse, o kulun yalvarmasını işitmek için, kendisini ibtilaya maruz bırakır.

Nimete kavuşanların inkarından sakının.

Hiçbir nefis sahibi canlı yoktur ki, üzerinden yüz yıl geçsin.

Kim, Allah ın kullarının, kendisi için ayakta dikilmesine sevinirse, ateşten bir eve hazırlansın.

Bir şeyde uğursuzluk varsa, kadın da, at ta ve evde dir.

Sizden birinizin ayakkabı bağı koptuğu zaman, bunu düzeltmedikçe, diğer ayakkabısıyla yürümesin.

Bana yalan isnad eden, ateşten bir yatağa kendini hazırlasın.

Taş avı öldürmez ve düşmanı helak etmez, ancak göz çıkarır ve diş kırar.

Uğursuzluk yorma, şirktir ve bizden hiçbir kimse yoktur ki bu şirkten ona bir şey yaklaşmış olmasın. Ancak tevekkül ile Allah onu giderir.

Ey hanımlar! Şeytan feryadından sakınınız. Gözden gelen yaş, Allah tan ve merhamettendir. Elle olan ve dil ile olan şeytandadır.

Siyah bayraklar zuhur ettiğinde, evveli fitne, ortası dalalet, sonu küfürdür.

Bize karşı silah taşıyan, bizden değildir.

Sizden birinizde bir hal (vesvese) olduğu zaman üç defa tekbir getirsin. Zira bu hassasiyeti mümin duyar.

Dünyada iki yüzlü olanın kıyamet de ateşten iki dili olur.

Geceleyin horozların ötüşünü işittiğiniz zaman, Allah ın ihsanından isteyiniz, çünkü bunlar bir melek görmüşlerdir. Geceleyin eşşeklerin anırmasını işittiğiniz zaman da, şeytan ın kötülüğünden Allah a sığınınız. Çünkü onlar bir şeytan görmüşlerdir.

Mü min bir yuvadan iki kere ısırılmaz.

Allah bir kulunun canını bir yerde almak istediği zaman, o yerde o kul için bir ihtiyaç yaratır.

Oturma yerlerinin en hayırlısı, en geniş olanıdır.

Kendisine izin verilmeden önce kim bir evin köşe bucağı ile gözlerini doldurursa, gerçekten fasık olmuştur.

Tüm yeryüzü Benim Ümmetime bir mabed yapılmıştır.

Ahir zamanda bir kavim olacak ki; güvercin kursağı gibi (tüylerini) siyaha boyayacaklar. İşte bu kimseler cennet kokusu koklayamazlar.

Biz bu aleme rahmetten nasibi olmayanlara, Allah ın rahmetini ulaştırmak için geldik. Başka bir işimiz yok.

Göçebenin şehirli hakkında şahitlik etmesi caiz değildir.

Kadınlara itaat nedamettir?.

Uğursuzluk, evde kadında ve kısraktadır.

Benden sonra, erkekler için kadınlardan daha zararlı bir fitne bırakmadım.

Allah ın ahlakı ile ahlaklanın.

Bana cehennem halkı gösterildi. Çoğu kadınlardı.

Yeryüzünün doğu ucunda bir insanın ayağına batan dikenin acısını, batı ucundaki duyacaktır.

Hakkın dile getirilmesi gereken yerde susan, dilsiz şeytandır.

İşlerini kadına bırakan bir millet asla felah bulmayacaktır.

Havva olmasaydı hiçbir kadın kocasına ihanet etmezdi. İsrail oğulları da olmasaydı (bekleyen) et bozulmazdı.

Bilginin mürekkebi, şehidin kanından kutsaldır.

Daha sadaka, isteyenin eline düşmeden Rahman ın eline değer.

Allah vardı, O nunla beraber hiçbir şey yoktu.

Şüphesiz Rab bınız sağır ve gaib değildir. O sizin bindiğiniz develerin semerlerinin başları arasındadır.

Biriniz namaza durduğunda ancak Rab bine müracaat eder, Çünkü o kişinin Rabbi kıble ile kendi arasındadır.

Beni gören Hakk ı görmüştür.

Ben Rahman ın nefesini Yemen istikametinde buluyorum.

Selamet ül-insan fi hıfz il-lisan. (İnsanın selameti dilini tutmasıdır.)

El-aceletü min eş-şeytan. (Acele işe şeytan karışır.)

Hayr el-umur evsatuha. (Her şeyin iyisi ortada olandır, itidal)

El-intizar eşeddü minen-nar. (Beklemek ateşten beterdir.)

Verdiğini hatırlayan ve kalbinden geçiren kimse seha (cömertlik) ismine layık değildir...

Arz, Adem oğluna der ki; Sen benimle bizim aramıza bir örtü koyuyorsun, halbuki sen yarın benim karnıma gireceksin...

Mü min in ferasetinden sakının, çünkü o Allah ın nuruyla bakar...

Tedavi için başvurduğumuz çarelerin en iyisi kan aldırmaktır...

Herkes ne için yaratılmışsa o, kendisine kolaylaştırılacaktır...

İnsan, sevdiği kimse ile beraberdir...

Emanet ehline verilmez ise, o topluluğun kıyameti yakındır...

Sizden hiçbiriniz, nefsini hakir (küçük) yapmasın

Kim Cuma günü selameti bulursa, diğer günlerde de bulur

Yolculuk edin sıhhat bulursunuz

Mekke kalma ve oturma yeri değildir. Hac ibadetini yerine getirdikten sonra Mekke de kalma süresi 3 gecedir

Yolculuk azaptan bir parçadır

Biriniz yolculuğa ait işini bitirince ailesinin yanına dönmeğe acele etsin

Hac ve Umreye gidenler Allahın elçileridir

Hac, zayıf olan her kişinin cihadıdır

Sen babanın yerine hacca git. Hayrın arttıramazsan, şerrini de arttıramazsın

Rüya Allah'tan, Hilm Şeytandandır

Dünya uyuyanın rüyası gibidir

Onu inkar edenin veya hafif görerek terk eyleyen kimsenin Allah iki yakasını bir araya getirmesin ve işlerini tamam etmesin" (Cuma namazı ile ilgili)

Tabi kendileri için Adil ve Zalim bir imam bulunupta, Cuma kılmak imkanı varsa, bilmiş olunuz ki, o kimsenin başka namazı yoktur.

Resüller, Nebiler miras bırakmaz, onların bıraktıkları, sadakadır

İbrahim benim oğlumdur. O memede iken öldü. Onun iki tane süt annesi vardır. Süt müddetini cennete tamamlayacaktır.

Onlar, o kimselerdir ki, görüldükleri zaman Allah zikredilir

Allah'tan Firdevs Cennetini isteyin, O Rahmanın arşına dayanır, bütün ırmaklar ondan çıkar

Beraat gecesinde, doğanlar, ölenler, rızıklar, hatta hacca gidenler belirlenir

Siyah cehennem ehlinin boyasıdır

Ahir zamanda sakalını siyaha boyayanlar çıkacaktır ki onlar cennet kokusu alamayacaklardır

Gençlerin en hayırlısı kendini yaşlılara benzeten, ihtiyarların en şerlisi kendini gençlere benzetendir

Sana emanet edilen şeyi iyi sakla, birinin hıyanetine uğradığın zaman hoşgör. Ve hıyanete hıyanetle karşılık verme..

En büyük düşmanın, iki kaburga kemiğinin arasında olan düşmandır.

Beni Hz. İsa'yı övdükleri gibi övmeyin.

Sizi övenlerin suratına toprak saçın.

Mezarları ziyaret edin, size ölümü hatırlatır.

Allah'a hamd ü sena ile başlamayan her mühim işin feyzi ve bereketi olmaz.

Şaki ve Said ana karnında bellidir.

Bir anlık tefekkür, bin yıl ibadetten hayırlıdır.

Her kim kırk gününü ihlâs ile sabahlarsa, hikmet kaynakları kalbinden diline akar.

Benim tarafımdan tebliğ edilen Kur'an dan bir ayet olsun halka ulaştırınız... Beni israilden de ibretli kıssalardan haber verebilirsiniz. Bunda bir beis yoktur.

İman edip hayırlı işler yapanların son duaları; 'Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun' cümlesidir.

Şeref, edep iledir. Soy ile değildir.

Dünya Mü'minin zindanıdır.

Erdemin en büyüğü, seninle ilişkilerini kesene iyilik etmen, senden esirgeyene vermen, sana kötülük edeni bağışlayıp, dost elini uzatmandır.

Kim Allah'a kavuşmayı severse, Allah da ona kavuşmayı sever.

Utanmak güzeldir ama kadınlarda olursa daha da güzel olur.

Evlat kokusu cennet kokusudur.

Hak tarafından gelen bir cezbe, iki cihanın işine bedeldir.

Cennete ilk çağırılıcak olanlar, bollukta darlıkta hep Allah'a şükür eden hamdçılardır.

Zulûmden sakının! çünkü zulûm kıyamet gününde karanlıktır.

Lezzetleri alt üst eden ölümü çokça hatırlayınız.

Kabrimi ziyareti bayrama çevirmeyin.

İyi işin, iyi birşey üzerine yapılması iyi olur, kötü şeyin kötü şey üzerine yapılması fesat olur.

İnsanlar, babalarından ziyade zamanlarına benzerler.

Birisi bir söz söyledi ve sonra önüne-ardına-sağına-soluna baktımı o söz sırdır.

Yemeklerin en kötüsü, tokların çağrıldığı, açların çağrılmadığı düğün yemeğidir.

Cennet'in de Cehennem'in de anahtarı kılıçtır.

Şüphesiz şeytan, solu ile yer solu ile içer.

İnsan, dilinin altında gizlidir.

Şayet siz, bir ip sarkıtmış olsaydınız, mutlaka Allah'ın üzerine düşerdi.

Çocuk,kalb meyvasıdır ve cennetin rızkındandır.

Bilgisizler içinde bir bilgili, ölüler içinde bir diridir.

Dostlukta da düşmanlıkta da aşırıya kaçmayın.

Benim şefaatim büyük günahlar içindir.

***Bismillah de; sağ elinle ve önünden ye.

Kazayı ancak dua çevirir

Şüphesiz ki İbrahim, Mekke'yi haram kılmış, orayı dokunulmaz yapmıştır. Ben de Medine'yi haram kıldım.

Beni güçsüz olanlarınızın yanında arayınız, çünkü siz güçsüzleriniz sayesinde zafere kavuşturulup rızıklandırılıyorsunuz.

Allah bir kulu sevdi mi ona dünya işlerini kapar, ahiret işlerini açar.

Dininde muhlis ol ki amelin azı sana yeter.

Göğün gürlediğini duyarsanız tesbih getirin, tekbir getirmeyin.

Eğer hakkıyla Allah'ı tanımış olsaydınız, mutlaka su üzerinde yürürdünüz ve dağlar size geçit verirdi.

Bismillahirrahmanirrahim, diyenlerden başkası, dünyadan çok susamış olarak çıkar.

İslam garip olarak zuhur etti, ileride yine başladığı gibi garip olarak zuhur edecek, ne mutlu o gariblere.

İnsanlar arasına girip de onların eziyetlerine sabreden mü'min, insanlar arasına girmeyip onların eziyetlerine sabretmeyenden daha güçlü kuvvetlidir.

Alimin zellesinden korkun; onun hatasından ötürü edeceği tevbeyi bekleyin.

Eğer Âdemoğlunun iki vadi dolusu altını olsa idi, mutlaka bir üçüncüsünü isterdi. Ademoğlunun karnını sadece toprak doldurur.

Allah bir kulu sevince, onu denemeye tabi tutar. Kul sabrederse onu seçkin kılar, şükrederse (onu) temize çıkarır (ıstıfaya tabi tutar).

İsrafilin sağında Cebrail, solunda Mikâil vardır.

Kişi, kendini beğenerek "helâk oldu bu insanlar!" derse en helâk olanı kendi olur.

İnsanlardan iki kişi dahi kalsa kureyşin hakkı devam edecektir.

Ben müminlere kendi nefislerinden daha alâyım. Kim borçlu ölürse, onun borcunu ödemek bana aittir. Mal bırakırsa, varislerinin olur.

Peygamberlerin sayısı: Yüzyirmidörtbindir. Bunlardan resul olanlar üçyüzonbeştir.

Bu ilim, tevil yapan cahillerin, tahrif eden azgınların, iptalci müfterilerin, düşman olan her neslin elinden muhafaza olunacaktır.

Kıyamet gününde Ademoğullarından, dağlar gibi sevapları bulunan kavimler huzura çıkarılacaklar. Cennete yaklaşıp tam girecekleri sırada kendilerine: 'Onda sizin hiç bir nasibiniz yoktur!' diye seslenilecek.

El-Hamdu lillah, şükrün başıdır.

Bütün ülkeler Allah'ın ülkeleri, kullarda Allah'ın kullarıdır. Öyle ise neresi daha iyi işine geliyorsa orada otur.

Kişi (sevdiğinin) dostunun dini üzerinedir. O halde her biriniz baksın ki, kimle dostluk yapıyor.

Herşeyin bir yolu vardır; cennetin yolu da ilimdir.

Senden sana sığınırım.

Başkalarının kusurlarından bahsetmek istediğin vakit, kendi kusurlarını hatırla. O zaman başkalarının kusurlarlarıyla alakadar olmaya hakkın olmadığını anlarsın.

Sonradan özür dilemeyi gerektiren şeyleri yapmaktan kaçınınız.

Muhakkak ki Allah; yardımı, ihtiyaca göre, sabrı da musibete göre verir.

Emanete sadakat rızkı, hıyanet de fakirliği celp eder.

Kendi veya başkasının yetimini koruyan bir kimse ile ben, cennette şöyle yanyana bulunacağız.

Birgün birisiyle dost olduğunuzda, yarın onun bir düşman olabileceğini unutmayın.

El mevt-ü Hakkın... (ölüm haktır)

Kişi doğduğu yerden başka bir yerde ölürse, doğduğu yerden izinin kesildiği yere kadar, kendisi için cennette ölçü konulur.

Sakin ol ben kral değilim; ben kureyş kabilesinden, kurutulmuş et yiyen bir kadının çocuğuyum.

Haşir gününde en şiddetli azaba, Nebi veya Resûl giyisisini kuşanıpda, zalim-kudurganların fiillerini işleyenler çarptırılacaktır.






Dünyada iki yüzlü olanın kıyamet de ateşten iki dili olur.
 
  Bugün 7832 ziyaretçikişi burdaydı!

flim izle

 

  • TÜRK,FLİMLERİ
  • 100 Numaralı Adam

  • Acımasız

  • Adnan Menderes Belgeseli

  • H. Karagöz Neden Öldürüldü?

  • Hababam Sınıfı Askerde

  • Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı

  • Hababam Sınıfı Tatilde

  • Hababam Sınıfı Uyanıyor

  • Hababam Sınıfı Üç Buçuk

  • Hababam Taburu

  • Maskeli Beşler

  • GORA

  • Çılgın Dersane

  • Keloğlan Aramızda

  • Kibar Feyzo

  • Kurtlar Vadisi Irak

  • Vizontele

  • Vizontele Tuba

  • YABANCI,FLİMLER
  • Garfield 2

  • Korkunç Bir Film 4

  • Son Durak

  • Son Durak 3

  • Spiderman 2

  • Süperman Dönüyor

  • Taksi 3

  • Taxi Driver(Taksi Şoförü)

  • XXX-2

  • Tetikçi

  •        Sitene Ekle

     
     
    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol